Episode 17 (Seni Seviyorum)

19 7 11
                                    

O an şok olmuştum, duyduklarım gerçekten doğru muydu?

"Biliyorum Rawbi tuhaf geliyor, hatta inanmıyorsun belki ama seni ilk gördüğüm andan beri seviyorum."

"Bay Garen..."  Seni seviyorum diyememiştim, sevdiğim adam beni sevdiğini söylemişti. Ben seni seviyorum dememiştim, sadece sarılmıştım. O anlardı değil mi beni?

"Bunu senin de beni sevdiğine yoruyorum Rawbi." dedi kıkırdayarak ve kocaman sarıldı, saçlarımı öptü.

"Nereden aklına geldi sarayın tam karşısına böyle bir klübe yaptırmak?"  kraliçe merakla sordu.

"Kraliçem sarayda sürekli gözler önündeyiz, rahatça vakit geçiremiyoruz. Buraya da gelecekler elbet ama orada olmakla fark var." kral güzel bakışlarıyla.

"Ne gibi bir fark?" kraliçe yeniden merakla.

"Eva ve Tia dikizliyor kraliçem, ne zaman seni öpmeye yeltensem arkada iki çift göz bana bakıyor. Bu yüzden sadece sarılmak zorunda kalıyorum. Kaçışım görevimden değil o ikiliden."  sessizce kral, sanki kimsenin duymamasını ister gibi.

"Ne, Eva ve Tia mı?" dedi kraliçe gülerek. "Kralım saray askerine onları uzak tutmasını istemediniz mi?"

"Senin adını verip girmişler, bunu düşündüm ama kandırmışlar adamları." bıkkın bir ifadeyle.

"Hayatım bu hayatta üç harfli olan her şeyden ve herkesten korkacaksın, başta Eva ve Tia'dan." kraliçe, kralın ellerini tutarak.

"Baban da üç harfli, Yoi, ondan da korkuyorum. Haklısın Kraliçem."  kraliçenin yüzüne iyice yaklaşırken.

"Bazen senin gibi akıllı bir adam nasıl bu kadar şapşal oluyor anlamıyorum."  kraliçe yüzündeki anlamayan bakışları ve gülümseyen dudakları ile.

"Kraliçem bunlar hep aşktan." kral ve ellerini kraliçesinin boyun girintisine yerleştirdi.

"Aşk da üç harfli Kralım. Bu arada, dedem iki çocuğuna isim vermeye üşenmiş. Babam ve halama yakın ve kısa isim vermiş, yani dedemde sıkıntı var. Ayrıca söyle bakalım ne kadar aşıksın bana?"

"Tüm galaksilerdeki tüm insanların sevgilerini topla ve o galaksilerin büyüklüğünü ekle, işte bunların bile üstünde."  yüzünü yaklaştırıp dudaklarını kraliçenin dudaklarına bastırdı. O gün herkesten saklanıp güzel vakitler paylaşmışlardı.

Yine hayal görmüştüm ama bu sefer Bay Garen'a sarıldığım anda olmuştu. Neyse ki güvenli kollardaydım.

"İçeriye bakmak ister misin Rawbi?" tatlı bir şekilde söyledi.

"Tabiki isterim, burası çok güzel görünüyor Bay Garen."  gözlerimi sımsıkı yumdum.

"Bay Garen?" kaşlarını kaldırarak ona baktım . Kafamı duvarlara vurasım vardı.

"Şey, Garen." alışabilmiş değildim.

"Peki şunu denesek nasıl olur, sevgilim?" bu bakışları daha once hiç görmemiştim.

"Ne?"

"Az önce sevgilim olduğunu sanıyordum, rüya görmüş olmalıyım sanırım."  dudak büzdü, ama gülmemeye çalıştığı belliydi.

"Öyle tuhaf bakmaz mısın, garip hissediyorum. Tamam sevgilimsin alışmam lazım ama yani pat diye sevgilim diyemem."

"Peki hayatım, hadi gel içeriye girelim." elimi tutarak konuşmaya devam etti. Hayatım demesi bile içimde kelebeklerin tepişmesine yetmişti.

Fairytale Where stories live. Discover now