Küçük Hanım ve Şair~2

82 12 0
                                    

*

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

*

"Sedef biraz daha kendimi sıkarsam yemin ediyorum dalağım patlayacak!" derken dudaklarını dişledi İkbal. Vücut ağırlığını karnının sol kadranına yüklemişti. Hayır, kesinlikle nefes alamıyordu. İmdat!

Deminden beri gösterdikleri büyük çabalardan sonra nihayet kızın ince gövdesi, duvarın tepesine ulaşmayı başarmıştı ancak ayakları hala aşağıda sarkıyordu. Sedef, hanımın bacaklarını sımsıkı tutmuş yukarı itmeye çalışıyordu. İkbal bu perişan haliyle çamaşır ipine asılmış ıslak çamaşırlara benziyordu. Karnı en tepeye yapışmışken kolları bir tarafta ayakları başka bir taraftaydı.

"Ne hallere düştüm Allah'ım! Şu taşın üstünde ölüp gideceğim. Cesedim kurda kuşa yem olacak. Sonra bakanlar da ibret üstüne ibret alacaklar."

"Aman ağzınızdan yel alsın küçük hanım! Demeyin öyle şeyler, vallahi fena oluyorum."

İşin aslı yüksekçe bahçe duvarından atlamak suretiyle evden kaçmayı planlamıştı İkbal. Filmlerde çok kez izlemişti bu tür kaçış sahnelerini. Tıpkı o kadın aktrisler gibi aynı şeyi kolayca yapabileceğini sanmıştı. Ne büyük bir yanılgıydı ama! İçine düştüğü acınası vaziyetten kurtulması imkansızdı. Hakikaten bir milim bile kımıldayamıyordu. Böyle giderse yarın sabah bütün gazetelerde büyük harflerle kendi haberini okuyacaktı. Manşetleri hayal edebiliyordu.

"Evden kaçmaya çalışırken bahçe duvarının üstünde mahsur kalan şapşal kız adeta ülke gündemine düştü! Onu kurtarmaya gelen itfaiye görevlileri ve mahalle sakinleri şaşkınlıklarını gizleyemediler. Ünlü bir fabrikatörün torunu olduğu öğrenilen vatandaşın zekasından yetkililer kuşku duyduğunu dile getirdi."

Başarısız girişimini kabullenip vazgeçmeye karar verdi. Belli ki kaçış işini beceremeyecekti. "Sedef planı değiştiriyorum. Lütfen beni hemen aşağı çek. Yoksa bütün Türkiye'ye rezil olacağım."

Sadakatli hizmetçi aldığı emri yerine getirmek üzere derhal harekete geçti. Az evvel yukarıya doğru ittiği bacakları şimdiyse kuvvetlice çekmeye çalışıyordu. İkbal ondan biraz daha hızlı olmasını rica etti. Dedesine yakalanırsa ölüm fermanı işte o zaman imzalanırdı. Her şey küçük hanımın sabah vakti kulağına ulaşan bir haberle başlamıştı aslında. İlçede onun adına bilgi toplayan birtakım istihbaratçılar vardı. Söz gelimi bu kimseler Sedef'in muhtelif işlerde çalışan işçi ve hizmetçi arkadaşlarıydı. İlçede dönen her türlü dedikodular ilkin emekçi kızların tezgahından geçiyordu.

Son söylentiye göre Kemal Bey dergi ekibinin katılımıyla gözlerden ırak bir toplantı düzenliyormuş. Üstelik fabrikatör Rahmi Bey'in villasına hiç de uzak olmayan bir mekandaydı toplantı. Üzüm bağlarının ötesindeki iki katlı eski ev toplantı yeri olarak belirlenmişti. Son gelişmeler bu şekildeyken İkbal ne yapıp edip oraya gitme kararı almıştı. Sevdiği bütün dergi yazarlarını bir arada görme fırsatını bir daha ne zaman yakalayabilirdi ki? Hayır aklı varsa şu gizli buluşmayı asla kaçırmamalıydı!

Gül DefteriWhere stories live. Discover now