7. ateş böceği

19 7 0
                                    

...

seungmin bir anda ellerini yüzüne götürüp sıkıca kapattı gözlerini.

o sırada geldi aklına her şey.

ateş böceği gördüğü zamanların birinde balkondan düşüşü, arabanın önünde can verişi, tüm bunlar yüzünden saatlerce kusması ve hiç bir şey hatırlamadan geri uyanması... bunların hepsi aklına yerleşmişti sanki bir anda.

aklına yerleşen diğer bir şey ise sevdiği adamın gözleri önünde can verişiydi..

"filmin başlamasına kaç dakika kaldı?" dedi hyunjin arabadan dışarıya bakarken.

seungmin saatine bakıp cevap verdi "daha yarım saat var."

hyunjin gülümseyip seungmin'e baktı. böyle bir yakın arkadaşı olduğu için mutluydu ama onun hakkında endişeliydi. geçen günlerde onu kusarken görmüştü ve son günlerde kilo verdiğinin farkındaydı ve günlüğünü bulduğunda hayali şeyler görmeye başladığını anlamıştı. elinden ne gelirdi bilmiyordu fakat dikkatini dağıtacak bir şey olursa, yanında birileri olursa hayal görmez diye düşündü ve sinemaya gitmeyi teklif etti.

seungmin arabayı park ettikten hemen sonra aynaları kontrol ederken gözüne bir şey ilişti.

dikkatini o kadar çok çekmişti ki bu uçuşan şey uyur gezer gibi arabanın kapısını açmış ve ona doğru ilerlemişti.

"seungmin nereye? hey dikkat et!"

hyunjin ona bağırsağa duymuyordu seungmin. arabalar caddenin üzerinden o kadar hızlı gidiyordu ki seungmin caddeye yaklaştıkça hyunjin'de arkadaşına koşuyordu.

duyulan uzun bir korna sesinin ardından seungmin kendini yerde buldu.

kafasını kaldırdığında gördüğü ilk şey karşısında caddede ayağa kalkmaya çalışan hyunjin'di.

"hyunjin!" diye attığı çığlığı kamyonun korna sesi bastırmıştı.

anlamsız çığlıklar sadece seungmin'den yükselmiyordu, etraftaki insanlarda bağırıyordu. ambulans sesi o kadar hızlı yaklaşıyordu ki.

seungmin duraksadı. etrafa baktı.

ne diye gelmişti bu ambulans?

etrafta müdahale edilebilecek bir hasta bile yoktu.

kan gölüne dönmüştü her yer.

-

"hyunjin!" diye bağırdı seungmin. sesi yavaşça alçalıp sesli hıçkırıklara dönüşüyordu. kendini yatağa bırakmıştı ve sadece ağlıyordu.

severek izlediği dizinin sonunda tüm karakterlerin ölmesine şahit olmak gibiydi bu hatırladığı şeyler.

öyle acı vermişti ki etkisinden yıllarca çıkamadığının farkına daha yeni varmıştı.

yıllarca hayali ile yaşadığı adamın gözleri önünde can verişini daha yeni hatırlıyordu.

tüm kalbiyle sevdiği kişinin artık hayatta olmayışını daha yeni kavrıyordu resmen.

"neden gittin hyunjin?... neden giderken ardından hiç bir şey bırakmadın da beni yıllarca hayalinle kandırdın? neden yaşattığın bu acıyı bana? neden defalarca ölmeme izin verdin? katil olan ben miyim şimdi?"

seungmin sessiz sessiz söylüyordu bunları. sakinleşitirici işe yaramasına yarıyordu fakat hangi hapın, ilacın bu yaşadıklarını düzelteceğini kimse bilemiyordu.

changbin yapacağını yapmış seungmin'i bu hayal dünyasından çıkarmıştı. bir nevi ölüme sürüklemişti.

şimdi ne olacağı belli değildi. doktorlar seungmin hakkında konuşurken seungmin uyuyakalmıştı gözyaşları içinde.

-

firefly | hyunminWhere stories live. Discover now