25. Bölüm

164 12 253
                                    

Medya🛐
LİNÇ GELİYOR E(UZUN ZAMANDIR YB ATMADIM EVET SUÇLUYUM AFFEDİN CANLARM EHE-
Okullardan dolayı yb atamıyordum
anca boş zamanlarımda yazıp
atabildimm.Ehm uzun zaman oldu tabi2
o yüzden yb ye başlamadan geçenki bölümü özetleyen bir kısmı size suncam:

<Mariposaların Maldivlerdeki son günleriydi.O günü dolu dolu geçirmişlerdi(Dc oynamışlardı,denize-
havuza girmişlerdi) Luke Lotus akşamleyin klübe gidip orada dans etmişlerdi.Mariposa'nın son zamanlarda aklı hep Tsubasa ya beni bırakıp giderse naparımdaydı.Son günün gecesinde sahilde Mariposa ve Tsubada oturuyorlardı ve Mariposa kritik soruyu Tsubasa'ya sormuştu.Tsubasa'nın cevabı üzerine şaşıp kalan Mariposa'nın ne dediğini şimdi bu bölümde okuyacaksınız>

İyi Okumalar✨

****

"Mariposa?"

"Marimmm?!"

"MARİPOSA!"

Tsubasa'nın sözüyle beraber yerimden zıplamıştım.Bana verdiği cevap üzerine
şokta kalmıştım.

Ben bunu neden düşünememiştimki?

"Ha? Haaa."

Tsubasa bana boş gözlerle bakıp:

"Yani..benimle gelmek istemiyor musun?"

Böyle diyip suratını asdı.Hatta ayaklanmaya çalıştı ama elini tutarak onu yerine otutturdum.Ona biraz yaklaşarak:

"Hayır..tabiki hayır.Seninle gelmek o kadar çok istiyorumki.Hem ben sadece
yani..ah.."

Cümlemin devamını getirememiştim.
Sonra bir anda aydınlanıp devam ettim:

"Ben hiç böyle düşünmemiştim.Yani bana sorduğun soru aklımın ucundan bile geçmemişti önceden.Son zamanlarda beni bırakıp burdan gidiceksin diye içim içimi yiyordu.Bi türlü sana soramıyordum ve işte bu yüzden moralim bozuluyordu.Ve şimdi sen bana böyle diyince kalakaldım ve aptal hissettim.."

Böyle diyince bana sarıldı ve:

"Neden daha önceden gelip benle konuşmadınki?"

Sözünü bitirdiğinde benden ayrıldı.Ona:

"Sanırım çekindim..ya da vereceğin cevaptan korktum."

Ben böyle diyince gülümsedi.

"O zaman napıyormuşuz Marim,bu tür şeyleri kafana takmak yerine *Çekinmeyip ya da vereceğim cevaptan korkmayıp* bana soruyormuşsun. Tamam mı?"

Kafamı yukarı aşağı sallayıp güldüm.Oda güldü.Sonra saatin çok geç olduğunu fark ettik ve elele otele doğru yürümeye başladık...

Sabahleyin...
Roseline'ın beni dürtmesiyle uyandım.
Başımdan aşağı dikilmiş ellerine belinde
bana bakıyordu.Gözlerimi ovuşturarak:

"Saat kaç olmuş be ya.Geç kalmadık
inşa-"

sözümü tamamlayamadan Roseline lafımı bölüp tedirgin bi ses tonunda bana:

Çocukluk Aşkım|𝑀𝑎𝑟𝑖𝑡𝑠𝑢Where stories live. Discover now