𝑺𝑴𝑰𝑳𝑬 𝑶𝑵 𝑴𝒀 𝑭𝑨𝑪𝑬

166 20 8
                                    

Dün mükemmel bir gün geçirmiştim ve ister istemez o kadar içtikten sonra kafamı yastıktan kaldırmak çok zordu. Sabahları annem uyandırırdı beni genelde. Ama annemin yatağımı bu kadar uğultulu bir şekilde titretmesi mümkün değildi. Ayrıca bu yatak yandan değil tam göğsümün altından titriyordu... Tüm gücümü kullanarak üst bedenimi yataktan kaldırdım. Telefon... Tabi ki telefonun üstünde sızmış kalmıştım. Evet bunu düşünemeyecek kadar bulanıktı hala kafam. Bu saatte neden arıyordu acaba canım patronum? Saat 7.05'ti. Ayrıca nasıl ayılmıştı o? Kendimi yatağa geri bırakıp açtım telefonu:

"Efendim Sehun."

"Günaydın Hyung. Napıyorsunuz?"

"Günaydın Sehuncum. Aramanla uyandım da 'sunuz' derken?"

"Aaa..Şey..Chanyeol hyung yanında değil mi yani şimdi?.. Siz dün akşam beraber ayrıldınız benim evden, sonra ilk gün şeyine şey etmediniz mi yani?"

Bu çocuğun aklında neler dönüyordu acaba?"

"Chanyeol yanımda değil Sehun. Senin evinden ayrıldıktan sonra beni eve bırakıp kendi evine geçti. Yani biz hiçbir şeyi şey etmedik. Sabah sabah bunu sormak için aradıysan cevabını aldın. Kapat da uyumaya devam edeyim. İzinliyiz ya bugün hani."

Sinirlenmiştim çünkü beni bildiğiniz dün akşam Chanyeol'le bir şey yapıp yapmadığımızı öğrenmek için aramıştı. Tamam biz yakındık bunu sorabilirdi belki ama birazcık ilerde... Yani daha dün ilk defa öpüşmüştük biz. Neyin acelesiydi bu? Ayrıca benim de bir utanma payım vardı değil mi?

"Tamam Hyung neden kızıyorsun ki. İzinliyiz ta.."

"Ne var Sehun sabah sabah ne!"

Bir dakika... Chanyeol? Konferans konuşması mı yapıyorduk biz şimdi? Yoksa yanlış mı anlamıştım?

"Sehun! Sakın bana ikimizi de aynı anda aradığını söyleme Sehun?"

"Baekhyun..? Güzelim günaydın, sen mi aradın beni? Ben Sehun diye gördüm uyku mahmuru."

Sehun...Sehun...

"Günaydın Chan. Hayır ben aramadım, doğru görmüşsün. Sehun bizi kontrol etmek için bu saatte ikimizi birden aramış."

"Kontrol etmek için mi? E biz izinliyiz. Yarın iş başı yapmayacak mıyız hep beraber? Bir gün aralıksız uyumuş olamam değil mi?"

"Yok canım. Öyle değil. Sehun sen anlatmak ister misin?" Tabii ki ben söylemeyecektim bu kadar uykum varken konuşmaya mecalim kalmamıştı. Madem merak edip aramıştı Sehun Bey kendi söylesindi.

"Şimdi hyungcum... Ee şey... Dün sizin ilk gününüzdü ya hani?"

"Evet Sehun. Çıkar artık şu baklayı. Bak ben sinirlenecekmiş gibi hissediyorum. Karşı odada annemle Min uyuyor bağırttırma beni olur mu kardeşim?"

"Şey ben söylemeyeyim o zaman değil mi Baek Hyung?"

"Sehun madem beni sinirlendireceğini bildiğin bir şey neden böyle bir telefon konuşması yaşıyoruz kardeşim biz? Söylesene?"

"Hyung.. Benim kapatmam lazım hadi uyuyun siz. Ayrı ayrı tabi. Hoşçakalın."

"Sehun, sehun dedim..."

"Cidden kapattı sanırım."

"Güzelim ne saçmaladı o?" İş yine bana düşmüştü iyi mi?

"Söylerim ama dalga geçmek yok tamam mı? Söz ver."

"Tamam...Söz söyle hadi."

"Bizim beraber olup olmadığımızı öğrenmek için aramış."

"E bunun cevabını dün görmedi mi bu çocuk? Akşam çok içti dünü sildi sanırım hafızadan."

SKY MIRACLEWhere stories live. Discover now