16.Bölüm ÖPÜCÜK

93 8 5
                                    

"Blossom sen ne diyorsun çıldırdın mı ben bunu nasıl yapayayım?!" diye hızlıca parmaklarını oynatıyordu telefonunda Bubbles.Boomer Bubbles'ın gergin yüzünü görünce "Bir problem mi var Bubbs?" dedi ona dönerek.Bubbles hızlıca başını telefondan kaldırdı ve hafifçe gülümsemeye çalışarak "Hayır
bir problem yok"dediğinde Boomer Butterfly ve Mark'ı gözetlemeye geri döndü.

Blossom ve Brick...
Blossom hızlıca yapmaya çalıştığı şeyi Bubbles'a açıklamaya çalışıyordu Brick ise Blank ve Sarah'ın oturduğu masaya bakıyordu.Mark Butterfly'ın elini tutmuştu ve Brick Blank'in herhangi bir kontrol sorununda hazır olmak istiyordu.Sarah Blank'in ellerini tutarak hararetle birşeyler söylüyordu.Muhtelemen onu sakinleştirmeye çalışıyordu.Blank'in ise gözleri sinirden parlıyordu ve burnundan soluyordu.Brick gözlerini diğer masalara gezdirdi.Buttercup ve Butch birlikte Butterfly ve Mark'ın masasına bakarak birşeyler konuşuyorlardı.Bubbles telefonuyla ilgilenirken Boomer'da dikkati Butterfly ve Mark'ın masasındaydı.Brick önünde döndü ve karşısında telefonu ile uğraşan kızıl kafaya baktı."Alooo Blossom Butterfly ve Mark nerdeyse öpüşecek senin derdin hala telefon" dedi dalga geçen bir sesle.Etraftaki birkaç kişi konuşma tarzından olsa gerek Brick'e bakmaya başladı.Blossom'da başını telefondan kaldırıp Brick'e bakmaya başladı.Brick kaşlarını çatıp gözlerini kıstı."Önünüze dönün lan!" diyen gibi bir bakışı vardı.Brick'in bu bakışları müşterileri korkutmuş olacak ki herkes önüne döndü.Blossom ise dikkatini Butterfly ve Mark'ın olduğu masaya vermişti."Nerdeyse herkes onları gözetliyor benim şu anda daha önemli bir işim var.Ayrıca birşey olursa o kum saatini boşuna mı aldım? Geriye sararız zamanı" dedikten telefonuna döndü .Brick ise çocukça arkasına yaslanıp kollarını brileştirdi ve yanaklarını havayla doldurdu.Brick'in amacı Blossom'un dikkatini Butterfly'la Mark'a değil kendisine vermesiydi.Fakat Blossom bunu anlamayacak kadar meşgul ve şu anda kafası dolu bir haldeydi.

Blank ve Sarah...
"Bırakta dalayım şuna ya!" diyerek dişlerini sıkarak konuşuyordu Blank.Sarah onun ani bir kalkışını engellemek adına onun ellerini tutmuştu ve sakinleştirmeye çalışıyordu"Tamam sakin ol yakında restorandan çıkarlar.Hem birşey yapmaya kalkarsa hep birlikte dalarız" dedi.Blank'e bakıyordu Blank ise kaşlarını çatmış bir şekilde Butterfly ve Mark'ın masasına bakıyordu.Sarah Blank'in yan profilden bile ne kadar güzel olduğunu düşündü ve onu asla elde edemeyeceğini düşündüğünde içinde birşeyler kopmaya başladı.

Butterfly ve Blank...
"Umarım bu akşam bir öpüşmeyle sonlanmaz" diye içinden geçirdi Butterfly.Mark onun ellerini tutuyordu ve romantik birşeyler söylüyordu.Ama Butterfly'ın onu dinlemek istemiyordu.Tek istediği eve gidip ellerini 1500 kere falan yıkamaktı.Yinede elinden geldiğince gülümseyerek onu dinlemeye çalışıyordu.Mark ise Butterfly'ın her gülümsediğini gördüğünde daha da kızarıyordu ve daha fazla konuşuyordu.

