~episode 14~

381 15 5
                                    

Sude anayolun ardından bir taksi buldu ve bindi emir hemen oradaki bir adamına nazlıyı eve bırakmasını söyledi nazlı her ne kadar itiraz etsede emir ona daha sonra herşeyi anlatacağını söyledi ve emirin adamı ve nazlı, nazlının evine doğru yol aldılar. Emir ve bora sudeyi ararken sude sinirle nereye gideceğini düşündü ve uçuruma gitmeye karar verdi sadece yalnız kalmak istiyordu yalnız kalıp düşünmek...
Uçuruma geldiğinde kayalığa doğru yürüdü arkasından adım sesleri geliyordu ama o bunu umursamadı tam o sırada telefonu çaldı arayan boraydı 10.arayışıydı ve sonunda sude dayanamayıp açtı
Sude=bora?
Bora=sude iyimisin nerdesin söyle seni gelip alalım
bora ve emir boranın arabasına binmişlerdi arkalarında ise emir ve boranın korumaları vardı..
Sude=istemiyor-
Sudenin sözünün kesilmesinin nedeni burnuna bir bez tutulmasıydı bora telefonda her ne kadar sude desede sudeden ses gelmeyince endişelenmişti emir sudenin telefonuna bir uygulama yüklemişti bu sayede yerini tespit edebiliyorlardı..
ilk başta bezi kendinden uzaklaştırıp imdat diye bağırdı
Bunu duyan bora emir ve  daha da endişelendi
Emir=sude.diye bağırdı.
sude bayılmadan önce telefonunu kendisini kaçıran kişinin cebine koydu bu sayede gidecekleri yeri emirler bulabilirdi
Ve kendini karanlığa teslim etti
Bora sinirlenip direksiyon tutmayan elini yumruk yaptı
SUDE'DEN
Hemen elimdeki telefonu ağzıma bez tutan kişinin cebine koydum ve daha fazla dayanamayıp kendimi karanlığa teslim ettim
[}[}[}[}
Gözlerimi açtığımda içerisi karanlıktı ve içeriyi sadece ay ışığı aydınlatıyordu
Tek çarem emir ve boraydı.
Yinede bağırdım
Sude=kimsiniz!
Ses gelmeyince tekrar bağırdım
Sude=kaan karadağ neredeysen çık ortaya senin olduğunu biliyorum
Gür bi kahkaha sesi geldi
Kaan karadağ=hahaaha sen ne kadarda zekiymişsin öyle zeki kız
Sude=neden kaçırdın beni
Kaan=demek o kadarda zeki değilsin
Sude=uzatmada söyle! Diye bağırdım
Kaan bu bağırışıma sinirlendi ve saçlarımı ellerine dolayıp çekiştirdi
Bu canımı yakmıştı
Kaan=benimle düzgün konuş
Sude=hep böyle şiddet mi uygulayacaksın it!
Diye bağırdım artık ondan korkmuyordum nedenini bende bilmiyorum.
Elini havaya kaldırdı tam vuracaktı ki arkadan bir ses geldi
?=abi
Bu yağızdı tabi ya bir de bu vardı dimi
Kaan=neden hala buradasın eve gitmeni söylemedimmi ben sana
Yağız kafasını iki yana salladı
Yağız=gitmicem sen git ben hallederim
O sırada araya girdim
Sude=hadi git abisi halledermiş o
O sırada yüzüm birden yana döndü bana tokat atmıştı gözlerim ne kadar dolsada umursamadım
Yağız=ABİ!!
Diye bağırdı ve koşarak yanıma geldi kaan ise sırıtarak buradan ayrıldı sinirlenerek kahkaha attım
Yağız=iyimisin
Dedi ve elini çeneme koyup kendisine çevirdi yüzünü yüzüme yaklaştırdı yüzüne tükürdüm
Yağız yüzünü buruşturdu ve
Yağız=SUDE! Diye bağırdı
Sude=bırak beni artık!! Diye bağırdım
Yaptıkları aklıma gelince gözlerimdeki yaşlar aşağı doğru süzüldü ellerimi çözmeye çalıştıkça bileğim daha çok acıyordu
Yağız önüme gelen saçlarımı omzumun arkasına doğru bıraktı ve yüzüme baktı
Yağız=kızarmış,bunun için üzgünüm
