9

1.1K 85 5
                                    

Kathleen odasından artık daha çok çıkıyordu ama kahvaltılarını ve akşam yemeklerini yine odasında yemeye devam ediyordu. Kasabanın meydanında yaşadıkları olaydan sonra kalede ki askerlerin ona karşı tutumu büyük ölçüde değişmişti. Onu gördükleri anda saygıyla selam veriyorlardı ve asla küçümseyen bir bakış olmuyordu gözlerinde. Ve her nasıl oluyorsa gittiği her yere istemese bile bir tane adam onunla birlikte geliyordu. Kathleen çok defa gelmek zorunda olmadıklarını belirtmiş olmasına rağmen adamlar dümdüz karşıya bakarak genç kadının itirazlarını görmezden gelmişlerdi. Kathleen de umursamamaya başlamıştı artık nasıl olsa onu dinleyen yoktu. Aslında bu birazcık hoşuna da gidiyordu. Önemsendiğini hissetmek genç kadının hoşuna gidiyordu. Kimseye göstermese de gizli gizli bunun keyfini sürüyordu.

Edward'ı neredeyse hiç görmüyordu. Alex'i bile genç adamdan fazla görüyordu ve bu durum biraz canını sıkıyordu. Evlilikleri belki bir zorunluluktan yapılmış olabilirdi ama genç adamın kendini bir yerlere kapatmasını Kathleen hiç hoş karşılamıyordu. İlgilenmemeliydi ama Edward'ı görmek istiyordu. Onunla sohbet edip konuşmak istiyordu. Genç adam ona şimdiye kadar oldukça kibar ve ilgili davranmıştı. Edward'ın sorumlulukları olduğunu biliyordu. Büyük bir klanı yönetmek elbette ki kolay değildi ama böyle bile olsa Kathleen onunla konuşup sohbet etmek istiyordu. Belki de akşam yemekleri için ortak salona inmeyi biraz daha düşünmesi gerekiyordu.

Bunları düşünürken merdivenleri inmeyi bitirmişti. Dışarıya yöneldiği sırada mutfak tarafından gelen bağrışmalar dikkatini çekti. Hiç istemese de ayakları çoktan o tarafa yönelmişti. Büyük mutfağın kapısında durup baktığında ortalığın birbirine karıştığını gördü. Bu karışıklığın tek sorumlusu da sağa sola kaçışan hizmetlileri kovalayan, geçen gün beslediği büyük köpekti.

-"Biri şu hayvanı mutfağımdan çıkarsın." diye bağıran aşçı kadın büyük fırının önünde elinde kalın bir odunla dikiliyordu. Köpek ona doğru hamle yaptığında odunla kendini korumayı planlıyordu muhtemelen.

Kathleen ikinci defa düşünmeden mutfağa girip kaçışan hizmetkârların arasından geçti. Koşturarak yanından geçmek üzere olan köpeğin önüne geçerek onu ensesinden yakaladı. Hayvan durdurulduğunu anladığında hırlayarak arkasını döndü ama genç kadını gördüğünde onu tanıyarak hemen ayaklarının dibine çöktü. Kathleen böyle bir itaat beklemediği için şaşırarak çevresine baktı. Aşçı uzun adımlarla genç kadının önüne geldi. Ellerini beline dayamıştı.

-"Köpeğinizi mutfağımdan çıkartırsanız sevinirim genç hanım."

-"Elbette, üzgünüm." diyen Kathleen bakışlarını köpeğe çevirdi.

-"Dışarı çık. İnsanları korkutuyorsun." diyerek yumuşak bir sesle konuştu.

Bir yandan da parmağıyla dışarıyı gösteriyordu. Köpek emri anlamış gibi kalktı ve hızlıca dışarı çıktı ve genç kadını kapının girişinde beklemeye başladı.

-"Karmaşaya sebep olduğu için üzgünüm. İçeriye nasıl girdiğini bilmiyorum."

-"Köpeğinize sahip çıkın. Bir daha böyle şeyler yaşamak istemiyorum."

Kathleen, köpeğin sahibi olmadığını söylemek yerine kadını onaylayarak mutfaktan çıktı. Dışarı çıktığında köpek ayaklanarak genç kadının yanına geldi. Burnunu eline sürterek sevilmek istediğini belirtti. Kathleen bir elini hayvanın başına koyarken bir yandan da konuşuyordu.

-"İçeriye nasıl girdiğini merak ediyorum doğrusu." derken kale kapısına yürüyordu.

Dışarı çıktığında başka bir köpeğin daha orada olduğunu gördü.

KALBİMDEKİ SENTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang