Şekerli Vanilin|Texting

YİRMİ BİR

"Nerede kaldunuz uşaklar!" diyen Nurgül nineye gülümseyerek baktım. Karadeniz ağzıyla konuşması çok hoşuma kaçmıştı. Civan hemen elini tutup öptü ve alnına yaslayıp geri çekilerek ninesine sarıldı. O da hemen sırtını sıvazlayarak içten bir gülümsemeyle ona sarıldı. Geri çekildiğinde Begüm koşarak babaannesine sarıldı. "Ayy babaanne ne özlemişim seni!"   

Nurgül nine hemen ona da kucak açmıştı. Bu görüntü tebessümümün büyümesine sebep olmuştu. Babaannemi hiç tanıyamadan büyümüştüm. Ben doğmadan önce vefat etmiş. Abim de ben doğduğumda 2 yaşındaydı zaten. Tek tük bile hatırlamıyordu. Ama anneannem hala hayattaydı ve şimdi o aklıma nereden geldi ya! Anneannemi özledim şu an ben!

Herkes sırayla elini öpüp sarıldı Nurgül nineye. Bana sıra geldiğinde göz ucuyla Civan'a baktı. Anlam veremeyerek ona bakınca "Pek bi güzelsun kizum sen."diye konuştu.  Utanarak başımı eğdim ve gülümsedim. "Ay utanikli bir de! Çok sevdum ha bu kizu!" Begümler gülerken ben de başımı kaldırıp Nurgül ninenin eline uzandım. Elini çekip hızla beni kendine çekti. "Oyy maşallah maşallah!" Şaşkınlıktan dilim ağzıma kaçmış olmalı ki ne diyeceğimi bilemiyordum. "Babaanne kızı korkutuyorsun." dedi Emir abi sert ama bir o kadar da sakin sesiyle. Nasıl oluyor bilmiyorum ama öyleydi. Nurgül nine geri çekilip Emir'e ölümcül bir bakış fırlattıktan sonra tekrar bana döndü. Dudakları oynuyor sessizce bir şeyler söylüyordu. O sırada Civan "Babaanne ne yapıyon!" diye sorunca Nurgül nine ona dönüp "Nazar duasi okuyirum." dedi.  Şaşkınlıkla ona bakarken o her şey çok normalmiş gibi okuduğu duaya devam etti. 

Begüm beni kendine çekip "Gelini yapacak seni benden söylemesi." dediğinde şokla gözlerim açıldı. "Ne? Kime?" Zeynep dediğime gülerken cevap verdi. "İkisi de aynı kapıya çıkıyor." Zeynep'e hemen sert bir bakış atıp gözlerimle Meryem'i gösterdim. "Ay haydi uşaklarum ayakta kaldinuz geçun içeriye." Hepimiz içeriye doğru ilerledik. Kocaman bir evdi gerçekten. Köy yeri gibi bir yerdi ama o kadar güzeldi ki... 

Üç katlıydı sanırım. Bu kadın kocaman evde yalnız başına nasıl kalıyordu Allah aşkına!  Ben etrafı incelemeye dalmışken kolumdan çekilince evi gezmeye başladığımızı anladım.  İlk katta Begüm ve Emir abinin odası bulunuyordu.  İkinci kata çıktığımızda gözlerim şaşkınlıkla aralandı. Çünkü burada üç oda vardı ve banyo gözükmüyordu. Yoksa her odada banyoda mı vardı?  Hepsini teker teker açıp bakmaya başladık. İlk odada bir çift kişilik yatak bulunuyordu.  "Ha burada siz kalirsunuz Mert'im." Ha söylemeyi unutmuştum değil mi? Tuğçe de buradaydı. Evet evet tatilimiz burnumuzdan gelebilir. Aynen aynen ben de onun saçını başını yolmadan duramayabilirim. "Ay babaanne ya olmaz burası manzarası çok kötü. Açelya kalsın burada." dediğinde Tuğçe'ye döndürdüm başımı. Sert bakışlarımı fark ettiğinde yutkundu ve göz temasını kesti. 

Nurgül nine ona bakıp bir 'la havle' çektikten sonra ona döndü tekrar. "Manzara nedu da? Her pencere yeşilliğe bakayi zaten! Hayde geçun yerleşun!" İçimden bir oh olsun çekerken sırıtarak Tuğçe'ye bakmayı da ihmal etmedim. 

"Tuğçe hadi geç." dedi Mert abi bıkmış bir şekilde. Tuğçe burun kıvırarak bana baktıktan sonra odaya geçti. Mert abi de bana mahcup bir bakış attı. Ona gülümseyip sorun değil imajı verdikten sonra odanın kapısını kapatmıştı. Bir sonraki odaya geçtik biz de. Aralık kapıyı ittirdi Nurgül nine. Kapıdan içeriye bakarken incelemeye başlamıştım bile. İçeride iki tane tek kişilik yatak vardı. Kocaman bir dolap ve yanında bir kapı vardı. Tahminimce banyo olmalıydı. 

"Burada da Asaf ile Civan kalsın." dedi Emir abi. Abim hiç vakit kaybetmeden odaya girdi. "Dünden razıymış." diye fısıldadı Zeynep kulağıma. Sırıttım ve sonra Civan'a baktım. O da hemen abimin arkasından geçerken benim ona baktığımı görünce göz kırpmıştı. Şaşkınlıkla gözlerim açılırken sırıtarak kapıyı kapattı. Zeynep bana sırıtıp dudaklarını birbirine bastırdı. Utançla diğer odaya doğru hızla ilerledim. "Burada biz kalabilir miyiz?" diye sordum Nurgül nineye. Gülümseyerek başını salladı ve diğerlerine döndü. "Yukarıda tek başınıza kalabilecek misunuz? " Meryem ve Muhammed başlarını tereddüt etseler de salladılar. "Yukarıda iki tane oda var isterseniz ikisini kullanabilirsiniz." dedi Emir abi. Muhammed kaşlarını yukarı kaldırıp reddetti. "Biz aynı odada yatarız çünkü Meryem korkar." dedi ve güldü. Meryem abisinin koluna çimdik attı ve sinirle önüne dönüp kollarını göğsünde bağladı.