3. Bölüm

87 18 1
                                    

(BORANIN ANLATIMIYLA)

Suna gittikten sonra bende aşağıya inmeye başladım.

Biliyordum bana kırgındı, hepimize kırgındı ama hepsi onun iyiliği içindi.

Çukura ihanet ettiğini söylemiştik. Ben biliyordum onun yapmadığını ama diyemedim, söyleyemedim.

Çünki Polat beni onunla tehtit etmişti hepimizi tehtit etmişti. Onu öldüreceğini söylemişti ve Polat bizim en büyük düşanımızdı, ilk başta inanamadı yapacağına sonra, SUNANIN gitti her yeri ve korumaların gösterdi.

Bizde mecbur yapmıştık ama bunu onada ödetecektik, zaten diyerlerinin gitme sebebinde buydu, kaldırsalar konuşacaklardı ve eyer konuşursalar Suna durmaz gider adama dalardı.

Bunu öğrenince bizde dalacak büyük bir ihtimalle.

Çok canı yandı, ve onun canını yakanda bizdik.

Hastaneden karışmış olduğunu öğrendiğinde kötü olmuştu,ağlamak heryeri yıkmak, o adamın yakasına
yapışmak istiyordu.

Yapamadı..

Ve şimdi yanlızdı, biz yalnız bırakmıştık.

Şimdi gidip bizin gurubu sokak çocuklarını toplasam, özür dilesek affedermiydi bizi?

affederdi. Biliyordum yufka yürekliydi benim sunam.

Biliyordum bana aşıktı farkediyordum, bunu o kadar çok belli ediyorduki,herkez anlardı bana aşık olduğunu ama ben ona karşı bireyler hissediyorum ama buna aşk denir i bak orasını bilmiyorum.

Canı yansa benim canım yanardı, düşse ilk ben kaldırırdım, onunla konuşurken kalbim yerinden çıkacak gibi atıyor, bir erkeke ona bakınca kıskanırdım, aşkmıydı? Yoksa kardeş sevgisimiydi?

Bilmiyorum..

Kantine gelince bizim çocukların yanına oturdum. Havadan sudan konuşmaya başlamıştık.

(SUNANIN ANLATIMIYLA)

Telefonum şarj olduktan sonra açtım birsürü tanımadığım numara ve aras baba aramıştı.

Diyer numaraları es geçip Aras babayı aradım.

İlk çalışta açmıştı. Bu sırada sınıftan çıkıp kantine gittim, açıkmıştım ve birşeyler yesem iyi olacaktı.

"alo Suna! niye telefonum açılmıyor?" demişti bağırarak

"baba valla şarjım bitmiş yeni şarj ettim."

"olayı duydum"

"evet ne trejedi ama seni büyüten ailen aslında ailen olmasın. Sonra gerçek ailen çıksın bir sokak çocuğunu yanına almaya çalışsın."

"sen benim çocuğumsun Suna, nekadar kan bağı olmasada sen benim kızımsın bende senin babanım, o yüzden kendini sokak çocuğu diye adlandırma, sen benim kızımsın.çukurdaki herkez benim çocuğum ama sen bir başkasın kalbimde be suna'm" dedi aras baba bu sırada kantine geldim bir sandalye çekip oturdum Aras babayla konuştuktan sonrada alabilirdim yemeğimi.

"baba beni onlara verme ben girmek istemiyorum.

"bak Suna'm onlar senin ailen, biliyorum bunca zaman çok canın yandı, çok canını yaktılar ama, bak ben onları araştırdım onlar kötü insanlar deyiller, hem sen hep bir ailem olsun demiyormuydun?"

"evet baba ama o zamanlar küçüktüm ve şimdi büyüdüm, hem benim bir ailem var orasıda çukur"

"suna'm ilerde keşke deme diye bir şans vermelisin onlara. Bak şöyle yapalım ben sana ailenle ilgili bilgileri atayım. Biyolojik annenle, babanla konuş eyer hala kakarın aynıysa söz seni kimse alamaz."

"baba beni ya zorla alırsalar"

"senin arkanda dağ gibi Aras baban var verirmiyim seni ben hiç onlara? Eyer sen iste messen kimse seni alamaz"

"sağol baba" dedim tebessüm ederek

Küçük bir kahkaha patlattı önce "Karantina ne zaman bitiyor?" diye sordu

"valla baba bilmiyorumki belli deyil"

"çukur seni maral ediyor nerde Suna ablamız diyor küçükler"

Küçük bir kahkaha attım.

"yeni gelenler varmı mahalleye?"

"var üçüzler"

"üçüzlermi?" dedim şaşırarak

"evet annesi yada babası çope bırakmışlar sanırım hepsini, Suna daha 3 haftalık falanlar ve çok küçükler."

"cinsiyetleri ne baba?"

"biri kız ikisi erkek"

"isim koydunmu"

"yol sen koyucan adlarını"

Çukurda birçok çocuğun adını ben koyardım Aras baba bunu bana vermişti, çocukları çok severdim onlarda beni severdi.

"o zaman kızın adı Su olsun erkelerin adıda birinin Toprak birinin Güneş olsun"

"eee çiçke nerede" dedi babam gülerek bende güldüm

"çiçekte yok baba belki bir gün çıkar bir yerden" dedim gülerek

Ve sonra babamla vedalaşmıltık.

Kantine gidip kendime yiyecek şeyler almıştım ve masaya geçip oturdum.

Yemeğimi huzurlu huzurlu yerken, birden sandalyem çekildi, baktığımda kaşlarımı çattım, bir sen eksiktin.

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın




Suna'mHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin