24. Biri öfkeli, biri ise arsız

10.3K 616 435
                                    

BAKIN BAZI CANIM OKUYUCULARIM NE YAPIP EDİP BENİ BAŞTAN ÇIKARDILAR, BÖLÜM ERKEN GELDİ. DOLU YORUM YAPACAKSINIZ BU BÖLÜMDE BAAKKK

Uyarı: Cinsellik içerir (+18)

.

Umutlar paramparça olduğu zaman en çok kalbe zarar veriyormuş. Oluk oluk kanadığını hissediyordum. Onu başka biri ile görsem ne yapacağımı kestiremiyordum.

Hem hakkım neydi? Hangi sıfatla engelleyecektim? Çocuk, üstüne basa basa 'Olmaz bizden.' demedi mi? Dedi, hem de her defasında.

Boş boş kapıya bakıyordu. Gözlerimin içi yanıyor, burun köküm sızlıyordu.  Çocukken ailemden bir şey istediğim zaman yapılmadığında bu hale gelmiştim ben. İlk defa bu kadar yıkılmış gibi hissediyordum.

Duygusuz, arsız ya da umursamaz dendiği zaman Batu denirken, bu sıfatı bana layık görenler bu halimi görse kahkaha atarlardı.

Öfkeli hissediyordum. Beni tek bu hale getiren çocuğa karşı öfke hissediyordum. Onu yıkıp dökmek istiyordum.  Nasıl içimi oluk oluk kan akıttıysa, onu da kanatmak istiyordum. Evime gelmeden önce asla bunları düşünmezdim. Derdim ki bana umut vermedi, hoşlanmıyor derdim. Derdim abi, üstesinden gelmem daha kolay olurdu.

Ama o evime geldi, tek tek söndürdüğüm umutlarımı bir anda ışık oldu. Gözlerinde gördüm ben hüznü, benden hoşlandığını. Şimdi eve kız atması bana yönelik sadece aldatma olurdu. Duygularımı aldattı çünkü.

Kendimi fazla tutamayıp zile basmak yerine kapıyı şiddetli bir şekilde çaldım.

Bir süre sonra kapı arkasından sesi geldi. "Kim lan bu alacaklı gibi." Kapıyı bir hışımla açmıştı.

Gördüğüm görüntü ile kanım donmuştu. Ağlayacaktım şimdi. Esmerim yarı çıplak şekilde karşımda duruyordu. Altında ona biraz geniş gelen gri eşofman vardı sadece.

Beni gördüğünde çatık olan kaşları bozulmuştu. Şaşkınca bana bakıyordu.

Onu net göremiyordum. Çünkü gözlerim dolmuştu. Hırsla geriye iteledim ve içeriye girdim. "Nerde!" diye bağırdım.

Ses çıkarmadan hâlâ şaşkınca bana bakıyordu. "Nerede diyorum sana." Ortalıkta gözükmüyordu, uygunsuz bir halde miydi?

Onu geride bırakıp evin odaların gezdim. "Ne yapıyorsun manyak?" dedi. Ona döndüm.

Darmadağın halimle karşı karşıya gelince afallamıştı. Ağlamamak için kendimi zor tutuyordum. "Eve kız atacağını söyledin arkadaşlarına." dediğimde inanmayarak bana baktı.

"Sen nereden duydun?" dedi hayretle.

"Arkanda oturuyordum." dedim. Hâlâ bakışlarım evde geziniyordu. 

"Boşuna bakma lan, kız falan yok evde sazan." dedi.

"Kız girerken gördüm." dediğinde elini alnına vurdu. "Ne yapacağın ben seninle." diye mırıldandı.

"Beynini mi yitirdin sarı? Bu apartmanda tek ben yaşamıyorum, biliyorsun değil mi? Arkamda oturuyorsan duymadın mı nasıl ısrar ediyorlardı, başımdan salmak için öyle dedim. " dedi.

Bir an rahatlamıştım. Gözümden yaş düşürürken hızlıca silip başımı eğdim. Kısa süreli yaşadığım bu korku bana fazla gelmişti ve karşımdaki esmer hiç olmayacağız diyordu. Bu bana kafa yedirtirdi.

"Ağlama. " dedi soğuk sesiyle. Gözümden peş peşe düşen yaşları engelleyemiyordum. Sakinleştirmem gerekiyordu kendimi.

Yaşlarımı silip kendimi toparlamaya çalıştım. Başımı kaldırdım.  Bana öfkeli bakıyordu ve üzgün... Bilmiyordum. Gördüğü görüntü onu rahatsız ettiği belliydi. .

Barutla YanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin