Cat and Dog ; KookTae

11|Loş Ortam Ve Fotoğraflar

Lütfen oy verip yorum yapmayı unutmayınn sizi seviyorum

Gerginlik ve heyecan tüm bedenini sarmıştı. Jungkook'un arka bahçesinde oynadıkları oyunun üstünden daha bir gün geçmiş sayılmazdı ve Taehyung Jungkook'un onun fotoğrafını çekmek için evine geleceğini bildiği için garip düşüncelere dalmadan edemiyordu. Belki uzun zamandır hayalini kurduğu o bedeni elde edebilirdi bu gece. Belki daha fazlası.

Çok hevesli görünmemek için fazla özenli giyinmemişti sadece üstünde en ufak hareketinde belini ortaya seren crop ve kot pantolonlarından biri vardı. Saçları da her zamanki gibi dalgalıydı. Feminen giyinen biri değildi fakat narin bedenini ufak ayrıntılar ile ortaya sermeyi severdi.

Koko sahibinin ayak ucuna gelip kendini ona sürttüğünde Taehyung neşeyle yere eğilip onu havaya kaldırmış "Seninkinin babasını ağıma düşürdüm sayılır Koko, senden hızlıyım benden öğrenecek çok şeyin var." diyerek göz kırpmıştı. Koko huysuzluğuyla patilerini esmerin güzel yüzüne salladığında Taehyung gözlerini kısarak ona bakmış ardından da kedisini yere bırakmıştı. Koko kuyruğunu sallaya sallaya ortadan kayolduğunda Taehyung son kez odasına bakmış duvarları saran ledlerin loş havası tekrar hoşuna gitmişti.

Dudaklarını büzerek aynada poz verdiğinde kıkırdamış çalan zille ise yüzü ciddi bir ifadeye bürünmüştü, mükemmel bir oyunculuğu olduğunu o da biliyordu. Ve şimdi de bu yeteneğini kullabmaktan hiç çekinmiyordu. Yavaş adımlarla kapıya gelmiş bir süre de kapının önünde beklemişti hevesini belli etmemek için. Sürenin yeterli olduğuna karar verdiğinde kapının kolunu tutmuş ve indirmişti. Beklediği yüz elindeki büyük kamerayle ona bakıyordu, tüm yakışıklılığıyla. Taehyung'un nefesi kesildi bu manzara karşısında ve içinden fotoğrafı çekilmesi gereken kişinin o olduğunu geçirdi. Yunan mitolojisinden fırlama bir yapısı vardı. Uzun kaslı bir beden ve yakışıklı bir yüz. Her yüzü beğenmezdi, her kişiyle yatmazdı ama karşısındaki bu adamın o istediği her an da altına girebilirdi. Hangi anda ya da hangi mekanda olduğu fark etmezsizin.

İkisi öylece bir birine bakarken Jungkook'un kıvrılan dudaklarından dolayı ortaya çıkan minik çukurlara kaydı gözleri Taehyung'un ve ı da gülmeden edemedi. Bedenini hafifçe kapının arkasına aldı ve "Hoş geldin, içeri gel." dedi. Jungkook kısa bir an güzel komşusunu süzdü, dudaklarından da "Çok hoş buldum." süzüldü. Taehyung kelime oyununu anladığında kıkırdayışını engelleyemeden kapıyı kapattı ve yakışıklı komşusunun peşinden içeri girdi. Bu arada onun geniş omuzlarını ve sıkı kalçalarını süzmeden edememişti.

"Nerede çekim yapmak istersin?" Jungkook kamerasını ayarlarken sormuştu Taehyung da umursamaz bir edayla "Sen seç, bana fark etmez." demişti. Ama içinden' yatak odam' diye çığlıklar atıyordu.

Jungkook bakışlarını kamerasından çekti ve etrafa bakındı. "Işık çok parlak, daha loş bir ortamı olan bir yer yok mu?" diye sordu. Taehyung içinden zafer kahkahası atarkrn dışından gayet sakin gözüküyordu. "Odamda çekebiliriz." diyerek odasına ilerledi. Arkasından gelen seslerden Jungkook'un onu takip ettiğini anlayabiliyordu.

Kapısı açık odasına girdi ve tutku kokan ortam karşıladı onları. İlk kez Jungkook onun odasına giriyordu, Taehyung tepkisini merak ettiği için ona döndü. Jungkook aradığı ortamı bulduğu için gülümserken Taehyung da Jungkook onun odasını beğendiği için gülümsemişti.

"Neden benim fotoğraflarımı çekmek istedin?" Taehyung yatağına otururken kısık bir sesle sormuştu fakat ortamın sessizliği onun sesini Jungkook'un duymasını sağlamıştı. Jungkook'un yüzünde yan bir sırıtış oluşurken yatakta oturan bedene kamerasını tuttu ve etrafta deklanşör sesi yankılandı. Esmer bu ani çekimi beklemediği için irkildi fakat çektiği fotoğrafı hayranlıkla izleyen bedeni gördüğünde sırıtmadan edemedi. Az önce güzel komşusunun sorduğu sorunun cevabını verdi Jungkook bakışlarını ona çevirmeden "Çünkü güzelsin."