20

3K 277 546
                                    

Eve bitkin ve yorgun adımlarla ilerlerken kıyafetleri bir savaştan çıkmış gibiydi. Açılan sargılarından sızan kanlar, yırtık çizik bacaklarını gösteren bir pantolonlaydı.

Ormanda yürürken ayağında ki yırtık ve kalitesiz ayakkabılar, yerdeki kalın dikenlerin ayağına değmesine sebep oluyordu. Ama Hyunjin hiç bir şey hissetmiyordu. Sadece onu düşünüyordu.

Sanki bir parçayı arkasında bırakmıştı. Vücudunda ki bir organ gibi. Vücudunda açık kalan bir yer varmış gibi hissediyordu. Çok rahatsız ediciydi.

Kendine kızıyordu. Neden... Neden? Neden sürekli onu görmek ve öpmek istiyordu.

Felix ve kendisinin çok ayrı olduğunu biliyordu. Felix'in bir sevgilisi ve zorunlu olduğu iğrenç bir hayatı vardı. Biliyordu, hiç bir zaman onunla rahat bir yaşam süremezdi. Ama kiraz rengi dudaklardan da vazgeçemezdi işte.

Yürüdüğü adımlar ileri doğru olsa da kalbi ve aklı hep geride kalmıştı. Aralarında olan bir ip misali karnında olan bir his onun gözlerini yaşartıyordu.

Şimdi nasıl eski hayatına dönecekti? Onsuz ne yapacaktı? Eve gidince ki kaosu hiç düşünmek bile istemiyordu. Bunları bırakıp kendisine baktığında ise hem her yeri zarar görmüş hem de psikolojisi alt üsttü.

Ana yola vardığında gelen arabalara otostop çekmeye çalışıyordu. Çünkü dağın başında bir yerden inmişti ve şehir çok aşağı da kalıyordu.

Ayağında ki güç giderek tükeniyordu. Delinen ayakkabısının altında ki dikenlerin acısıyla iyice bitmiş durumda gözüküyordu.

Bu görüntüsüyle elini havaya uzattığında gelen gri bir araba onu görünce yavaşlamıştı. Arabayı durdurdu ve içinden indi.

Hyunjin eğik olan kafasını kaldırdığında gördüğü kişi Jin Hyung idi. Şoka uğramış bir şekilde mutlu olmuştu.

"Jin Hyung!!"

Jin Hyung onun vücuduna baktığında endişeyle ona doğru koştu ve elini kolunun altına attı.

"Hyunjin iyi misin! Gel arabaya geçelim."

"Hyung senin burada ne işin var?"

"Hyunjin gel arabaya orada konuşuruz."

Hyunjin'in kolunun altından onu taşıyarak arabaya doğru götürerek ona yardımcı oldu. Arabanın arkasına Hyunjin'i yerleştirdikten sonra şoför koltuğuna oturdu.

Arabayı çalıştırıp sürmeye başladığında arkayı gösteren aynadan Hyunjin'e baktı. Hyunjin ayağına tutarak dudağını dişliyordu.

"Hyunjin sabret en yakın hastaneye gideceğiz şimdi."

"Hyung! Hayır sakın!"

"Ne?"

"Hastane olmaz!"

"Hyunjin başka nerede iyileşmeyi düşünüyorsun?"

"Hyung beni eve götür."

"Hyunjin bu ayağınla evdekileri de endişelendireceksin. Zaten perişanlar."

"Sen de mi biliyordun?"

"Tabii ki oğlum! Bütün Seul annen yüzünden ayağa kalktı resmen!"

Selfish | Hyunlix Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin