MACERALI AŞK / BYUN BAEKHYUN

21 ~ İYİ MİSİN SUHO? ~

Tuana'nın ağzından,

Jung'la konuştuktan sonra EXO'nun odasına gittik.

"çok çabuk geldiniz" dedi Suho bizi görünce

"evet küçük bir işti zaten" dedi Dilara.

Bu arada da yerimize geçip oturmuştuk. Sonra yanımda oturan Mi Hi'ye baktım telefona gömülmüş birşey yapıyordu, hatta gülümsüyordu.

Ne diye gülümsüyorsa anlayamıyorum, bir insan nasıl böyle şeyleri yapabilir? Gerçekten iğrenç birşey bu kamera ile çok ileri gitti. Artık bunu durdurmak gerekiyor, yoksa kim bilir daha neler yapacak?

Kafamdaki düşünceler çok karma karışıktı çok büyük bir düşüncem Suho'ya anlatma taraftarıydı, bir diğer tarafım da Jung'u dinlemelisin bir bildiği vardır diyordu... Çok garip bir durumun içindeydim. Daha önce hiç böyle birşey de yaşamadım ki şuanda ne yapacağımı bileyim.. Ahh Mi Hi ahh neden geldin ki? Ne güzel iş bulduk diye mutlu bir şekilde gelmiştik buraya ama sayende hiçte güzel gitmiyor bu iş maceramız....

Düşüncelerimden kafa sallamasıyla durdurdum. Bunu daha sonra Dilara ile uzun uzun konuşuruz zaten o da hiç iyi görünmüyor fakat benden daha düşünceli, aklı başında şuan. Ben de aslında öyle olmalıyım ama çok ileri gitmiş buna katlanamıyorum. Böyle konularda Dilara daha kuvvetliydi bana göre...

Ben hep böyle şeylerde bir açık veriyordum ve yakalanıyordum. O yüzden yalan söyleme konusu olsun herşeyi Dilara yapardı çünkü ben herşeyi elime yüzüme bulaştırırdım. Umarım bunda öyle olmaz sonuna kadar Jung'u dediğini yapacağım ama eğer tekrar böyle birşey duyarsam o zaman gidip gerçekten Suho'ya anlatacaktım. Şuan en mantıklısı bu geliyordu bana...

Neyse daha şimdiden günün başındayken kendimi çok yorgun hissediyorum bu duyduklarım beni mahvetti...

Tekrar bir odayı göz gezdirdim Mi Hi hala telefonu ile uğraşıyordu. Bende bayadır dalmışım diye düşünüyordum, düşüncelerime.
Sonra üyelere baktım onlarda sessiz sakin oturuyordu öyle. Bugün pek bi işleri yoktu o yüzden bekliyorlardı. Yanımda ki Dilara'ya baktım o da düşünceli duruyordu.

Sonra Baekhyun ile göz göze geldim odayı tararken bana "ne oluyor?" diye kaşını kaldırmıştı. Bende omuz silkmiştim sadece bakmıştı ve sonra Mi Hi'yi gösterdim gözlerimle bir tarafım "nolur ne dediğimi anlasın" diyordum. O da sadece baktı, ne anlayacaktı ki zaten?

Bazen acaba diyorum ki Baekhyun'una mı anlatsak diye. Çünkü Xiumin bu ses olayını söylediğinde en çok Baekhyun uğraşmıştı. O da bizim gibiydi neler olduğunu çözmeye çalışıyor, o yüzden bir ara ona mı anlatsak diye düşünmedim değil yani... Her neyse bekleyeceğim. Zaman herşeyin ne zaman uygun olacağını gösterir. Belki bugün söylemeliydik, belki de üyelerin öğrenmemeleri gerekiyordu.

"ayyy çok sıkıcı!" deyip patlamıştı sonunda Chanyeol. Bende ne zaman Chanyeol bunu söyleyecek diye bekliyordum. Bu sırada da dalgın olan herkes sıçramış Chanyeol'e odaklanmıştı.

"cidden ya, işimiz yok mu şuan ya?" dedi Sehun.

"yok ki buradayız ya deli!" dedi Chanyeol.

"offff ne biliyim ben!!" dedi Sehun.

"tamam kavga etmeyin çocuklar" dedi Suho.

"hyung" dedi Kai.

"efendim Jongin?" dedi Suho.

"şey bugünlük yapacağımız işi şimdiye alsak da eve erken mi dönsek?" dedi Kai.

"öyle olur mu ki, bilmiyorum Jongin" dedi Suho.