8 | Tatlı

234 29 4
                                    

Medya: Bengü - Tatlı

---

Asiye ve Doruk sarılırken biri onlara seslendi. "Ne oluyor burda?" Asiye sesi tanıdığında telaşla Dorukdan bir adım geri çekildi ve arkasını dönünce her gün gördüyü yüzü gördü. "Ö-ömer?"

"Asiye, ne yapıyorsun burda?" diye soran ikizine baktı. Hemen olanları açıklamaya başladı. "Ömer, şey... Hani ben bilekliğimi düşürmüşdüm ya, Doruk bulmuş onu. Çok sevindiğimdende kendimi tutamadım ve sarıldım..." Ömer ikisinin yanına geldi ve "İyi..." dedi Doruka ters bir bakış atarken.

Doruk ortamın stresli olduğunu hissedince sessizliği bozmak istedi. "Şey, bu arada ben Doruk, gerci öğrendin sanırım, ama olsun." "Hı, biliyorum..." diye sert bir tonla konuşdu Ömer. Doruku sevmemişdi, hatta kardeşine yakınlığını bile. İçten ona 'kardeşimden uzak dur!' demek geliyordu, ama kendisini tutdu. Sonucta dün Asiyeye söz vermişdi...

Asiye Ömerin bakışını tanıyordu ve Doruku hiç sevmediğini anladı. "Ömer bir yere daldı galiba, ben tanıştırayım. Benim canım ikizim Ömer." diye ortamdaki sertliği yumuşatmaya çalışdı. "Ha siz ikizmisiniz?" diye sordu Doruk. "Evet, ikiziz. O yüzdende kardeşimi böyle yalnız bırakıcak değilim." Ömer yine sert bir tonla konuşdu. Asiye Ömerin ne demeye çalışdığını anladı ve hemen konuyu değiştirmek istedi çünkü Ömerin sorun çıkarmasından korkuyordu. "Hadi inelim, bizi bekliyorlar kesin." Ömer Doruka yine sert bir bakış atdı, sonra Asiyeye döndü ve kafasını onaylarcasına salladı.

İkizler aşağı indi ve hemen arkalarından Doruk'da geldi. Atakullar ve Erenler konuşmaya devam ediyorlardı. Doruk gözlerini Asiyeden alamıyordu. 'O gülüş, o gözler, o bakış... Hayal gibi sanki... Böyle güzel ve kusursuz biri dünyada olurmuydu ki?' Kendini cennetde gibi hissetdi.

Yarım saat sonra Veli gitmeye karar verdi. "Biz artık gidelim, geç oldu. Malum yarın iş, okul var. Daha kardeşime gideceğiz, güzel haberi onlarada anlatalım. Bizi ağırladığınız için tekrardan teşekkürler." Doruk bu sözlerle içten üzüldü. Asiyeyi özleyecekti, bu kesindi. "Estağfurullah Velicim. Hep böyle biryerde olalım diyorum." "Ya evet, bencede yaa... Yine görüşelim!" diye söze atladı Doruk. Asiyeyi yine görecektise her şeyi yapardı.

Doruk Asiyeye bakınca gülümsediğini gördü. Ömer Dorukun söylediklerine inanmak istemiyordu. "Tövbe tövbe." diye fısıldadı Ömer kendi kendine. Asiye Ömerin ne fısıldadığını duyunca gülümsemesi soldu ve bir kaşını çatarak Ömere baktı. "Ne var ya?" diye sordu Ömer. Başını iki yana sallayarak gözünü devirdi Asiye.

"Olur tabii, yine görüşürüz, neden olmasın." diye Veli Dorukun söylediğini onayladı. "O zamam, size iyi akşamlar. Yine görüşmek üzere." Erenler vedalaşıb arabaya bindiler. Veli arabayı çalışdırdı ve kardeşinin evine sürdü.

***

Evin önünde arabayı durdurdu Veli. Herkes indi ve Emel önden gidib zili çaldı. "Aa Emelcim. Hoşgeldin kuzum." diye Şengülün sesi geldi. "Hoşbuldum yenge. Amca!" "Oy, amcasının bitanesi." Orhanın sevincli sesi geldi. "Ha, gelin gelin. Bende yeni çay koymuşdum, birlikde içeriz." dedi Şengül diğerlerini görünce.

Erenler yine bir aradaydı. Veli güzel haberi vermek istedi. "Bu arada size güzel haberim var. Ben yeni işe başladım ya, Akif bey benim yeni patronum. Az önce onlarda akşam yemeği yedik. Akif beyin bir okulu varmış, bizim çocukları oraya kayd edicekmiş burslu olarak. Yarın itibariyle hepsi kolejde okuyucaklar." "Aman! Ne güzel bir haber bu!" dedi Şengül sevinerek. "Gerçekten mi?" diye şaşırdı Aybike. Asiye gülerek "Evet, gerçekten." dedi. Erenler bu habere çok mutlu oldular. Hepsi birlikde aynı kolejde okuyacaklardı. Kuzenler yeni kolej hakkında konuşmaya başladılar.

Rüya (ARA VERİLDİ)Where stories live. Discover now