Lolita (bxb)

Domuşuk

Okul çıkışını bekle demişti Lolita.
Akın elbette dünden razı balıklama atlayacak biri değildi.

Sabah ilk derste uykuya dalarken düşünmemişti tüm ihtimalleri bir bir mesela.
Ya da öğle teneffüsünde tost yerken asla aklına getirmemişti bugün onun neden okula gelmediğini.
Öğleden sonraki derste de yemek sonrası uyku çöküp biraz daha uyumuştu Akın.

Lolita bir kaç aydır sürekli yazıyordu mesela.
Tahminen üç ya  da dört aydır.
İlk aylar Akın cevap dahi vermeden bu oldukça küstah,laubali tavra sahip ,şımarık bir  ağızla konuşan ne idüğü belirsizi engellemişti.

Ve daha sonralarında tekrar tekrar engelleyerek her seferinde alınan yeni hattına rağmen o onun o lümpen ve oldukça arsız olan konuşma üslubundan yola çıkarak onun kim olduğunu idrak edip bir kaç kez daha engellemişti.

Tamam belki yetmişe yakın kez.
Belki de daha fazla...
Ama Lolita'nın sessiz sakin bir gün geçirmesi ve günü Berk'e sinek  demeden kapatıyor olması bir ilk gibiydi.

Lolita hiç yazmamıştı.
Lolita bugün gerçekten emojiler denizi bile yollama gereksinimi duymamıştı...

Üstelik...
Başkalarının anonimlerine de pek benzemezdi.
Ne duygusaldı ne başka bir şey.
Dakika başı kendini övmezse bir yerleri patlayacak gibi davranıyordu.
Oldukça şımarık ,arsız  ve talepkar biriydi de üstelik...

Kedinin fareyle oynadığı gibi oynadığı da besbelli açıktı.
Ve Akın istemsizce tüm gününü onu düşünerek geçiriyordu şimdi.

Okul çıkışında onu görebilecekti.
Bugün lacivert kot rengi bir pantolon giymişti.
Büyük bir saat takılıydı bileklerinde.
Ve eğer ki Lolita eve gidip üstünü değiştirmemişse onun bugün giydiklerinden  Akın onu rahatlıkla bulabilirdi.

Lakin faresiyle oynamayı bu kadar çok seven Lolita ,eğer kıyafetlerinin görünmesine izin verdiyse,muhtemelen değiştirecekti !

Akın ağzında bir sigara takıp okul çıkışında yavaşça etrafa göz gezdirirken tek tek herkesin bacaklarına bakıyordu.
Okulda genelde siyah kot kabul edildiği için herkes kapşonlu altına okul forması giyiyor ve siyah kot pantolon giyiyordu.

Polar ve gömlek belli  olsa tamamdı.
Ama sorun da buydu.
Herkes siyah kot ve kapşonlu giyiyordu başka renge ve modele izin olmadığı için.
Dişi erkek ayrımı dahi yoktu.
Herkes azrail gibi simsiyah veya griye çalan siyah pantolon giyiyordu.

Ve Akın'ın  tek yapması gereken ise lacivert bir kot pantolon sahibi bulmaktı.
Şayet Lolita gidip inadına siyah kot değiştirmediyse evde üzerini özenle !

Akın dalgınca yürürken yanındaki Berk'e bakıp yutkundu.

Yanındaki dünya güzeli varken bir başkasının sikik pantolonuna bakmak bile ona hakaret gibiydi
Berk bunu duysa oldukça üzülürdü.
Üstelik anne ve babası ayrılmıştı.
Hayatı kökten değişmişti.
Ağzında altın kaşık ile doğan oğlan şimdilerde daha "varoş" bir hayat içerisinde bulunmaktan ve kısıtlanmaktan rahatsızdı.

Bütün bunların aksine Akın ona kol kanat gereceğine saçma ,sadece ve sadece telefon ekranı ardına sığınmış birini arıyordu.

O etkileyici kıyafetleri giyen güzel vücutlu kişi belki de Lolita bile değildi.
Fake görseller kullanan,muhtemelen kelime sanatlarından iyi anlayan ve kendine eğlence arayan bir ergendi.

Ve bunun için Akın yanındakine az kalsın kırabileceği bir hareket yapma potansiyeline erişmişti.

Akın zeytuni yeşil gözlerini kısıp ağırca sigara dumanını üfledi ağzından.