Eda İzmirli
Birazdan Barın'la buluşacaktık ve ben deli gibi heyecanlıydım. Barın'ın tepkisini ve düşüncelerini çok merak ediyordum. Ya olumlu ya da olumsuz bir dönüt alacaktım. Söylediğim için pişman değildim.
Barın: Neredesin?
Eda: Gördüm seni geliyorum.
"Barın," diye mırıldandım omuzuna dokunurken.
"Eda, hoş geldin."
"Hoş buldum," dedim utangaç bir ifadeyle. Birlikte oturacağımız yere doğru ilerlemeye başladık.
"Ben az çok ne diyeceğini tahmin edebiliyorum. Bana uzun uzun açıklama yapmana gerek de yok. Yaptığım şey çok çocukça, bunun farkındayım zaten. Özür dilerim gerçekten. Zaten birkaç ay sonra üniversitelerimiz sebebiyle ayrılacağız. Bir daha görüşmeyiz böylece." dedim ve başımı önüme eğdim.
"Ayrılmayalım," dediğinde başımı hızlıca kaldırdım ve Barın'a bakakaldım, "Ayrılmayalım Eda."
"Anlamadım?" şaşkınlığım her halimden belli oluyordu.
"Ayrılmayalım hiç diyorum. Geçmişte bir hata yapıp sana olumsuz yaklaştım ama hata yapmışım." şok ifadem gittikçe daha da büyüyordu.
Ellerime uzandığında yüzümde bir gülümseme belirdi. "Bana bir şans verir misin Eda?"
"Ben... Çok şaşkınım... Hiç beklemediğim bir şey oldu." dedim, hala gülümsüyordum ve sesim fazlasıyla neşeli çıkıyordu.
"Bana bir şans verecek misin?"
"Evet." dememle birlikte bana sıkıca sarıldı.
Barın'la ayrıldığımızda eve koşarak gidiyordum. Nasıl heyecanlandığımı benden başka bir insanın anlayabileceğini sanmıyordum. Kızlara anlatmak istiyordum her şeyi. Eve geldiğimde direkt kızlara mesaj attım.
Eda: Çok garip bir şey oldu.
Çağla: Ne olduuuu?
Eda: Ay Alena da görmüş Simya çevrim içi AMA BAKMIYO!!!!!!
Alena: Simya müstakbel sevgilisiyle konuşuyordur.
Simya: A-ah çok ayıp.
Eda: Biz Barın'la şey olduk galiba.
Alena: Ney oldunuz?
Simya: Sevgili olmuşlar Alena, kız heyecandan yazamıyor PQNQWPCDSLC.
Eda: Evet ondan.
Çağla: Oha oha oha.
Eda: Neyse ya sonra konuşalım.
Simya: Sevgilisi mesaj atmış.
Alena: QPOINEHFOQVNWAXFEFNCFLS.
Eda: Kahin misin Simya?
Çağla: Kahin değil çapkın ;)
Simya: Allah çarpar öyle deme Çağla.
Barın'ın attığı mesaja girdim.
Barın: Nasılsın?
Eda: Heyecanlıyım.
Barın: Neden?
Eda: Bilmem, içim içime sığmıyor.
Barın: Benim de. Günün nasıl geçtiğini, akşamın ne ara olduğunu anlayamadım.
Eda: Ben de aynıyım.
Eda: Bugün çok güzel bir gün.
Barın: Aşağıya insene.
Eda: Ne?
Eda: Nasıl?
Eda: Geliyorum.
Kapının önüne çıktığımda panduflarımı değiştirmediğimi fark ettim ama çok geçti.
"Barın, senin ne işin var burada?"
"Seni görmek istedim," bakışları ayaklarıma kaydığında başını sola çevirip güldü, "Aşağı in dedim ama böyle in demedim."
"Heyecan yaptım biraz." belimden tutup beni kaldırdığında ayaklarım yerden kesilmişti. "Tavşanlar kirlenmesin daha fazla." dedi gülerek.
Sadece gülebiliyordum. Diğer tüm yetilerim elimden alınmıştı sankSonu
Bölüm Sonu 🌠
Son 3 bölüm kaldı :(((
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şişe Çevirmece | Texting
Teen FictionTAMAMLANDI Bir arkadaş grubunun formatını biraz değiştirerek oynadığı şişe çevirme oyunu, herkesin kaderini değiştirecektir. 14 Nisan günü Simya, Eda, Alena ve Çağla'nın piknik yapmak için buluşmaya karar vermesiydi her şeyin başlangıcı. Bu dörtlü...