Tam o sırada kapı aniden açıldı ve içeri bora ve emir girdi
Emir=sude..
Ardından yağıza yaklaştı seni öldürecem lan piç bittin sen
Tam o sırada arkasından bir adam gelerek kafasına silahın arka tarafıyla vurarak bayılttı ve yanımdaki sandalyelerden birine bağladı
Yağız kahkaha attı
Yağız=hadi emiri anladım kardeşi..
Boraya baktı ve ardından devam etti
Yağız=sen kimsin de bana vuruyorsun lan
tam ona doğru gidecektiki boranın kollarını tutup çaprazıma bir sandalye koydular ve borayı bayıltmadan sandalyeye bağladılar bora yağıza ölümcül bakışlar atıyordu ama yağız bunu pek de umursuyor gibi gözükmüyordu yakınıma bir sandalye koyup oturdu gözleri açıkta kalan bacağımdaydı
Bora bir anda durumu fark edip yağıza bağırdı
Bora=çek o gözlerini oradan yoksa
Yağız=yoksa nolur
Bora= bir daha bakacak gözün olmaz
Yağız sinsi bir gülüş atıp parmaklarını açıkta kalan bacağımda gezdirmeye başladı.
Bacağımı çekmeye çalışıyordum ama çekemiyordum artık gözlerim dolmaya başlamıştı Bora'nın bacakları bağlı olmadığından dolayı Yağızın sandalyesine ayağıyla tekme attı, tekmeyle sarsılan yağız bir anda dengesini kaybetsede son anda dengede durmuştu
Boranın bunu yapması yağızı sinirlendirmişti yağız bir adamına bakıp işaret vermesiyle boranın ensesine silah dayanması bir olmuştu
Sude=yağız bırak onu
Yağız=o nedenmiş işime karışmayacaktı
Sude=senin işin benimle bırak onu
Yağız=ne dediğini duyamıyorum sude
O anda boraya baktığımda boranın ensesine silah tutan adam silahı daha çok bastırdı
Sude=lütfen bırak onu emiri de bırak senin işin benimle
Yağız gür bir kahkaha attı
Yağız=hadi ya ciddimisin sen
Artık gözyaşlarım yanaklarımdan süzülüyordu
Benim yüzümden başkalarının zarar görmesini istemiyordum
Sude=yalvarırım lütfen
Bora=yalvarma ona
Sude=ölmek mi istiyorsun
Boranın bana bakmasıyla bende ona bakmaya devam ettim
Bora=ona yalvarmanı görmektense ölsem daha iyi
Yağız=sıkıldım özür dile artık sude
Bora=dilemeyeceksin sude
Yağız sinirle Boranın yanına gidip saçlarını tutarak geriye doğru çekiştirdi
Yağız=sen fazla oldun artık.
Dedi ve saçını bırakıp yüzüne bir yumruk attı
Sude=özür dilerim
Yağız=duyamadım.dedi ve bir tane daha yumruk attı
Sude=yapma! Özür dilerim! Özür dilerim! Bırak artık bizi
borayı bırakıp yanıma gelmişti bora ise yağıza kızgın bir şekilde bakıyordu
Yağız bana baktı saçımdan bir tutam alıp parmağında dolamaya başladı
Sude=neden bizi bırakmıyorsun!
Gülümsedi
Yağız, bora ve emiri göstererek
Yağız=bunlar benim umurumda değil benim umrumda olan tek şey sensin sude bunu neden anlamıyorsun
Sude=ama ben senden nefret ediyorum
Yağızın bir anda yüzü düşmüştü
Yağız=etme sude benden nefret etme
Ardından devam etti
Yağız=ben sana hep aşıktım ama bunu sana söyleyecek kadar cesaretli değildim
Yağızın dedikleriyle şok oldum ne yani bunca zaman bana mı aşıktı...
<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<
Biliyorum uzun zamandır fazla bölüm gelmiyor izlenmelerimde düştü bütün vaktimi wattpade ayırmaya çalışıyorum ama maalesef yapamıyorum
Bu hatamı maruz görün lütfen
Vote atıp iyi yorumlar atarmısınız lütfen
Kötü yorum gelmez umarım...

ÖLÜMWhere stories live. Discover now