iii. ruh eşi

888 111 50
                                    

büyük bir baş ağrısıyla güne gözlerini araladı choi beomgyu. eliyle alnını ovuşturdu, ağrı katlanılmayacak gibiydi. yattığı yerde dikleşti ve belini gerdi. aynaya bakmak istemiyordu, dün apar topar hyunjin'i bulup partiden ayrılmış ve makyajını temizleyerek yatmıştı. zaten hafif çakırkeyif olduğundan uykuya dalması zor olmamış ve anında uyumuştu, dolayısıyla geceyi düşünmesine gerek kalmamıştı.

ancak şu an oldukça ayıktı ve gayet de her şeyin farkındaydı. biricik arkadaşının eleştirdiği kişilerden olduğunu öğrenmişti, sinirleri bozuluyordu. yuqi özellikle de miyeon'a karşı korumacıydı, bunu fark etmişti. ama asla onu sevdiği için böyle davrandığını tahmin edemezdi. kendinizi en yakınlarınızdan korumanız gerekiyordu asıl.

omuzlarını indirerek ağzındaki kötü tadın geçmesini bekledi. sonunda biraz olsun enerjisi yükseldiğinde bıkkınca bacaklarına toplanan yorganı ittirdi ve ayağa kalktı. bacakları uyuşmuştu, bunu sendeleyince fark etti. bir süre öylece durdu ve toparlandı.

banyoya girdiğinde görmek istemediği manzarayla karşılaştı. ten rengi soluklaşmış, göz altları şişmişti. saçları ise saman balyasına benziyordu. kendi görüntüsüne göz devirip avcuna su tuttu. su dolduğunda ise kendine hiç acımadı ve buz gibi suyu yüzüne çarptı. anlık hareketi yüzünden sinirleri hareketlenmiş ve yüzü renklenmeye başlamıştı.

ikinci kez aynaya bakmaya gerek duymadan hızla üzerindekileri çıkarttı ve kendini duşa attı. soğuk suyun yavaş yavaş ısındığını hissederken yorgun bedenini zorlukla çalıştırmaya başladı. eline hindistan cevizi aromalı şampuanını aldı ve avcuna doldurdu.

gözlerini açtığında duş almayı bitirmişti, bütün bu süre boyunca kendine bir kez olsun bakmamıştı. kenarda asılı duran havluyu bedenine sardı ve ıslak ayaklarıyla banyo zeminine bastı.

odaya vardığında güneş ışıklarının yeri ısıttığını gördü. paytak paytak dolabının önüne geldi ve kendisi için kıyafetler seçti. kıyafetleri yatağın üzerine bırakırken yerdeki telefonu dikkatini çekti. şarjını kontrol etti, tahmin ettiği gibi kapanmıştı. isteksizce telefonu şarja taktı ve saçlarını kurutmak için yatağına oturdu.

saç kurutma makinesinin beyin parçalayan sesi sonunda kesildiğinde beomgyu derin bir nefes aldı. kuruyan saçları elektriklenme yüzünden yanaklarına yapıştığında akışına bırakmaya karar verdi ve onları çekmedi.

üşümeye başladığı zaman ayaklandı ve kıyafetlerini eline aldı. iç çamaşırını giydiği zaman aynadaki görüntüsünde bir şey dikkatini çekti. göğsünün üzerindeki siyah şey de neydi?

dikkatli bakınca bunun ruh eşinin adının dövmesi olduğunu anladı ve gözlerini yumarak aynaya yaklaştı. 'tanrım, lütfen ryujin olsun!' diye mırıldanarak gözlerini açtı ve yutkundu.

choi soobin... iyi de soobin erkek ismi değil miydi?

---

soobin isminin unisex olduğunu biliyorum ama olay akışı için erkek ismiymiş gibi düşünmelisiniz

soobin isminin unisex olduğunu biliyorum ama olay akışı için erkek ismiymiş gibi düşünmelisiniz

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
oh boy it's you, soogyuWhere stories live. Discover now