Ruhe kasabasında yaşayan bir grup arkadaş, kasabalarına gelen keşifçinin, kasabadaki mağaradan ne istediğini anlamaya çalışırlar. En yakın hedefleri, o mağaranın haritasına ulaşmak ve mağaraya, keşifçiden önce girmekti ama... hiçbir şey planladıklar...
Sırdaşlarım bu bölüm kritik bölümlerden birisi. Oylarınızı, o çok kıymetli yorumlarınızı eksik etmeden okuyun lütfen ki benim yazarken yaşadığım heyecanın sizlere geçtiğini göreyim
Bu bölüm yakın zamanda doğum günü olan Ceyda'ya ve yine yakın zamanda doğumgünü olan herkese ithafımdır. 💗
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
CESUR EKİN İLHAN.
Bölüm 22: ❝DÜNYA, HAKKINDA YANILDIĞIN BİR YER.❞
AHU'NUN İLK GERÇEK ARKADAŞLARIYLA TANIŞTIĞI GÜN.
ASİL GÜNCE.
"Sizce nasıl bir kız?" Diye sordu Sofia, elindeki tasoları çevirirken.
Yiğit tasoları yakalamaya çalışırken, "Asaf fotoğrafını bana gösterdi, çok güzel bir kız," dedi.
Sofia başını Yiğit'e çevirdi. "Benden güzel mi?"
"Şimdi şöyle ki..." diyerek lafı kıvıran Yiğit'e sırıttım. "Tabii ki sen daha güzelsin Sofia."
"İleride bu kızla çok yakın, best falan olursan bu dediğini hatırlatıyorum Yiğit."
Sofia'nın Yiğit'e gözdağı vermesine alışkındım, bunu en çok oyun oynarken yapıyordu ama onun haricinde de Sofia Yiğit'e her zaman oyun arkadaşı olduğunu hatırlatırdı. Aramızda, arası asla bozulmayacak iki kişi onlardı.
Telefon ekranıma dokundum ve saatin dördü geçtiğini gördüm, geç kalmışlardı. Dirseklerimi masanın üzerine koyup ellerimi ense kökümde birleştirdim, mekânın içindeki rock müzik beynimi sikmeye başlamıştı. Yaz tatilinde olduğumuz için Ruhe'deki tüm yaşıtlarım kasabaya inmiş, bu ve civardaki kafelerde takılıyordu. Hafif bir güneşle can sıkıcı rüzgâr vardı, yanında oturduğumuz camlar titriyordu. Parmaklarımı ensemdeki saçların arasından geçirirken, "Tanıştırdığına bakmayın yakın zamanda ayrılırlar," dedi Kıvanç, uykusuz gözlerini ovuştururken.