Gelişme

2.6K 230 77
                                    

*Lodge*

1 ay, diğer insanların birbirlerini tanıyabilmeleri. Ve birbirlerine ısınabilmeleri için çok kısa bir süre gibi gözükebilirdi. Ancak, birbirlerine 'günün en fazla 3 saatini birlikte geçireceğiz' diyip neredeyse tüm gün birlikte dolaşan insanlar için birbirlerine ısınmak gayet mümkündü anlaşılan. Riddle benimle aynı şeyleri düşünüyor muydu bilmiyorum, ama sanki şu bir ayda birbirimize gerçekten çok bağlanmıştık.

Benim yaşamak için 2 ayım kalmıştı, içimde umudun yetişmesine olabildiğince engel olmaya çalışarak devam ediyordum çalışmalarıma. Biliyordum ki ya çaresizlik içinde öleceğim, ya da son ana kadar deneyerek öleceğim.

Eh, sadece Gryffindor olduğum için olmasa da savaşarak ölmek her zaman önceliğim olacaktır.

.
.
.

Zindan'ın çıkışında, büyük bir heykelin arkasında Kate, Millie ve ben Malfoy'u resmen gözetliyorduk.
"Sana ne diyorsam onu yapacaksın. Anlaştık mı?" dedim.

Kate gergince kafa salladı.
"Şey, bir kere daha tekrar etsek? Önlem amaçlı..." Gergince gülümsedi, iç çektim.

"Tamam, ama son bu."

"Tamam, başlıyorum. Öhm... 'Selam Malfoy, yine kime sataşıyorsun?' diye lafa gireceğim muhtemelen. Sonra o da bana 'sanane' tarzı bir şey söyleyecektir. Ben de bunun karşılığında 'eh, beni ilgilendirmez elbet. Ama eğer seni ilgilendiriyorsa, yarın Hogsmeade'de Üç Süpürgede bir şeyler içeceğim, belki eşlik etmek istersin?' Bunun iki sonucu var; ya beni aşağılar, ya da kabul eder. "

"Kabul edecek, ihtimal falan yok." dedi Millie kıkırdayarak. "Hadi git, aşık kız. Yürü bakalım"

Kate'in yürümesine gerek kalmadı, çünkü Millie onu resmen Malfoy'un üzerine itti. Malfoy onu düşmeden yakalıyınca, Millie'nin daha da kıkırdadığını duydum. Ama biliyordum ki, Kate'in şu an gerilmekten çenesi de dahil her yeri kasılmıştı ve konuşmakta zorlanıyordu.

Riddle ile birlikteyken bazen bana da böyle oluyordu, içgüdüsel olarak inkar ettim, elbette. Ama bunun doğruluğu tartışılırdı.

"Gel gidelim" dedim Millie'yi çeliştirerek.

"Ama ben izlemek istiyordum!" dedi Millie mızmızlanarak.

"Rahat bırak onlarıı!" dedim çekiştirmeye devam ederek.

"Hayır, gitmiyorum." dedi Millie ve kolumdan çıktı. "Sen Riddle'cığının yanına gidebilirsin, ama ben burda kalıyorum ve olurda Kate işi batırırsa ona yardım edeceğim!"

"Batırmayacak, her şekilde çevirir. Ayrıca ben de Riddle'ın yanına gitmiyordum" dedim hızlıca. Aslında planladığım şey tam da buydu, ama bunu şu an Millie'ye söyleyecek değildim.

Onlara Riddle ile yaptığımız anlaşmayı bile söylememiştim henüz. Onları da iyileşeceğime inandırmak istemiyordum, en az benim kadar hayal kırıklığına uğrayacaklardı sonuçta. Olur da Riddle gerçekten tedaviyi bulursa, işte o zaman güzel haberi verecektim onlara.

Millie'nin yanından ayrılırken, koridorun ucunda bizi gözetleyen küçük bir kız gördüm, muhtemelen 1.sınıftı. Yavaşça yürüyerek yanına gittim, oldukça ürkmüş görünen kızın önüne çöktüm ve boylarımızı eşit duruma getirdin.

"Bir sorun mu var?" dedim. Kız, kafasını olumsuz anlamda salladı ve elinde tuttuğu kağıdı resmen üzerime fırlattıktan sonra kaçıp gitti. Gözlerimi kırpıştırdım ve az önce kucağıma düşmüş olan kağıdı aldım, açtım.

𝑃𝑜𝑖𝑠𝑜𝑛 <<𝑇𝑜𝑚 𝑀𝑎𝑟𝑣𝑜𝑙𝑜 𝑅𝑖𝑑𝑑𝑙𝑒>>Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin