KIZIL GÜNCELER

2- Kırmızı Mürekkep

Jaimie saat öğlene yaklaşırken kapısına ardı ardına vurulmasıyla uyandı. Birden doğrulup oturur hale geldikten sonra gözlerini kapıya dikti. Jaimie son bir yıldır yönetici konumunda olmasına rağmen hala güvenlik odalarından birinde kalıyordu. Hemen yanında Vince'in ve diğer korumaların odaları vardı.

Yataktan kalkarken saçlarını sırtına doğru attı. Kapıya kendi taktığı kilitleri çevirmeye başladı. En son kalan zinciri yerinden çıkarmadan kapıyı hafifçe araladı. "Ne var?" dedi gözlerini netleştirmeye çalışırken.

"Gece çalıştığını biliyorum ama günlerdir görüşemedik," dedi Laura. "Ayrıca bu kata gelmem yasak ve ceza almak istemiyorum."

Jaimie kapıyı kapatıp zinciri çözdü. Gözlerini ovuştururken kapıyı tekrar açıp Laura'yı içeri aldı. "Neden derste değilsin sen?" diye sordu.

"Profesörlerden birinin toplantısı varmış. Birkaç ders iptal edildi." Jaimie'nin masasına doğru yürüyüp hafifçe eğilerek aynada kendini kontrol etti. "Scott iyi durumda değil. Belki onun için bir şeyler yapabiliriz diye geldim."

İşin aslı Jaimie Scott'tan pek hoşlanmazdı fakat diğer öğrencilere olduğu kadar ona karşı da belli sorumlulukları vardı. "Ona destek ayarlayabilirim. Burasının yoğunluğunu kaldırmak her zaman kolay olmuyor Laura. Eğer daha fazla dayanamayacak olursa programını sonlandırıp buradan gidebilir," dedi Jaimie. Bunun için hafızasının silinmesi gerekirdi. Üç yıllık bir hafızayı silmek kolay olmazdı fakat öyle ya da böyle buradan çıkması mümkündü.

"Ben farklı bir yardım düşünüyorum," dedi Laura. Gülümseyerek ona dönüp masanın kenarına yaslandı. "Ara dönem tatilinde dördümüz bir yerlere gidebiliriz. Ne dersin?"

"Üç hafta boyunca buradan ayrılamam. Güzel olurdu," dedi Jaimie iç geçirerek. Banyoya gidip yüzünü yıkadıktan sonra geri döndü. Dolabını açıp kısmen üniformasına dönüşmüş olan kıyafetlerini çıkardı.

"Gerçek dünyada biraz vakit geçirmen Novam'ın çökmesine sebep olmaz," dedi Laura.

Jaimie için Novam'da olmak sadece bir iş değil, yaşamının tanımıydı. Küçüklüğünden beri buradaydı. Zaman zaman dış dünyaya karışsa da bu yine iş sebebiyle oluyor ve oldukça kısa sürüyordu. Özellikle insan olan öğrencilerle arkadaşlık kurması yasakken bir de onlarla tatile gidemezdi. Duygusallık ve fazla yakınlık sırların korunmasını tehlikeye atardı ve son birkaç yıldan önce Jaimie buna inanmamıştı. Şimdi ise Laura ve Joshua'ya yalan söylediği her seferde kendini rahatsız ediyordu.

"Müdürle konuşacağım," dedi Jaimie izin alamayacağını bilmesine rağmen. "Bu arada Scott'a destek olmaya devam ederiz. Ayrıca başını derde sokmaması için gözünüz de üzerinde olsun. Dün akşam dışarıdaydı."

"Biliyorum. Joshua haber verdi. Sana sorun olmadı değil mi?"

Jaimie siyah pantolonunun üzerine gömleğini giyip düğmelerini iliklerken başını iki yana salladı. "Hayır, önemli değil ama hiç değilse önümüzdeki iki üç hafta boyunca daha dikkatli olmak zorundayız."

"Neden?"

"Denetimler var ve kayıtlara işimi kötü yaptığım geçsin istemiyorum. Bunda iyiyim Laura ama hayatımı kolaylaştırdığınız söylenemez," dedi Jaimie. Saçlarını at kuyruğu yaparak toplayıp yatağının kenarına oturdu.

"Daha fazla önem vereceğiz. Söz veriyorum," dedi Laura ellerini sallayarak.

Jaimie telefonundaki bildirimleri kontrol ederken gülmeden edemedi. "Pekala," dedi fakat dikkatli olmayacaklarını biliyordu. Kendisi de dikkatli sayılmazdı. Cho'nun en önemli kurallarından birini yıkıp insanlarla duygusal bağ kurmuştu. Vince dışında herhangi bir insanla. Kapı tıklatıldığında Jaimie birden başını kaldırdı. Parmağını dudaklarına götürerek Laura'ya sessiz olmasını işaret etti. Laura kaşlarını çatsa da nefesini tutarak bekledi.