Buttercup ve Butch...
Buttercup ve Butch yemeklerini bitirmişlerdi ve dedikodu moduna geçmişlerdi.Buttefly ve Mark'ın olduğu masaya bakarken birşeyler hakkında konuşuyorlardı.Birbirlerini yaklaşmışlardı ve ikiside bunun farkında değildi.Hatta Butch ellerini Buttercup'ın ellerinin üzerinde tutuyordu ama İkiside dedikoduya kendilerini kaptırdıkları için bunu fark etmemişlerdi Buttercup Butterfly'ın gergin yüzünü hemen fark etmişti ve bunun hakkında dalga geçiyordu.

Bubbles ve Boomer...
Boomer yine aynı durumdayken Bubbles telefondan Blossom'un planın aslında ne olduğunu anladıktan sonra ne yapması gerektiğini soruyordu.Blossom Bubbles Boomer'ı öptüken birkaç dakika sonra zamanı geriye saracaktı. Böylece Bubbles hem Boomer'ı öptüğü için mutlu olacaktı hemde onun bu olaya tepkisini görecekti.Blossom ona ne yapması gerektiğini anlatırken Bubbles sakince yazılanları okuyordu.Kolay bir plana benziyordu ne sorun çıkabilirdi ki?

2 Saat Sonra
Butterfly ve Mark...
Mark Butterfly'a yaptığı bir sürü aşk dolu konuşmdan sonra sonunda restorandan çıkabilmişlerdi ve Mark aşırı mutluyken Butterfly yorgundu.Blank Butterfly ve Mark'ın kalkacağını anladığı anda birlikte kurdukları bir telefon gurubundan gitmelerine dair mesaj attı ve herkes Mark ve Butterfly'dan 15 dakika önce falan çıkarak restoranın arkasına geçtiler. Mark ve Butterfly restoranın birazcık ilerisine ilerlerken Mark aniden durdu ve Butterfly'ın karşısına geçti.Butterfly şaşkınca ona bakarken Mark tekrar Butterfly'ın ellerini tuttu ve konuşmaya başladı.O sırada Sarah Blank'in elini tutup onu sakinleştirmeye çalışırken diğerleri olan biteni rahatlıkla görüyorlardı."Butterfly sen gerçekten mükemmel bir insansın ve ben seni ilk gördüğüm anda içimde birşeyler kıpırdıyor ve bence bunu söylememin vakti geldi ben sana aşığım hemde çok fazla bana izin verde seni bu dünyanın en mutlu kızı yapayım" dedi.Butterfly Mark'ın ne dediğini anlamıştı ama anlamamazlıktan geliyordu çünkü Mark'a bir şans vermek istemiyordu.Mark ise sevgi dolu gözlerle Butterfly'a bakarken yavaşça ona yaklaştı onu öpmek için.O sırada kızlar şok geçirirken erkekler ise Blank'i tutmaya çalışıyorlardı Butterfly Mark'ın onun ellerinden kendi ellerini kurtardı ve elleriyle ağızını kapattı.Mark ise Butterfly'ın elleriyle ağızını kapattığı görünce durdu.Yüzünde bir hayal kırıklığı vardı Blank yavaşça sakinleşirken herkes Butterfly ve Mark'a bakıyordu.Butterfly yüzünü ciddileştirdi turuncu gözleri ay ışığında parıl parıl parlıyorlardı."Mark dinle sen çok iyi bir insansın ama üzgünüm ben hayatım boyunca sadece bir kişiyi sevdim ve bu hala böyle.O kişi beni geçmişde çok kırmış olsada olmuyor onu kalbimden söküp atamıyorum.Çok üzgünüm sana umut verdiğim için ama bizden olmaz" dedi.Mark'ın yüzü yavaşça üzüntü şeklini alırken "Sorun değil e-eve tek başına dönebilir misin benim gitmem gerek" dedi gözleri dolmuştu ve ağlamamak için başını başka yöne çevirmişti.Butterfly Mark'ın bu halini görünce içi acımıştı ama gerçekler her zaman acıtırdı bunu en iyi kendisi biliyordu bu yüzden tek kelime etmeden başını salladı.Mark hızla gözyaşlarını silerek Butterfly'ın yanından uzaklaştı ve Butterfly bir süre onun arkasından baktı. Herkes rahatlamıştı ve Blank ve Bubbles dışında herkes gayet mutluydu.Blank Butterfly'ın söylediği cümleler onu üzmüştü.Çok haklıydı kendisi geçmişte tam bir pislikti ama daha iyi biri olmaya çalışıyordu ve yaşadıkları şeyleri birde Butterfly'ın ağızından duymak ona kendini kötü hissetirmişti.Bubbles ise Mark için üzüldü kendisi de ya bir gün böyle olursa ya Boomer onu böyle reddederken kendiside gözyaşları içinde eve dönerse.İçi acımıştı ve Boomer'la böyle olmak istemiyordu.

