109- Kaderin Çizimi

1.9K 124 130
                                    

Kar tanelerinin her günüme anısı farklı oluyordu. Bir sabah beyaz damlacıklar bana kötü sürprizler hazırlarken, bu sabah gecemin sahibinin kanatlarının altında yağan karı pencereden izleyebiliyordum. Gerçi o sabah da Bedir'in kolları arasındaydım. Gözlerimi kırpıştırdım. Ama bu sabah bizi kar dışında kanlı bir bebek karşılamamıştı. Bedir bir süre sonra yanımdan kalksa da benim koltuktan kalkasım gelmiyordu. Bugünün açılışını sorunsuz yapsak da kapanışında kim bilir başıma neler gelecekti? Bütün gün böyle uzanıp uyusam olmaz mıydı? Doğurana kadar böyle kalabilirdim.

Örtünün üzerinden şişkin karnımı kavrayıp ovaladım. "Gelmene çok az kaldı bebeğim. Ben ise soluğu her zamanki gibi babanın yanında aldım. Babanın yanında olmak zorundayım. Yoksa bu gidişle eben Arzu olacak." Yüzümü buruşturdum. "Ya da Ümmühan." Bu defa yüzümü korkuyla buruşturdum. "Bir de Berat var tabii. Seni Beroş'un doğurtmasına da izin veremem." Gözlerimi devirdim. Sabah sabah bebeğimi kimlerin doğurtmaması gerektiğini düşünüyordum.

Duş alıp yeniden kırmızı elbisemi üzerime geçirdim. Saçlarımı çok kurutmayıp nemli bıraktım. Banyodan çıkıp mutfağa yöneldiğimde Bedir'i masayı donatırken buldum. Gülümsedim. Ne olursa olsun yine onun yanındaydım. Bir değişiktik ama bir de böyle ilerlemekten zarar gelmezdi. Yeterince zarara uğramış biri daha ne kadar kötü bir şeyle karşılaşabilirdi? Düşünmeyi bırakıp yanına yürüdüm. Koyu gözleri beni bulduğunda parladı. "Banyoyu kilitlemişsin. İçeri giremedim," dedi muziplikle.

Kaşlarım havalandı. Kapı sesi duymamıştım. "Öyle mi?" Omzumu silkip sandalyeyi çekip oturdum. Bakışları omzuma kaydığında ısırmak için an kolladığını biliyordum. İnadına bir kez daha omzumu silktim. "Duş aldığımı bildiğin hâlde neden banyoya girmeye kalkıyorsun?"

"Banyo yaptığın için," demesiyle gözlerimi kırpıştırdım. "Belki beni de yanına alırdın. Birlikte yapardık. Köpüklenirdik. Ben sana masaj yapardım köpükler arasında. Hoş olmaz mıydı?"

"Beni boşayan adam mı söylüyor bunu?" Bir kez daha omzumu silktim.

"Yine geçirmişsin o elbiseyi üzerine. Tabii evde ne var ne yok toplayıp götürdüğün için üzerine giyecek bir şey bulamamışsın. Aslında gitmeden önceki son gecelerde giydiğin gecelikler dolapta. Onlardan da geçirebilirdin üzerine. Şu gümüş renkli, transparan olanı." Boynuma kadar kızardım. "Neyse olsun. Elbisenin altında boxerlerimden birinin olduğunu bilmek de güzel. Bu da yetindirici bir nebze." Göz kırptı. Şimdi ise sadece boynuma kadar değil, tepeden tırnağa kadar kızardım. Gülerek arkama geçip nemli saçlarımı sağ omzuma alıp boynumun solundan öptü. "Yerim seni." Saçlarımla birkaç saniye oynayıp çaylarımızı doldurdu. Bana süt de doldurmuştu. "Bir dahakine senin için kırmızı boxer alacağım. Arada beraber giyeriz."

"Bugün çok çeneli uyanmışsın," diye mırıldandım. Ateşimi alsın diye soğuk sütten yudum almıştım ki sütün sıcak olduğunu fark ettim. Sıcaklıktan dolayı üzerinde toplanan kaymağa boş boş baktım.

"Sen de bugün çok erotik uyandın. Sevgilinin yamalarını üzerine geçiren seksi bir kadın misali." Kaymaktan gözlerimi alıp bana eğlenceli şekilde bakan, benim neyim olduğunu bilmediğim adama düz düz baktım. "Senin için pişi de yaptım." Koca tabaktaki minik minik yağlı çöreklere iştahla baksam da sıcak süt midemi bulandırmıştı. Ne vardı sütü ısıtacak? "Yemekten sonra kontrole gidiyoruz."

"Ne kontrolü?" derken sütten yanlışlıkla içtim. Biraz ılıklaştığı için tadına alışıp midemdeki bulantıyı başladığı şeyle yok etmeye çalıştım.

"Arkadaşın Bebeği arada unutuyorsun sen. Yanında ben varken aklına bebeğin de mi gelmiyor? Ayıp." Ağzına bir şeyler tıkıştırırken parmaklarının uzunluğu ve beyazlığı gözlerimi çıldırtıyordu. Hele avuçlarının pembemsiliği... Kendimi istemsizce yelpazeledim. "Saçma sapan şeylerden çocuğumuza sıra gelmiyor. Karnının içinde kim bilir ne dolaplar çeviriyor, ruhumuz duymuyor." Gülümsedi. Çayından içerken parmaklarının kavradığı bardağa kıskanarak baktım. Gece beni de böyle kavramıştı ve ben hiç doymamıştım. "Sabah sabah da bu bakışlar olmaz be bebeğim."

MİNİKŞE (Kitap Oluyor)Où les histoires vivent. Découvrez maintenant