Lee Minho.. Bana bunu o yaptı.

4K 400 297
                                    

Kahverengi kemik gözlüklerini çıkarttıktan sonra bunu gerçekten yaptığıma inanamıyorum, diye düşündü. Dağılan saçlarını birbirine karıştırırken yoğun bilgisayar ışığına maruz kalan gözleri oldukça kızarıktı.

Oturuşundan kaynaklı şekli bozulan sırtını geriye doğru esnettiğinde arama motorundaki tanıdık adı hızla sildi. Birkaç röportaj, uzun makaleler veya özgeçmiş bilgileri..

Tüm gün boyunca Lee Minho hakkında büyük çaplı bir araştırma yapan Jisung henüz aradığı bilgiye ulaşamamanın öfkesini yaşarken Chan odasının kapısını sertçe yumruklamıştı.

"Jisung kalk ve yiyecek bir şeyler hazırla. Açlıktan bayılacağım."

"Benim ne zaman yemek yaptığımı gördün?"

"Hiçbir zaman. İşte bu yüzden bugün görmek istiyorum."

Chan demir kulpu çevirmeye çalışıp kapının kilitli olduğunu fark etmesiyle duraksadı ve ikileme düşüren endişesi sesine yansıdı.

"Sen ne yapıyorsun orada?"

Jisung'un bakışları ekrandaki adama dönerken derin bir nefes verdi. Bu durumda Chan'a açıklayabileceği iyi hiçbir şey yoktu. Patronuyla yaşadığı özel anları öğrenmesi aralarındaki akrabalık ilişkisini bile kötü yönde etkileyebilirdi.

"Oyun oynuyorum Chan."

Kapının arkasındaki Chan, Jisung'un oyunlara düşkün olmadığını bilmesine rağmen hiçbir şey söylememişti. Onun kendisinden gizlediği birtakım şeyler olduğunun farkındaydı ve bunun üzerine gitmesi Jisung'u sonsuza dek susturabilirdi. Onu kaybetmek istemedi.

"Bir sorunun olduğunda ilk benimle paylaşman gerektiğini biliyorsun değil mi Jisung?"

"Biliyorum. Teşekkür ederim Chan."

"Peki ya yarın bana yemek yapacak mısın?"

"Ah.." Jisung başını kapıya çevirip hafifçe gülerken onu sessizce onaylamıştı. "Söz veriyorum yarın seni kendi ellerimle zehirleyeceğim."

"İşte bu!."

Chan kapının önünden ayrıldıktan sonra mutfağa ilerlediğinde Jisung tekrar bilgisayarına doğru döndü. Arama motoruna defalarca Lee Minho'nun adını yazdığı halde ilk kez yanına başka birisini daha eklemişti.

Harin.

İnternet sayfası yüklendiğinde hiç düşünmeden görsellere tıkladı ve Lee Minho'nun yanındaki genç kızları yavaş yavaş inceledi. Buradan edindiği en ufak ipucu Harin konusunda işine yarayabilirdi.

Zengin aile kızlarının yanındaki Lee Minho'nun donuk ifadesini süzerken gözlerinin önüne düşen kahve bukleleri geriye attı. Kendisini kucaklarken veya en ufak temasında ışıldayan koyu gözler bu fotoğraflarda gerçekten korkutucu gözüküyordu.

Bir an için kendisini diğerlerinden ayıran şeyin ne olduğunu merak etti. Birbirlerini gerçek anlamda tanımadıkları halde sevgililerin yapacağı türden şeyler yapmışlardı ki geçen gece Lee Minho ile birlikte uyumuştu. Bu Jisung'un daha öncesinde tatmadığı türden hislerdi.

Vücudunu saran heyecan sayfadaki yeni bir fotoğrafın üzerinde yoğunlaşırken ekrana yaklaştı. Tanıdığı adamın yüzünde yer edinen geniş gülümseme kalbine tarif edemeyeceği kadar acı bir his aşılamıştı. Lee Minho ilk kez bir karede gülümsüyordu.

Ekrandaki güzel kadını incelediğinde dilini kuruyan dudaklarının üzerinde gezdirdi. Lee Minho'ya karşı tüm olumlu düşüncelerini tek darbesiyle yıkıp geçen kadının Harin olduğunu bir bakışıyla anlamıştı.

masör, minsungWhere stories live. Discover now