1

10.8K 650 304
                                    


Öncelikle herkese merhaba. Yeni bir hikayeye başlamış bulunmaktayım ve sınav haftam yaklaştığı için bir süre hikâyelerime yeni bölüm atamayacak gibi görünüyorum umarım halimi anlar ve biraz olsun beni beklersiniz  💞💖

İyi okumalar dilerim


Yorum?



Herkesin bir araya geldiği meydanda, bugün sadece omegalar uçurtma yapıp uçurmak için toplanmıştı. Tüm omegalar evlerinden veya herhangi bir marketten aldıkları, rengarenk maket parçalarını bir araya getirmek üzere yemyeşil çimenliklere yerleşmişti.

Jeongguk'ta tıpkı diğer omegalar gibi davranmış, ailesinin ona yaptığı "eş" baskısı yüzünden kendisini burada buluvermişti. Şahsen kendisi buraya canı istediği için gelmemişti. Çünkü bu uçurtma etkinliği her ne kadar normal bir etkinlik gibi gözüksede, bambaşka anlamlar içeriyordu.

Buradaki halkın yıllardır inandığı bir gelenek gibi bir şeydi bu. Her yıl belirlenen günlerde herkes toplanır ve uçurtma yapardı, fakat uçurtmayı sağlam bir şekilde yapmazlardı, çoğu yerini ufak ufak delerek öyle uçmalarını sağlarlardı ki amaç burada uçurtmanın en yükseğe uçması değildi. Buradaki amaç, herkesin elinde tuttuğu zarfa bir mektup yazıp uçurtmanın ince uzun tahtalarına sıkıştırmasıydı.

O zarf uçurtmayla beraber uçacak ve, sağlam olmayan uçurtma yere düşerek duracaktı veya birinin önüne düşerek o zarfın farkındalığını sağlayacaktı.

Ki bahsettiğimiz zarfta yazılan şeyler, pek masum sayılmazdı. Bu düzenlenen etkinliğe sadece eş bulmak isteyen omegalar katılırdı. Ve o zarfta yazılan şeyler kısmen bununla ilgili şeylerdi.

Jeongguk ise bu zarfa ne yazacağını düşünüyordu şu an. Buraya bile istemsiz bir şekilde gelmişken aklındaki bomboş düşüncelerle ne yazacağını düşünüyordu. Özellikle, o zarfa yazacağı şeyi uçurtmanın rastgele bir Alfa'nın önüne düşerek zarfın okunacağı gerçeğiyle oturduğu çimenlerde iyice büzülüyordu.

Tahmin edersiniz ki Jeongguk bu zarf konusunda çok tecrübesizdi. Zaten bu yüzdendi ya gidip etrafındaki omegalardan yardım alıp zarfa bir şeyler yazmak için fikir üretmesi.

Buraya herkes ilk kez gelmiyordu. Çoğu omega her uçurtmayı uçuruşunda bir eşe sahip olamıyordu. Bu uçurtmanın uçurulacağı günler çoğu ses sisteminden şehire duyurular yapılıyordu. Örneğin şu an hemen yanlarındaki ses sisteminden yapılan duyuru gibi,

"Dikkat dikkat! Bugün bekar omegalar tarafından havaya fırlatılıp yere düşecek olan uçurtmaları küçük çocukların ellememesi ve Bekar Alfalar tarafından tek bir kişinin, bir zarfı okuması rica olunur. Birden fazla zarf açmayınız ve açıp okuduğunuz zarfı sonradan ortadan yakarak kaldırmanız rica olunur."

Omeganın içinden bir ses bugün boka batacağını söylerken üzgünce dudaklarını büzüvermişti.

"Bir şeyler yazmalıyım.."

Zar zor aklına gelen şeylerle eline kalemi almış, başlamıştı zarfa kelimelerini dökmeye.

"Şey Merhaba, iyi günler dilerim. Ben Jeon Jeongguk! Bu şehrin en küçük kasabasında şifacılık yapan kişinin tek omega oğluyum. Ailemin baskısı üzerine bu etkinliğe katılmak zorunda kaldım. Yetişkin bir omega olalı neredeyse 3 sene oldu ve hâlâ kendime göre biriyle karşılaşmadım. İşte bu yüzden bu etkinlikte bulunaktayım. 3 sene boyunca ruh eşimi bekledim fakat ona bu süreç içerisinde rastlayamadım. Ailemde bu yüzden şikayet etmeye başlamıştı. Bu yüzden dayanamadım. Ki ben şu an bu zarfa ne yazdığımı bilmiyorum çünkü asla bu konuda bir tecrübem yok. Şahsen bu zarf kime ulaşırsa, tek dileğim o kişinin zarfı anında yırtarak çöpe atması olabilir. Umarım bunu okuyan siz de öyle yaparsınız. Çünkü bahsettiğim üzere ben 3 yıldır ruh eşimi bekliyorum. Hayatıma rastgele birini kabul etmek yerine, kaderimin bağlı olduğu biriyle mühürlenmekt daha cazip geliyor bana. Kim bilir belkide bu zarfı okuyan siz bile benim ruh eşim olabilirsiniz. İşte bu yüzden tedirginim bende. Şu an bu zarfı yazıp uçurtmayla gönderip göndermemek arasındayım. Ama sanırım bunu yapmalıyım. Yani bu zarfı uçurtmayla beraber uçurmalıyım. Bu zarf şu an her kimin elindeyse buraya kadar yazdığım boş kelimeler yüzünden ondan özür dilerim. Amacım asla zamanınızı harcamak değil. Anlarsınız ya, içimi dökerek konuşma yapmak insanı biraz daha rahatlarır. Bu yüzden şu an biraz rahat hissediyorum kendimi. Sanırım şu an kendimo betimleyebilecek kadar şey söyleyebilirim. Tabi etrafımdan duyduğum özelliklerimle başlamalıyım sanırım? Annem genelde gözlerimin bir badem misali iri olduğundan kaynaklı, çok sevimli olduğumu söyler ve sürekli göz kapaklarımdan öper mesela, babam ise sürekli gecenin karanlığına benzer saçlarımı okşar, koklayarak bana sarılıp uyur. Ve birkaç arkadaşım vardı. Onlarda sürekli beyaz tenimin iştah açıcı olduğunu, belimin inceliğinin kız omegalarda bile gözükmediğinin, naif ve kibar konuşmamdan ötürü her alfanın isteceği bir omega olduğumu vurgulayarak beni utandırırlardı. Ha bir de son olarak annem çok güzel yemek yaptığımı söyler. Sizin için ne anlam taşır bilmiyorum fakat konuşmayı iyice batırdığımı düşünüyorum. Bu yüzden şimdi son cümlemi yazarak size veda edeceğim. Eğer bana bir şans verip buluşmak isterseniz yarın öğle saatleri civarı çicek bahçesinde bulunacağım umarım iyi birisisinizdir. Size iyi günler dilerim ve zamanınızdan çaldığım için özürlerimi iletirim hoşçakalın yarın görüşmek dileğiyle!!

Kite ↣ TaekookWhere stories live. Discover now