UYANIŞ 🍷

2.4K 89 5
                                    

Bensu gözlerini rahatsız eden güneş ile uyanmak zorunda kalmıştı. Yerinde huzursuzca kıpırdanarak doğruluğunda yatağının başındaki gül buketi dikkatini çekmişti.

Seni seviyorum.

Siyah kağıda yazılmış dümdüz nota karşılık gözlerini devirdi. Büyük gül buketini inceleme gereği duymadan okula gitmek için hazırlanmaya başladı. Her zamanki gibi hatalar yapıp yapıp affedilmeyi bekleyen Tamer.. Ama bu sefer işler değişmişti.. Onun yüzünü bile görmek istemiyordu! O partide Yaptığı iğrenç hareketlere rağmen yanına gidip destek olmak istemişti, ama onun terslediği yetmiyor gibi bir de başka kızlarla yemek yemeye çıkmıştı.. Bu sefer Tamer onun için gerçekten bitmişti.

Giyinme odasından çantasını da alarak çıkmış ve merdivenleri inerek salona doğru yürümeye başlamıştı. Ancak salona geldiğinde bahçeye açılan kapının hemen ilerisinde konumlanmış bahçe masasında gördüğü sima ve gülüşme sesleri ile şaşkın adımlar ile bahçeye çıktı. Tamer, annesi ve babası ile masada oturmuş kahvelerini içiyorlardı.

"Ah.. Bensu'cuğum.. uyanabildin nihayet.. Sana seslenicektim ama Tamer uykunu bölmek istemedi.."

Tamer güneşten dolayı kıstığı gözleriyle pişkin bir şekilde sırıtırken,

"Günaydın sevgilim.."

Diye seslenmişti.

Bensu içinden bunun bir şaka olmasını diledi.. Burada ne döndüğüyle ilgili hiçbir fikri yoktu.. Gözleri kızgınlıkla annesine doğru döndü. Ona Tamer ile ilişkilerinin bittiğini söylemişti. Her zamanki gibi sözlerinin hiçbir hükmü kalmamıştı.

"Günaydın.." sesi fısıltıdan ibaretti.

"İyi uyuyamadım mı kızım?"

Babasının sorusu ile daha fazla duygularını belli etmek istemeden gülümsemeye çalışarak babasının yanına ilerledi.

"Biraz yorgunum babacım.. Ee, siz yaptınız mı kahvaltınızı?"

Babasına konuşma fırsatı vermeden annesi lafa atlamıştı.

"Biz çok erken yaptık tatlım, sana servis açtıracaktım ama.. Tamerciğim kahvaltıya gideceğinizi söyledi."

Yine bir emrivaki.. Gözlerini Tamer'e çevirip sakin olmaya çalışarak konuştu.

"Çıkalım mı o zaman, ben çok açım.."

Tamer de başını sallayarak yerinden kalktığında ailesiyle vedalaşıp evden çıkmışlardı. Arabaya yerleştiklerinde Bensu direkt öfkesini kusmaya başlamıştı.

"Unuttuysan hatırlatayım, biz sevgili değiliz.. öyleymişiz gibi de davranma!"

Tamer gülümseyerek elini Bensu'nun bacağına yerleştirip hafifçe okşamıştı.

"Seni çok özledim sevgilim.."

"Dalga mı geçiyorsun sen benimle Ya! Bitti diyorum Tamer, seni hayatımda daha fazla görmek istemiyorum.."

Eliyle bacağının üstündeki Tamer'in elini ittirmişti.

"Bu söylediğine kendin inanıyor musun? Merak ediyorum.. biz birbirmize aitiz.."

Bensu kendine engel olamazken ağzından alaylı bir gülüş döküldü.

"O öyle değil canım yaa.. ben sana aittim, aptal gibi! Sen hiçbir zaman bana ait olmadın.. bundan sonra da olmanın hiçbir anlamı yok zaten.."

"Bak ilk defa bu kadar ayrı kaldık, iyice düşündüm her şeyi. Sensiz ne kadar eksik olduğumu gördüm, lütfen.. daha fazla ayrı kalmayalım."

"Tamer.. gelip benimle konuşmayı, fikrimi almayı düşünmedin bile! Evime çat kapı geliyorsun , ailemle kahve içip bana sevgilim diyorsun! Artık bu emrivaki tavırlarına katlanamıyorum.."

GENÇLİĞİN KOLLARINDA (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin