26

2.6K 224 103
                                    

İyi okumalar

"Taehyung" Jungkook, bacakları üzerine başını koymuş koltukta uzanan eşinin uzun saçları ile oynarken aklına takılan soru ile sessiz ortamı bozmuştu.

"Efendim hayatım" Jungkook gülüp Taehyung'un saçının arasında parmaklarını gezdirdi.

"Arkadaşın niye gelmiş?" Taehyung boğazını temizlerken sırt üstü uzandı koltukta. Başını biraz daha Jungkook'un kasıklarına yaklaştırıp işaret parmağı ile yanağını okşadı.

"İş varmış, onu söyledi" Jungkook yanağının içini ısırıp gözlerini kaçırdı.

"Gidecek misin?" Taehyung Jungkook'un karnına doğru yan yatıp giydiği tişörtü kaldırdı ve açılan karnını öptü.

"Bugün değil ama yarın gideceğim" Jungkook başını yavaşça aşağı yukarı salladı. Taehyung'un doğruyu söylemediği apaçık ortadaydı. Yine de bir şey demedi Jungkook.

"Neden moralin bozuldu?" Taehyung bir eliyle Jungkook'un yanağını okşarken oturdu koltukta.

"Hayır, moralim bozulmadı" Jungkook dediğinin aksini belli eden yüz ifadesi ile Taehyung'a baktı.

"Hmm, o zaman bir şeyler mi yapsak?" Taehyung başını Jungkook'un boynuna koyup öpmeye başlayınca Jungkook güldü.

"Daha yeni yapmıştık oysaki" Taehyung başını kaldırıp Jungkook'un hala kızarık olan dudaklarını öptü.

"Omegama doyamıyorum, ne yapabilirim ki?"

°°°

"Bebeğim, ben gidiyorum" Jungkook koşarak mutfaktan çıkıp kapıda bekleyen Taehyung'un yanına gitti. Elini tutup içeri çektiği bedenin ardından kapıyı kapattı.

"Kahvaltı yapmadın ama" Taehyung ellerine bakan Jungkook'un başını kaldırıp alnını öptü.

"Gitmem gerekiyor, orada yaparım kahvaltıyı" Taehyung Jungkook'u kendisine çekip sarıldığında Jungkook iki yanında duran kollarını Taehyung'un beline sarmamıştı.

Taehyung üzüldüğü her halinden belli olan bedenin kollarından tutup bedenini bedeninden ayırdıktan sonra eğilip dudağını öptü.

"Öyle bakma ama" Jungkook gözlerini yere indirip sessizce onayladı Taehyung'u.

"Eee, öpmeyecek misin eşini?" Jungkook, gülerek kendisine bakan deltasının omuzlarına ellerini koyup yanağını öptü.

Taehyung her ne kadar tatmin olmasa da daha fazla Jungkook'un üzerine gitmek istememiş ve bir şey demeden evden çıkmıştı.

Jungkook her ne kadar Taehyung'u düşünmemeye çalışsa da elinde olmadan her şeyin sonu Taehyung'a çıkıyordu. Öğleden sonra dayanamayıp üzerini değiştirip evden çıkmıştı.

Bunu yaptığı için kötü hissediyordu ama merak ediyordu da. Ayakkabılarını giydikten sonra kasabaya gitti. İlk önce Taehyung'un kaldığı kulübeye gitmesi gerekiyordu.

Kasabaya girince kimseyle göz göze gelmeden ve dikkat çekmeden kulübeye gitti. Taehyung'un babasına rastlayınca Taehyung'un burada olup olmadığını sordu.

Alfa, oğlunun kulübenin ötesindeki çeşmede olduğunu söyleyince teşekkür edip ayrıldı ve çeşmeye gitti. Ağaçlar olduğu için saklanarak ilerlemiş ve çeşmeye varmıştı.

Taehyung'u görünce gülecekken ağacın arkasında kalan bedeni görünce yanındaki ağacın arkasına saklandı. Karşılıklı konuşan iki bedenin ne konuştuğunu duymaya çalışsa da çok uzaktı.

Delta KimWhere stories live. Discover now