"uyanın amına koduklarım."
sabah uyanmak için ne kadar hoş bir cümleydi bu. bağırıp, kafasına geçirdiği tencereye elindeki kaşıkla vuran hyunjin'e dayanamayıp uyanmıştı jisung.
yanında uyuyan kedi suratlı sevgilisine gülümseyip uyanması için kafasını ısırmıştı. böyle bir çiftlerdi işte. geçen 3 yılda tek değişen şey üniversitede olmalarıydı.
"jisung mal mısın yavrum. niye ısırıyorsun kuduz falan mısın?" dedi minho eliyle yüzünü sıvazlarken. jisung kafasını iki yana sallayıp minho'yu öptü. "günüm aydınlandı öpüşünle. hep yapalım."
"ıyy, hayır minho. iğrenç. sabahın körü ağzımız bok gibi ne öpüşmesi." dedi üstündeki örtüyü kenara fırlatıp.
"tuvalete giricem. sende kalk bir an önce. denize gidicez piç hyunjin yüzünden." deyip odadan çıktı.
minho jisung götünü kestikten sonra ayağa kalkıp yatağı düzledi.
"bugün çok hamaratsın minho. ne demek canım, sen daha hamaratsın." dedi kendi kendine iltifat ederek. odaya dalan seungminse bu iğrençliği görüp geri çıkmıştı odadan.
•~•
"bir şeyi unuttuysanız cenaze namazınızı bizzat ben kıyarım." dedi hyunjin. sabah erken uyandığı için gerginlerdi biraz.
"hyunjin, aşkım. sen varsan başka şeye yok. bin artık şu taksiye." deyip ensesine yapıştırdı sevgilisi jeongin.
tek taksiye sekiz kişi binmeye çalışıyorlardı. felix'i minik diye bagaja atmışlardı. seungmin önde chan'ın üstünde oturuyordu. hyunjin ve jisung biz ayrılamayız ki deyip üst üste binmişlerdi. sevgilisi bagajda olan changbin onu yanlız bırakmamak için bagaja geçmişti. neyseki bagaj geniş sayılırdı da nefes alabiliyorlardı. jeongin ve minho ise insan gibi koltuğa oturmuşlardı.
denize vardıklarında ise götlerine giren taksimetreyle şoka uğramışlardı. en son taksiden inerken hyunjin götünü tutup canım açıyor diyordu.
•~•
felix çantasından çıkardığı kurabiyeyi kemirirken seungmin ona eşlik ediyordu. diğerleri ise nasıl güneş kremi sürülmesini öğreten kırmızı şortlu hyunjin hocayı izliyorlardı.
"bakın güneş kremini alacaksınız, ahanda böyleee..." deyip eline bir avuç krem sıktı. "sıkacaksınız. sonra daaaa." deyip elindeki güneş kremini şap diye yüzüne yapıştırmıştı.
"hayatımda gördüğüm en boktan dersti. paramı verin bana." dedi changbin şezlongtaki sevgilisinin yanına giderken.
jeongin güneş kremini sevgilisinin yüzüne yedirmeye çalışıyordu.
"minho bak cıbıldak erkekler var bakarsan oyarım gözünü senin. ahlaksız köpek." dedi jisung minho'nun koluna bir tane geçirip.
"ya bakmadım amk. dövme beni. gel denize girip mira yaman havuz sahnesi çekelim." dedi minho jisung'un yanağını sıkarken.
"salak mısın minho. boğuluruz. öpüşmek için suyun üstünü bekle."
tam o sırada changbin'in bağırtısı duyuldu. "LAN KIÇIMI YENGEÇ ISIRDI. GİTTİ GÖTÜM."
size kısa ama hoşuma giden bir özel bölüm yaptım cok salak bunlar
3.yaşınız kutlu olsun stay agalar
