¹

274 38 74
                                    

Lunaparkın Kapanmasına Kalan Süre: 54 Dakika

"Aman Tanrım, anne şu ayıcığa bak!"

Küçük kız elindeki dondurmayla heyecan içinde konuşurken kadın gülümsedi ve ayıcık maskotunun içinde olan Osamu'ya doğru yaklaştı.
Gözlerindeki yorgunluğa bakılacak olursa; kızı onu oldukça yoruyor olmalıydı.

"Bir fotoğraf çektirebilir miyiz canım?"

Osamu daha cevap veremeden küçük kız annesinin bacağına abartılı bir şekilde sarıldı.

"Anne o bir ayıcık, konuşamaz!"

Osamu kadının gözünün seyirdiğine emindi. Bu salak küçük kız ve sinirli anne manzarası aklına, sadece bütün gün parkta gezip flörtleşirken bile para kazanan sevgili ikizini getirmişti. Patisini sıktı.
Atsumu'dan nefret ediyordu.

Ah-

Düşünceleri az önceki küçük kızın çığlıkları tarafından kesildi.
Yerde yatarak ağlayan bu çocuk az önce tilki maskotu olan Suna Rintarou tarafından tekmelenmişti.

"Üzgünüm gerçekten- aşağıya bakmıyordum." Tilki hiç pişman görünmüyordu.

Osamu kulaklarını tırmalayan sesi duymamaya çalışıyordu ancak bu neredeyse imkansızdı.
Çocukla ilgilenmek için diz çöktüğünde sinirle kafasını Rintarou'ya çevirdi.

"Ayı mısın?"

Tilki bir kaç saniye hareketsiz kaldı.

"Ayı. Sen değil misin?" Tilki her kelimenin üzerine basıyordu.

Ve Osamu sessizdi.
Buna bir ad vermek gerekirse fırtına öncesi sessizlikti.

Parkta daha önce tilki maskotu görmemişti, yeni olmalıydı.
Bu yüzden bunu görmezden gelebilirdi veya-

Suna o kelimeleri söyledi.

"Bu arada, türün ne?"

Osamu bir ayıcıktı.
Ayı değil.
Doğal olarak bir türü olamazdı.







Pek minnos olmadi ama ilerleyen bolumlerde yapicam soz😭

ithaf: totobio 🥺💕

mascots Where stories live. Discover now