2️⃣Bir kurtuluş sesi2️⃣

140 59 112
                                    


"Sizi bir kızı öldürmekten ötrü ihbar aldığımız için  göz altına alıyoruz"  


Bazen öyle şeyler duyarsınızki hayatta, inanması güç. Bazen öyle şeyler yaşarsınızki hayatta o anı yaşamamak için nelerinizi vermessiniz. Hayat bizim gördüklerimizden fazlasını göstermeye çalışıyor aslında, fakat biz gördüklerimizi daha önceki tecrübelerimize göre yorumlarız. Tecrübe sahibi insanlar az şey yorumlamaya çalışırlar, ama hiçbir şey öğrenmemiş olanlar ise herşeyi yorumlar çünki hayat kimin tecrübeli olduğunu göstermez yaşatır. 

"Memur bey bir yanlışlık olmalı benim kardeşim öyle birşey yapmaz" diye Burak sinirden bağırmaya başladı. 

"Beyefendi kardeşinizi tutuklamıyoruz sadece göz altına alıyoruz. Lütfen zorluk çıkarmayın."

Polis kelepçeleri çıkarınca Barışın gözleri doldu. "Kelepçe olmaz, lütfen" diyip polise yalvardı. Kardeşini birkez daha kelepçeli elleriyle görmek istemiyordu.  "Abi yapma!" diye Alev yalvaran gözlerle baktı abisine. Ne kadarda çektirmişti onlara, ne kadarda onları zor durumda bırakmıştı ama hiçbiri sesini bile çıkarmamıştı. Hiçbiri bu şımarık kardeşlerine bir laf bile etmemişlerdi. Belkide etselerdi bunların hiçbiri olmazdı. Alev ikinci defa tutuklanmazdı. 

 "Memur bey lütfen kelepçe takmayın."  Polis tereddüt etsede kelepçeyi cebine koydu. Arabaya yaklaşınca bir ses duyuldu. Bir kurtuluş sesi...

"Durun"  Polisler ve Blev ona dönünce Alev kaşlarını çattı.

"İhbarı ben yapdım. Üzgünüm bir yanlış anlaşılma oldu."

"Nasıl yani yanlış anlaşılma oldu? Sen bizimle alaymı ediyorsun?" diye polis sinirlenerek bağırdı.  "Bakın gerçekten üzgünüm ben bir gazeteciyim. Arkadaşları yanlış anladım ama herşey ortaya çıkdı. Sizi rahatsız ettiğimiz için özür dileriz."

Polis Alevi bırakıp arabaya bindi. "Devletin polisini bilip-bilmedikleri olaydan rahatsız ediyorlar, hergeleler." diyip sinirle kapını kapattı. Siren sesleri kaybolunca Alev Barana döndü. "N'apmaya çalışıyorsun sen?" diye sinirle konuşdu.

"İhbar edip sonra yanlış anlaşılma oldu demek ne demektir ya? Kafayımı yedin sen?"

"Tutuklanmak istiyordun galiba?" diye Baran kaşlarını çattı.

"Kimsin ya sen? Sen kimsinde beni ihbar edib sonrada kurtarıyosun? Kimsin sen?"

"Ben seni ihbar etmedim." dedi bıkkın bir sesle.

"Oğlum sen demedin mi ben ihbar ettim diye?" diye Barış bağırdı.

"Hayır ben ihbar etmedim. Alevi bir çocuk ihbar etti."

"Hangi çocuk?"

 Baran "İşte onu bilmiyorum, bir çocukdu işte." diyip elini alnına götürdü.

Alev ona dönüp "Bana bak sen bizi kandırmıyorsun dimi?" Baran başını kaldırıp "Ne kandırması ya? Kandırsam seni niye kurtarayım?"

Alev gözlerini kapatıp derinden nefes aldı. "Nasıl bir çocukdu? Yani yüzü nasıldı?"

"Bilmiyorum yüzü bana dönük değildi ama uzun boylu sarışın bir çocukdu."

Burak Barana dönüp "Onu bunu anladıkta sen niye Alevi kurtardın?" Baran kaşlarını ola bildiğince çattı. "Nasıl yani niye kurtardın? Suçsuz yere hapisemi girseydi?"

Acı'dan kadınWhere stories live. Discover now