birthday I 10

75 10 2
                                    

5 Mayıs.

Mrs. Sanders: ''Tebrikler Abigail, çok başarılı bir proje ortaya koymuşsun, özellikle son konuda değindiğin şarkı sözleri ile imaj yönetimi çok ilgi çekiciydi. Jüri kararımızı e-posta yoluyla bildireceğiz. ''

Harry! Sanırım sana büyük borçlandım...

Abby: ''Heyecanla bekliyor olacağım, teşekkür ederim.''

Kapıdan çıkıp derin bir nefes verdiğimde Mrs. Green ile mülakatımızdan sonraki an aklıma geldi. Adım adım basamakları çıktığımı hissediyordum ve stresten kalbimin sesi fakülte duvarlarından yansıyıp kulaklarıma çarpıyor gibiydi... Umuyorum ki başarıyla dönemi bitirmiştim, şimdi geriye kalan jüri kararını beklemekti fakat Mrs. Sanders'ın mimiklerinden ve sözlerinden anlaşılıyordu ki artık mezundum! Telefonumu açtığımda Harry'den gelen mesajlar ile yüzümdeki gülümse sanırım baya fazla bir katına ulaştı.

Harry Styles (14:26)

Tebrik ederim artık mezunsun!

Abby (14:57)

Ahahaha çok tatlısın Harry ama daha sonuç belli değil!

Harry Styles (14:57)

Ben eminim!

Abby (14:58)

Biliyor musun Mrs. Sanders son konumu çok ilgi çekici bulduğunu söyledi. Sanırım sana büyük borçlandım. :/

Harry Styles (14:58)

Evet Abby! Bana büyük borçlandın! Bu yüzden acilen New York'a gelmen gerekiyor!

Abby (15:16)

Uçarak geliyorum! (Gerçekten uçarak!)

Harry Styles (15:16)

Ben de diyorum ki son günlerde ne eksik! Soğuk şakaların!

Abby (15:17)

Şimdi de uçarak havaalanına gitmem ve annemleri karşılamam gerekiyor! Kendine ve penana sahip çık Styles! Her şey için teşekkür ederim!

Harry Styles (15:19)

Dikkatli ol!

Harry Styles (15:19)

Dur bir dakika hani teşekkür etmeyi bırakmıştık!

Abby (15:25)

Uçuyorum şu an yazamam!

Harry Styles (15:28)

Abby!!!!!!

Sunumumun başlangıç saatini hatırlayıp yazması kalbimi bir miktar eritse de yine hiçbir şey yokmuş gibi davranmaya devam ediyordum, bu konuyu bir süre daha rafa kaldırabilirdim! Sadece fazla kibar! Saatten belliydi ki sunum sandığımdan daha uzun sürmüştü, bir saat içerisinde annem ve anneannemin uçağı London City Havaalanına iniş yapmış olacaktı ve fazla vakit kaybetmeden kampüs merdivenlerinden hızlı hızlı inerek bulduğum ilk taksiye atladım. Turun bu ayağı bir öncekine göre daha uzun sürecek ve belki de uzun bir süre Londra'ya dönmeyecektim. Theo düğün telaşı içerisindeydi ve tekrar Lucius'a bakmasını rica edemezdim bu yüzden de annem ve anneannem ben dönene kadar Londra'da kalacaklardı. Onları o kadar çok özlemiştim ki elimde olsa tura olabildiğince geç dahil olurdum. Yol üstünde şoförden rica ederek Charbonnel et Walker'a uğradım ve anneanneme koca bir kutu bitter çikolata aldım, ona çikolata almayı özlemişim... Taksiden iner inmez dış hatlar bekleme salonuna resmen koşarak gittim ve geçmek bilmeyen 20 dakika boyunca anneme aldığım ipek fuların çantamda kırışan paketini düzelttim.

MANIFEST | Harry StylesWhere stories live. Discover now