Ϟ Giriş Ϟ

157K 3.7K 698
                                    

Ölüm kadar soğuk ama aynı zamanda aldatıcı bir güzelliğe sahibim. Bakışlarımın donukluğu, donmakta olan kalbimin yüzeye çıkan yansımalarından sadece biri. Koyu kahve gözlerim, altındaki harabeyi ve sırlarımı saklar; beni güvende tutar. Ellerimse bana ve bulunduğum ruh haline ihanet ederek her zaman sıcaklığını korur, aydınlığa aittir ve benim aksime, iyi hissettirir.

Karanlığa ait olmak isteyen ruhum, aydınlıkla ve huzurlu bir ışık huzmesiyle lanetlenmiş gibi. İçime çöreklenen acıdan memnunum, huzurun aksine. Zaten huzuru da hak etmiyorum. Aydınlık beni saklamıyor, sırlarımı ve ruhumu yakıcı bir dürüstlüğe teslim ediyor. Beni acındırıyor ve vicdanımın önünde küçük düşürüyor. Oysa karanlık öyle mi? Beni kanatlarının altına alıyor, hedefi olduğum gözlerden saklıyor. Belki yaralarımı iyileştirmiyor, hatta belki yaralarım umurunda bile değil, ama en azından rahatça acı çekmeme izin veriyor. Beni özgür bırakıyor ve ondan kurtulmak isteyeceğim güne kadar himayesi altında kalmama müsaade ediyor.

Karanlık ve acının vücut bulmuş hali olan adam ise benim soğukluğumun aksine kavurucu. O, benim karanlığım. Güzelliği, ezici ve can yakıcı. Adımları yavaş, ağzından hiç düşürmediği sigarasıyla ölüme yürüyor gibi, korkusuz.

Sıcaklığı bir cehennem kadar yakıcı, ama ondan uzaktayken de kendi düşüncelerimde donduğumu hissediyorum. Kavurucu sıcağında yanmak güzel bir intihar gibi gözüküyor, ondan ayrı donmaksa aptallık. İnsanı aptal ediyor. Uçlarına yalanlarını taktığı mızrakları ise sadece bir kandırmaca. Çünkü sizi asıl öldürecek olan hep gerçekleri oluyor. Ama onun elindeyken, ölmek bile güzel geliyor.

Ϟ

Tanıtım videosu güncellenmiştir, multimediada bulabilirsiniz.

Acının İzleri (Ölü Doğanlar Serisi #1)Opowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz