19. Bölüm

3K 210 1K
                                    

"O da her şeyi biliyor."

-Clown-

- 🤡 -

"Bu kim Seungmin!" Arkasına bakarak bağırdı Changbin. Şok olmuş gözlerle bakan dolu kalabalığın arasından fırlayan Hyunjin'in kendini ittirmesiyle dengesini kaybetti.

Hyunjin, yüzü kana bulanmış olan arkadaşının elini tuttu ve endişeli suratı ve çoktan kızarmış olan gözleriyle bağırdı. "ÇIK ORTAYA OROSPU ÇOCUĞU!"

"Üst katta!" Diye bağırdı davetli polislerden biri. Yukarıdaki balkondan endişeli suratıyla bakan genci bir çok kişi tanıyordu. "Yang Jeongin mi yapmış?" Kalabalığın arasından duyulan yüksek sesle davetli tüm polisler yukarı kata doğru koştular. Daha ne olduğunu anlamamış gibi bakan genci de hemen sıkıca tuttular.

"İmkanı yok." Diyerek Felix'te arkalarından koştu. Jisung'da oradaydı. Jeongin korkmuş görünüyordu ancak elinde de kırılmış, kanlı cam bir şişe vardı. "Sen mi yaptın?!" Diye bağırdı merdivenlerden yeni çıkmış olan Hongjoong. O kadar sert bakmıştı ki Jeongin'in zaten korkmuş olan gözleri şimdi daha da korkmuş görünüyordu.

"Hyung, dinle ben değildim. Gerçekten ben yapmadım." Jeongin gözlerini açarak endişeyle konuştu. Ancak Hongjoong inanmış görünmüyordu. "Kim yaptı öyelyse?" Diye sordu inanmayan ifadesiyle.

"B-bilmiyorum. Yüzünü görmedim."

"Mantıklı mı bu?"

"Hyung gerçekten ben yapmadım. Neden inanmıyorsun?"

"Öyleyse neden elinde o kanlı şişeyi tutuyorsun?!" Hongjoong elleri ile  Jeongin'in yakalarını sertçe tutarak bağırdı.

Ağabey ve kardeşinin arasındaa geçen konuşma Jisung'a birkaç ay öncesini hatırlatmıştı. Haksız yere suçlandığı zaman Felix bile kendine inanmadığında hissettiği o çıkmazı hatırladı. Ellerinde kan olduğu halde suçsuz olduğunu söylediği zamanı... düşüncelerinden kurtuldu ve hemen Jeongin'in önüne geçerek Hongjoong'un ellerinden kurtarırken bağırdı. "Hyung kes şunu! Yapmadım dediyse yapmamıştır!"

"Nereden biliyorsun? O kadar iyi tanıyor musun ki onu?" Hongjoong tekrar ellerini Jeongin'e uzatarak konuşunca Jisung tekrar bağırdı. "Tanımıyor olabilirim! Ama sen tanıyorsun onu! Söylesene kardeşin böyle cani biri mi?"

Hongjoong, Jisung'un dedikleri ile duraksarken, aşağıdan onları izleyen Seonghwa soyeon'un koluna yavaşça dokunarak "onu oradan al." Dedi.

Soyeon dediğini yapmak için hızla merdivenleri çıktı ve elini Jeongin'in bileğine uzatıp sakin ama sert ses tonuyla konuştu "bırakın."

"O şüpheli." Dedi polislerden biri. Soyeon buna karşılık Jeongin'in bileğini çok daha sertçe çekiştirdi ve arkasına alıp ekledi. "Kanıt ne? O cam şişe mi? Öyleyse şahitlik ediyorum, Jeongin yapmadı."

"Kanıtla birlikte geçerliliği de yok." Dedi polis. Soyeon buna karşılık, "öyleyse ilk kamera kayıtlarına bakın, sonra yargılarsınız." Dedi ve sıkıca tuttuğu kolu polislerden kurtararak aşağı kadar indirdi genci.

"Seonghwa hyung.. G-gerçekten ben yapmadım." Jeongin, Seonghwa'nın önünde durmuşken başını eğerek konuştu. Seonghwa ise karşılığında elini onun koluna uzatıp ekledi. "Sorun değil, biliyorum."

Clown / HyunlixWhere stories live. Discover now