5~✴️ Küçük Dünya✴️

188 10 2
                                    

Ne kadar plan yaparsanız yapın rüzgarın ne yönden eseceğini bilemezsiniz.

~Stephen King~

Gözlerimi kırpıştırarak hafifçe açarken odada duyduğum tıkırtılarla kaşlarımı çattım. Başımı yastıktan kaldırıp sesin geldiği yöne bakarken kapının sağ tarafında arkası bana dönük, mavi önlük giymiş bir adam gördüm. Orada ne yaptığını görmek adına yatakta doğruldum.

Dış kapının sağ tarafında benim dün gece karanlıktan göremedigim bir oda daha varmış. Önlüklü adam elinde temizlik malzemeleriyle içeri girdiğinde uzandığım yerden ayağı kalktım. Yavaş adımlarla onun olduğu odaya gidip kapının kenarından içeriye baktım. Sol tarafta orta boy, gri bir dolap varken onun karşı tarafında ise klozet ve banyo dolapları bulunuyordu.

Odanın küçük olması biraz can sıkarken buranın tek kişilik çalışan odası olmasıyla ancak bu kadarı olabilir diye düşünürek umursamamaya çalıştım. Elindeki bezle dolapları silen adamın temizlikçi olduğu belliydi. Kapı kenarında durmuş onu izlerken adam elindeki bezi ıslatmak için arkasını döndüğünde onu izleyen beni farketti.

Önünde duran su dolu kovaya eğilmeyip durup bana baktı. Yüzündeki hafif çizgi şeklinde oluşmuş kırışıklıklara ve vücudunun iri yapılı olmasına bakılırsa adam otuzlu yaşlarında görünüyordu. Adam kısaca beni süzüp ardından yarım kalan işine dönmüştü. Elindeki bezi ıslatarak tek kelime etmeden arkasını dönerek temizlemeye devam etmişti.

Adamın arkadaş canlısı olmadığı benimle hiçbir şekilde muhatap olmadığından belliydi. Daha fazla burada durmak istemedim. Arkamı dönerek kapı kenarından ayrıldım. Tekrar kalacağım odaya döndüm. Adımlarım güneş yüzü bile görmeyen odamda ilerledi. Pencere varmış gibi görünen dekora ilerleyip durdum.

Bakışlarım dekoru süzerken ne yapacağımı düşünüyordum. Artık burada çalışacaktım ama şu an ne yapmam gerektiğini bilemiyorum. Dışarı çıkmalı mıyım ya da odada mı beklemeliydim? Düşündüğüm sadece burada çalışmak değildi. Bundan sonrasını da merak ediyorum. Ailemin beni merak edeceğine hiç ihtimal vermiyorum.

Benim ailem varla yok arasındaydı. Bir oğulları olduğunu ancak benim onları arayarak hatırlatmam gerekiyordu. Yoksa beni düşünen arkadaşım Jimin'den başkası yoktu. Annem ve babam uzun zaman önce boşanmışlardı. Annem tekrar evlenerek kendine bir yuva kurmuşken babam ise kendi iş alanını büyütmenin derdine düşmüştü.

Bir kaç yıl önce babamın yanında yaşardım. Ama babam da işleri yüzünden artık beni umursamazken ben de onun yanında yaşamak istemeyip kendi başımın çaresine bakmayı denemek istemiştim.

Nitekim öyle de olmuştu. Babamın boş bir zamanında yalnız yaşamak istediğimi söylediğimde hiçbir şekilde karşı çıkmamıştı. Aksine onunda işine gelmişti üzerinde bulunan fazlalıktan da kurtulmuş oldu. Kaldığım ilk evi
ah hayır! Eskiden kaldığım ilk evin kirasını o ödemişti. Ardından kendime zar zor bulduğum bir garsonluk işine girmiştim.

Babam ilk bir kaç hafta beni arayıp sormuş daha sonra ise aramaz olmuştu. Onu arayarak durumumun nasıl olduğunu söylerdim ama onun umurunda bile olmadığımı telefonu geçiştirerek kapatmasından farketmiştim.

Ben de onun bu hallerine karşılık aramaz olmuştum. Kendi paramı kazanarak çalışıyor sessiz, sakin bir şekilde geçinip gidiyordum. Ta ki olayın olduğu geceye kadar. Tüm dengelerim alt üst olmuştu. Çaresizce önüme sunulan teklifi kabul etme mecburiyetinde kalmıştım. Gözlerimin dolduğunu farkederek göz yaşımın akmasını tavana bakarak engellemekle uğraştığım anda arkamdan seslenilmesiyle hemen arkamı döndüm.

STRANGER  ~Taekook~Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang