Meyra

33 2 2
                                    

"Merhaba," dedim. Yanaklarımın kızardığına emindim.

"Merhaba, Akkız ben. Reha'nın annesiyim."

"Memnun oldum. Yekta bende."

Akkız teyze  gülümsemiş ardından oğluna dönmüştü.

"Gelmene gerek olmadığını söylemiştim."

"Aslında gelmeyecektim." Dedi Reha. Reha'nın benim onu zorla getirdiğimi söylemesini istemiyordum. Kaşım gözümle Rehayı uyarmaya çalışsam da, benden tarafa bakmadığı için görmüyordu beni.

"Yekta modumun düşük olduğunu fark etti. Nedenini sorgulayınca söyledim, rahatsızlandığını. Hemen bilet aldı bize. Geldik beraber."

"İyi yapmışsınız." Dedi Akkız teyze. Ardından bana doğru döndü. Oturduğum koltukta buz kestiğimi hissetmiştim.

"Oğlumu getirdiğin için teşekkür ederim."

Gülümsedim Akkız teyzeye.

"Geçmiş olsun efendim tekrardan."

Sözlerim üzerine gülümsemişti Akkız teyze. "Önemli bir ameliyat değildi zaten. Apandisit ameliyatı olmuştum. Ama ne yalan söyleyim, oğlumu görmek bana iyi geldi. Sen getirmesen geleceği yok bu eşek sıpasının."

"Ama anne!" Dedi Reha hafif isyankar bir sesle.

"Yalan mı?" Akkız teyzede bir anda Nezahat teyzeyi görmüştüm. "Anca konserlerin anca konserlerin."

Akkız teyzenin sözlerinden sonra kahkahamı içimde tutamamıştım. İstemsizce gülerken sakinleşmeye çalışmak cidden zor bir işti.

Bir süre sakinleştikten sonra, hızla konuşmaya başladım. "Ben özür dilerim, amacım gülmek asla değildi. Ama bir anda sizde Nezahat teyzeyi görür gibi oldum. Gülmemi engelleyemedim."

"Nezahat'i nerden tanıyorsun?"

Akkız teyzenin sorusuna Reha cevap vermişti.

"Komşular anne."

"Ne? Nasıl yani?" Diyen Akkız teyzeye gülümsedim.

"Komşuyuz Nezahat teyze ile. Yaklaşık üç yıldır. Üst komşusuyum."

"Reha ile öyle tanıştınız herhalde?"

"Yok," dedi Reha. Ardından heyecanla konuşmaya başladı. "Yekta ile biz bir kafede karşılaştık. Anlatacağım bekle sen. Hemen çay koyup geliyorum."

Reha hızla çay koymak için kalktığında, annesi ve babası ile oturma odasında yalnız kalmıştık. Gerginliğimin artmasını engelleyemiyordum.

"Yekta," Emre amcanın bana doğru seslenmesiyle hızla gözlerimi halıdan kaldırmıştım.

"Ne iş yapıyorsun kızım?"

"Avukatım." Dedim gülümseyerek. Emre amcanın kafasıyla hafifçe onaylamış halini görmek beni mutlu etmişti. Bir nevi onaylarını almış sayılırdım değil mi?

Reha geri içeri döndüğünde, hızla çayları servis etmiş, olayı da aynı hızla anlatmıştı.

Akkız teyze ve Emre amcanın kahkahalarla gülmesiyle bende kıkırdamıştım hafifçe.

"Oğlum keşke kızı önceden dinleseydin ya." Emre amcaya sonuna kadar katılıyordum.

"Biz Yekta hanım kızımızı zaten tanıyorduk." Akkız teyzenin cümlesiyle içtiğim çay boğazıma kaçmış, öksürtmüştü beni.

"Oğlum kalk da bi su getir kıza." Emre amca bir yandan hafif hareketlerle sırtıma vururken konuşmuştu.

Reha'nın getirdiği suyu içerken bir yandan da Akkız teyzeye bakıyordum. Nerden tanıyordu beni?

"Bakma bana öyle hanım kızım," dedi Akkız teyze. "Haberlerden biliyoruz. Reha'nın haberlerini takip ediyoruz. Tahmin edersin ki."

Utançla yüzümü kapama isteğim gitgide artıyordu. Reha ile olan haberlerim genelde aşk hayatı üzerineydi.

"Merak etme," dedi Emre amca. "Oğlumla sevgiliysen bile, bu sana karşı olan bakış açımızı değiştirmez."

"Aynen öyle." Dedi Akkız teyze. "Ne olursa olsun, biz seni ilk Yekta olarak tanıyacağız. Sonrasında ise, eğer varsa, oğlumun sevgilisi olarak tanıyacağız seni."

Ne diyeceğimi bilemiyordum. "Teşekkür ederim." Dedim kısık sesimle.

"Meyra nerede?" Reha rahatsız olduğumu anlayarak konuyu değiştirmek için çabalıyordu. Ve bunun için ona minnettardım.

"Dışarı çıkmıştı, az sonra gelecekti."

Merakla gözlerimi Reha'dan tarafa çevirdim. "Meyra kim?"

Reha önemsiz anlamında elini sallayarak konuşmuştu.
"Küçük kız kardeşim."

"İkizi." Dedi Akkız teyze gülümseyerek.

"Ama abiyim ben!" Dedi Reha hırsla. Ama ben hala Reha'nın cümlesinde kalmıştım. Reha'nın kardeşi mi vardı? İKİZİ HATTA?

Kapıdan gelen anahtar sesiyle birlikte kafamı kapıya doğru çevirmiştim.

"Anne gene kim var evde? Ev ev değil misafirhane mübarek!"

Meyra'nın cümlesiyle ister istemez gülümsemiştim.

"Bu," dedi Meyra kapıdan içeri girdikten sonra. "Bu bizim sümüklü Reha değil mi?"

Reha ayağa kalkarken gülümsüyordu. "Ayıp oluyor ama." Ardından hızla kardeşine sarılmıştı.

"Merhaba," dedim çekingence.

"Merhaba." Dedi Meyra tek kaşı havada.

Elimi uzatarak gülümsedim. "Yekta Kara."

"Meyra Ak." Dedi Meyra gülümserken. Reha ile neredeyse tıpatıp aynı olsalar da Reha'nın gözleri yeşilken, Meyra'nın gözleri elaydı.

"Memnun oldum." Dedim elimi çekerken. Meyra'nın bana dikkatle bakması, beni iyice germişti. Diken üstündeydim resmen.

Bir süre daha oturduktan sonra, ellerini çırpmıştı Meyra. 

"Hadi dışarı çıkalım."

Reha ile aynı anda kalkmıştık. Akkız teyze ve Emre amcaya hızla görüşürüz dedikten sonra kendimi tabiri caizse dışarı atmıştım.

"Sevdiler seni." Reha'nın cümlesiyle dudaklarımı büzmüştüm. Ben pek öyle olduğunu düşünmüyordum. Özellikle Meyra'nın beni sevmediğine bahsine bile girebilirdim.

Hızla ayakkabasını giymeye çalışan Meyraya doğru baktım. Ardından Rehaya doğru fısıldadım. "Bence beni sevmedi Meyra."

"O herkese öyle."

"Kim herkese öyleymiş?" Meyra'nın sesiyle dehşete düşmüş bir şekilde ona baktım.

"Sen." Reha'nın sesiyle refleks olarak koluna doğru vurmuştum. Niye söylüyordu şimdi bunu?

"Elinin ağır olduğunu söylemiştim Yekta." Dedi Reha mızmızlanırken. Mızmızlanması umrumda değildi şu an. Beni niye Meyraya ispiyonlamıştı ki şimdi?

"Zamanla," dedi Meyra ilerlerken. "Seni sevip sevmediğime karar vereceğim."

HayranHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin