2.0

21.3K 790 122
                                    


"Beni hiç sevmedi değil mi?" sesimde ki üzgün ton canımı acıtmıştı.

Sinirli bir şekilde kendime cevap verdim.
"Tabiki de sevmedi ama sen çok aptal olduğun için seni sevdiğine inandın Arya."

"Aman sevmezse sevmesin! Sen seviyorsun beni değil mi?"

Karşımda bana bakıp kesinlikle söylediklerimden hiçbirşey anlamayan Misket'e döndüm.

"Eğer seviyorsan miyavla."

Misket her gün okula beni görmeye gelen gri tüyleri ela gözlü olan cinsini bilmediğim arkadaşım oluyordu. "Hadi Misket!" ondan cevap almaya çalışırken artık deli olduğuma emin olmuştum.

"Her gün okula sadece benden yemek almak için gelmezsin." Misket bana 'bu kız ne yaşıyor' kafasında beni izliyordu.

"Sende beni seviyorsun işte naz yapma."

Misket'den cevap alamayınca oflayarak ayağa kalktım ona veda ettikten sonra okulun içine girdim.

Balca beni görür görmez yanıma doğru koştu nefes nefese. "Nerelerdeydin sen? Her yerde seni arıyorum."

"Gizli görevdeydim."

"Ajan olduğunu söylememiştin."

"Ajan olduğumu söylersem sence nasıl bir ajan olurum arkadaşım?"

"Neyse Karan'ı gördün mü?" benim halimi hatırımı sorsan şaşırırdım zaten. Kafamı az ileriye doğru işaret ederek "Orada işte." dedim. Karan'ı birkaç kız esir almış o da onlardan kurtulmaya çalışıyordu.

Balca olaya müdahale etmek için koşarak Karan'ı onlardan kurtarmak için yanımdan giderken sırıtmaya başladım.

Sınıfa gitmek için arkamı döndüğüm anda yüzümü sert birşeye çarptım. Acıyan alnımı okşarken, "Önüne baksana!" diye bir ses yükseldi. Konuşan erkek sesinin kime ait olduğunu öğrenmek için başımı kaldırdım. Daha önce görmediğim bir erkek önümde duruyordu.

"Sende yürürken önünde kimin olduğuna baksaydın!" dedim kaşlarım çatılırken.

"Beni kızdırırsan senin için hiç iyi olmaz. O yüzden özür dile ve uzaklaş!"

Sanki şaka yapmış gibi gülmeye başladım şaka yapmadığını biliyordum ama bunu yapacağımı düşünmesi başlıca bir şaka gibiydi. Gülmem onu daha fazla kızdırmış gibi üstüme gelirken bir el tarafından sertçe yere itildi. Kafamı çevirip kim olduğuna baktığımda şaşkınlığım daha da artmıştı. Yamaç bana bakmak yerine gözlerini yerde yatan çocuğa dikmişti. "Özür dilerim!" dedi sinirli ses tonuyla. "Şimdi uzaklaş."

Çocuk ayağa kalkıp adeta kaçarken şimdi Yamaç'a baktım. "Bu neydi şimdi?"

Harareti sönmüş sakin bakışlarla cevap verdi.
"Arkadaş'a kadınlara nasıl davranılmaması gerektiğine dair bir ders verdim sadece."

Dudaklarımda bir gülümseme belirdi. "İşte bu kesinlikle sana göre değil. Sen ilk önce o dersi kendine ver ondan sonra başkalarına verirsin."

Sözlerimi umursamadı başını sessizce salladı arkasını dönüp uzaklaşacağı anda arkasından bağırdım. "Sen hep kaçmasını bildin zaten!"








*****

Selam! Nasılsınız?

Kalbim çıt 💔

Sizce yeni bölüm nasıldı?

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın!

Seviliyorsunuz..




Neden? | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin