Başka Bir Aşkta

229 36 67
                                    

⚫⚫⚫

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

⚫⚫⚫

"Eğer bir insansa kim olabilir?" Steve, Klaus'un yanına diz çöktü. Kana birkaç saniye baktıktan sonra gözlerini kuşkuyla yere bakan Klaus'a çevirdi. "Klaus, tanıdığın biri olmalı. O seni çok iyi tanıyor."

"Bilmiyorum, Steve." Klaus gözlerini kapatıp kafasını iki yana salladı. Şu ana kadar hayatını mahvedenin bir beden olmadığını, kanının akmadığını düşünüyordu fakat yanılmıştı. "Herkes olabilir. Stephany, Stephen, Tonya–"

"Bekle, Tonya da kim?"

"Tony Stark." Klaus ayağa kalkıp gömleğinin cebindeki peçeteyi çıkarttı. Onunla parmağının üzerindeki kanı temizledikten sonra hâlâ yerde tez dizinin üzerine çökmüş olan adama baktı. "Tonya ve Stella yakınlardı, fazla yakın. Bir geçmişleri var." Steve şaşkınca kaşlarını kaldırdığında Klaus kafasını salladı. "Ama Tonya'nın içki problemleri yüzünden durmadan tartışmışlar. Bir süre sonra bu ilişki onları yıprattıkları için ayrılma kararı alıp birbirlerinden uzaklaşmışlar fakat Tonya hiçbir zaman Stella'yı unutmadı. Stella öldüğünde Tonya beni suçladı ve Stella'nın bedenini benden çaldı–"

"Ve sen de bu evreni buldun." Steve yavaşça ayağa kalkıp Klaus'un karşısına geçti. "Çünkü Tonya seni korkuttu. Sen de Stella'yı ondan uzak bir yerde diriltmeye çalıştın. Şimdi de Tonya benim içimdeki enerjiyi alıp Stella'yı diriltecek?"

"Bilmiyorum." Klaus gözlerini kapatıp burun kemiğini sıkmaya başladı. "Artık hiçbir şey bilmiyorum, Steve. Bu sadece bir olasılık. Tonya çok zeki bir kadın, evrenlerin kapısını açıp beni bulmuş olabilir. Ya da başka biridir." Klaus elini yüzünden çekip gözlerini açtı. "Lütfen soru sorma, verebilecek bir cevabım yok."

Steve kafasını sallayıp makinenin yanına adımlamaya başladı. Tonya ve Stella'nın arasında bir ilişkinin olduğuna şaşırmıştı. Burada Tony ile sadece Fury'nin ayak işlerini yapmak için bir araya gelirler daha sonra birbirlerini bir sene belki daha fazla uzun süre görmezlerdi. Demek ki her evrenin çok farklı hikâyeleri vardı.

"Sen iyi misin?" Steve gerisine dönüp Klaus'un gözüne baktı. Kızarmaya başlamıştı ve büyük ihtimalle birkaç saate yeşerip moraracaktı. "Tonya seni güzel dövmüşe benziyor."

Klaus buna bozularak gözlerini devirdi. "Buna ben izin verdim."

"Evet, tabii. Bunu görebiliyorum." Steve gülmemek için alt dudağını dişleyip bir elini beline koydu. "Her neyse. Buz getirmemi ister misin?"

"Gerek yok." Klaus da Steve gibi makinanın yanına gelip elini makinanın kapısına koydu. "Buna öyle sert vurmuşsun ki içindeki kabloları mahvetmişsin."

"Üzgünüm." Steve kısık bir sesle mırıldanıp gözlerini Klaus'tan kaçırdı. "Sadece sana olan sinirimi bu makineden çıkartmıştım." Aklına o günler gelince gözlerini devirdi. Klaus'un vurdumduymaz, kendinden emin halleri Steve'i delirtmişti ve bu makinenin insanlığa zarar vereceğini düşünerek yok etmek istemişti fakat sadece her şey daha karmaşık bir hale gelmişti.

roman ✘ gay • steve rogersHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin