dokuzuncu bölüm

517 39 11
                                    

Wheein, odamdan defolup gider misin?"

Söyleyebileceğim en nazik şekilde onu kovmuştum ama bu aptal asla takmamıştı.

"Wheein kime diyorum ya? Okula geç kalacağım çık şuradan, senin okulun yok mu gitsene ya,hem sen ne zaman evine gideceksin?"

Yüzüme pişkin pişkin sırıtıp oturduğum yatağa kadar geldi.

"Bu gün okula gitmeyeceğim, dayımın da haberi var, seni ilgilendirmez, bu gün evde takılacağım ve yaklaşık 3 hafta kadar burdayım canım."

3 hafta daha bu aptala katlanmam gerektiği gerçeği değil de babamın ona her konuda müsama göstermesi gerçeği beni şok etmişti.

Babam bir kere bile -hasta olduğum zamanlar hariç, onda bile çok ağır değilse gidiyordum.- okula gitmemem konusunda izin vermemişti.

Sanırım cidden onu benden daha çok seviyordu.

Omuzlarım bu gerçeğin bir kere daha yüzüme çarpmasıyla düştü, bu sesime ve yüz ifademe de yansımıştı.

"Anladım, peki...şey artık çıkar mısın üstümü değiştireceğim?"

Oda bu anlık değişimimi farketmiş olacak ki afalladı ama çok umursamayıp çıktı odadan.

Bende uyuşuk hareketlerle hazırlanmaya başladım, en azından okula gittiğimde arkadaşlarımla eğlenme fikri beni motive ederdi, oda bir anda uçup gitmişti resmen.

Hazırlanma işini halledip çantamı ve telefonumu alıp çıktım odadan, merdivenden inerken salondan gülüşme sesleri geliyordu, salona doğru ilerlediğimde gördüklerimle bir darbe daha almıştım.

Jungkook ve Wheein neredeyse kucaklaşacak şekilde oturmuş gülüşüyorlardı.

Gözlerim bu görüntü karşısında sulanırken daha fazla dayanamadım, kapıya doğru hızla ilerleyip çıktım evden, kapıyı sertçe vurmayı da ihmal etmedim.

O kız tam bir şeytan dı tüm hayatımı çalmaya çalışıyordu, ve buna en tamelden başlamıştı.

Babam ve sevgilimden...

Yakında tüm çevremii benden koparacaktı.

Benim yerime geçecekti.

Beni yok edecekti.

Yolda ağlaya ağlaya ilerlerken adımın seslenilmesiyle duraksadım.

"Taehyung!"

Arkamı dönecek mecalim yoktu, o yüzden gelen kişiyi bekledim, kim olduğunu tahmin etmiştim zaten.

"Taehyungie, neden yürüyorsun, Jungkook neden bırakmadı sen- TANRIM SANA NE OLDU BÖYLE NEDEN AĞLIYORSUN!?"

Jin hyung'un bağırmasıyla yüzümü buruşturdum, kafam almıyordu.

"Hyung, sakin ol, sadece biraz moralim bozuldu...Öyle içim şişti ağladım bende."

Yüzüme inanmamış bir ifadeyle bakmaya başlamıştı, ne sanıyordum ki jin hyung asla yemezdi bunu.

"Bebeğim, lütfen ama ben senin hyung'un değil miyim, derdini bana değilde kime anlatacaksın? Hadi bal peteğim anlat bana."

Jin hyung...sana sahip olduğum için çok şanslıyım, umarım sende elimden kayıp gitmezsin.

"Tamam, hyung, anlatacağım ama önce okula gidelim mi? Gitmezsem babam çok kızar."

Derince oflayıp kafasını salladı, beraber otobüs durağına kadar geldik, otobüsün gelemsini beklerken, Jin hyung derince ofladı.

secret | Taekook ✓Where stories live. Discover now