15 Dakika Sonra...
Butterfly bir süre sonra diğerlerinin yanına gitmişti ve buluşmayı atlattığı için mutluydu.Diğerleri ile normal bir şekilde sohbet ederek dalga geçerken Bubbles Boomer'ı restoranın arkasındaki ormana gelmesini istemişti ve Blossom'da onları takip etmişti çünkü zamanında kum saatini geriye alması gerekiyordu.Bubbles ve Boomer bir süre yürüdükten sonra durdular ve birbirlerine döndüler.Blossom ise o sırada bir çalıda onları gözetliyordu.Bubbles Boomer'a bakarken Boomer "Sorun ne Bubbs üzgün gibisin?" dedi Bubbles tek kelime etmeden Boomer'ın gözlerinin içine bakıyordu.Kendisiyle ilgili bir duygu görmek istiyordu belkide.Ama yoktu tek gördüğü şey kafası karışmış sarışın bir çocuktu."B-Boomer ben s-seni seviyorum"dedi ve Boomer'ın birşey demesine fırsat vermeden Boomer'ın dudaklarına uzandı ve ona hafif bir öpücük kondurarak geri çekildi.Boomer ise şaşkınlıkla Bubbles'a bakarken yüzü şaşkınlıktan üzgün bir ifadeye dönünce Bubbles'ın da yüzü yavaşça hayal kırıklığı ifadesi aldı.Bir süre aralarında sessizlik oldu Boomer sonunda konuşmayı hatırlamış gibi gergin bir ifadeyle elini ensesine götürdü ve konuşmaya başladı."Bubbles dinle beni sevmen gerçekten gururumu okşadı ama... ama biz birlikte olamayız yani ben seni hak etmiyorum ve bunu gerçekten söylüyorum.Sen çok mükemmel birisin ve benim gibi hayatı boyunca kaybetmiş olan bir insana ihtiyacın yok sen çok daha iyilerini hak ediyorsun.Emin ol benden çok daha mutlu olabileceğin insanlar var bu hayatta"dedi ve oradan ayrıldı.Blossom ise anında zamanı geri aldı ve Butterfly'ın yanlarına döndükleri zamana döndüler.Butterfly ve Buttercup birbirlerine şaşkınlıkla bakarken Bubbles olduğu yerde donmuş gibi yere bakıyordu.Zaman geriye alınca bunu sadece gökkuşağı üyelerinin zihninden silinmiyordu bu yüzden Buttercup ve Butterfly birbirlerine şaşkınca bakıyorlardı.Herkes neşeliyken Bubbles gözyaşlarını tutamadı ve ağlamaya başladı "Ben başkasını istemiyorum! Ben seni istiyorum! " diye bağırdı.Herkes Bubbles'a şok bir ifadeyle bakarken Bubbles hızlıca oradan uçarak kaçtı ve Blossom'da hızlıca onun peşinden gitti.Bubbles üzülmüştü hemde çok üzülmüştü Boomer'ı istiyordu ama o kendisini istemiyordu çünkü kendisini bir ezik olarak görüyordu.Ama Boomer'ın ne kadar muhteşem bir insan olduğunu görebilmesi için kendine Bubbles'ın gözlerinden bakması gerekiyordu...

Gökkuşağı Koruycuları (PPG X RRB)Where stories live. Discover now