Bölüm 8

12 6 2
                                    

"Elisya,Masal hoş geldiniz bilge cadılarımız sizleri bekliyordu."

"Aras senin burada ne işin var diğer arayıcılarla birliktesindir diye düşünmüştüm."

"Öyleydim Masal,ama Elisya'yı ben bulduğum için ona burada arkadaşlık yapma ve koruma görevini bana verdiler."

Aras eliyle beni içeri davet eden bir hareket yaptı.

"Masal buradan sonrasını Elisya'nın yalnız devam etmesi gerekiyor."

Masal bana güç verircesine kolumu sıktı."Akşama görüşürüz Elisya." Dedi ve bir anda kayboldu.

"Daha ne kadar beklemeyi düşünüyorsun?"

"E-efendim?"

"İçeri girmek için daha ne kadar beklemeyi düşünüyorsun gelecek yıla kadar mı?"

Aras'a gözlerimi devirerek baktım.Bu çocuk beni robot mu sanıyor nedir.Bu kadar şeyi kaldırabildiğim için bana aferin diyeceğine bu laf sokma nedir?Hem nasıl iyi bir cadı bu ben anlamış değilim.İçeri girdiğimde taş duvarların heybeti beni etkisine aldı giriş kocamandı duvarlarda kim olduğunu bilmediğim kişilerin portreleri asılıydı .Koridorun girişinde de ahşaptan yapılmış kocaman bir kazan vardı.Koridorda yürüdükçe antik bir kalenin içinde yürüyen bir arkeolog gibi hissetmeye başladım.O kadar heyecanlı o kadar bilinmezin içindeydim.Koridor çok sadeydi sadece havada asılı duran ışık çemberleri vardı.Aras önde ben arkada odalardan birine girdik.Hayatımda bu kadar beyazı daha önce hiçbir arada görmemiştim.Odada bir insanın aklına gelebilecek her şey beyazdı:beyaz perdeler beyaz sandalyeler boydan boya beyaz bir kitaplık beyaz bir halı eğer iyiliğin bir merkezi olsaydı sanırım bu oda olurdu.Biz içeri girdiğimizde sandalyede oturan üç cadı da ayağa kalktı.Üçü de o kadar huzurlu bir enerji yayıyorlardı ki sanki masmavi bir denizle çevrili ıssız bir adadaydım da kumlarda yürürken güneşin ışınları içimi ısıtıyordu.Bizi görür görmez hemen ayağa kalktılar.

"Elisya,Aras hoşgeldiniz.Ben Adin bunlarda Affan ve Afra.Senin eğitmenlerin olmak bizim için bir onur Elisya."

Adin öne çıkarak konuştuğuna göre onların liderleri gibi olmalı diye düşündüm.Adin simsiyah kısa saçları mavi gözleri ve yeşil elbisesiyle insanın içini ıstıyordu.Affan ve Afraya baktım.Affan'ın kesinlikle güzel demeyeceğimiz bir görünüşü vardı ama kısacık kahverengi saçları ve kahverengi gözleriyle insana adeta güven veriyordu.Afra ise yaşına rağmen oldukça etkileyici görünüyordu.Upuzun düz siyah saçları ve siyah gözleriyle size baktığında sanki her şey iyi olacakmış gibi hissediyordunuz.

"Evine hoş geldin Elisya."

"Teşekkürler."dedim çekingen bir ses tonuyla.

"Elisyacığım maalesef annenle baban hayatta olmadıkları için senin eğitimini bizler vereceğiz.Ben senin cadılık tarihi hakkında eğitmenin olacağım Affan sana iksirler ve otlar hakkında bilgi verecek Afra ise uygulamalı sihir eğitmenin olacak.Aras ise sürekli senin yanında olup yardıma ihtiyaç duyduğunda yardım edecek diğer zamanlarda ise arkadaşın olacak.Aras'a baktım o sert ifadesinde zerre değişme yoktu.Diğer cadılar bu kadar huzur verirken ve yumuşakken Aras'ın neden bu kadar sert olduğunu çözemiyordum.o huzur vermekten çok savunma mekanizmamı harekete geçiren duygular uyandırıyordu bende.Neyse en iyisi eğitimlere odaklanmaktı.

"Evet Elisya eğer hazırsan bugün cadılık tarihiyle başlıyoruz"

ElisyaWhere stories live. Discover now