5.Bölüm

3K 229 51
                                    

"Herkes oturdu mu sofraya Tufan?" Enver Bey'in evinde verdiği yemekte herkesten önce bir sarma ağzına atan Tufan, Minel'in uyarısıyla dudak büktü. "Acıktım kadın acıktım!" diyerek de isyan etti. Haftaya kurban bayramı olduğu için Enver Bey yapılacakları kararlaştırmak için herkesi bir araya getirmek istemişti. 

Herhangi bir tehlikenin olmadığı, ortamdaki herkesin sakin olduğu bir gün olacak gibi duruyordu. 

"Sen acıkmadın bir tek değil mi? Herkes acıktı." Minel'in tatlı bir şekilde gülümseyerek dişlerinin arasından fısıldamasıyla yutkundu Tufan. Annesinin geldiği günden sonra o öpücüğün konusu hiç açılmamıştı. Tufan kendine o günün bir hata olduğunu hatırlatmaya çalışsa da Minel'i öpmeden durmak her geçen gün daha da zorlaşıyor gibiydi. 

Tufan'ın dudaklarına baktığını fark ederek istemsizce dudaklarını ıslatan Minel hızla önüne dönüp boğazını temizledi. 

"Bak bak! Karısından sessizce azarı işitince nasıl da sessizleşti!" Ekin'in sesiyle gözünü Minel'den çeken Tufan, bakışlarını ona çevirdi. Yüzü de aynı zamanda buruşmuş bir hal almıştı. "Sen yine ne konuşuyorsun ya?" diye tepki verdi hızla. "Bana bulaşmadan duramıyor musun?" 

"Duramıyorum valla! Hep dua ediyordum Allah'ım bir gün şu deliyi benim dilime düşür diye.  Düşürmüşken kaçırır mıyım sanıyorsun?" Ekin'in elini sandalyesinin arkasına atıp rahat rahat sırıttığını gören Tufan dişlerini öne çıkarıp kafasını salladı. O Ekin'le atışırken sinsice kolunu Minel'in sandalyesinin arkasına uzatan Kuzey'in hareketini hissedip hışımla ona döndü. 

"Ne yapıyorsun lan sen?" diye yüksek olmayan bir ses tonuyla ama kaşları çatık bir şekilde çıkıştı arkadaşına. Gevşekçe sırıtan Kuzey "Yengemin sandalyesine kolumu atıyorum kardeşim. Ne var bunda?" diye tepki verdi. Yenge kelimesini inadına bastırarak söylemişti. 

"Sen rahatsız mısın yengem?" diyerek eğilip Minel'e sorduğu soruyu Minel kafasını iki yana sallayarak cevapladı. "Yoo değilim Kuzeyciğim. Yenge demesen daha iyi olur." dediğinde Tufan rahatsızca kıpırdandı.

"Bak karım da rahatsız oldu yenge demenden. Yengeci sapık Semih'e benzetir sonunu sonra ben karışmam." diyerek konuşmanın arasına giren Tufan, Minel'in tek kaşını kaldırarak kendisine dönmesiyle ona çevirdi bakışlarını. 

"Sadece Minel diyebilirsin Kuzeyciğim. Yenge unvanını Tufan'ın benden sonraki eşi için kullanırsan daha iyi olur." Gözlerinin içine bakarak ilk cümleyi kurduktan sonra Kuzey'e dönerek ikinci cümleyi kuran Minel, Kuzey'in gözlerinin parıldadığını fark etti. Tufan'ı sinir etmek için bulacağı en iyi kişi Kuzey'di. 

"Unutma Minelciğim üç yılm var tamam mı?" Minel'e yaklaşarak söylediği şeyi tamamlar tamamlamaz kolunda bir acı hissederek hızla geri çekildi. Bileğindeki diş izine dehşetle bakarken "Manyak mısın oğlum sen? Ne yapıyorsun?" dediğinde Tufan da ona sahte bir sırıtış gönderdi. 

Minel'in arkasından Kuzey'e doğru yaklaşıp onun da kendisine yaklaşmasını bekledi. Sonunda aralarında az bir mesafe kalınca "Üç yılını sikerim senin doğru dur. Karıma yavşama." diye tehditvari konuştuğunda Kuzey gözlerini devirdi. "Senin topuklarına sıktırırım bir daha ne top peşinde ne de karı peşinde koşabilirsin." diyerek tehdidini tamamladığında Kuzey gergince geri çekildi. 

"Bacımsın Minel." dedikten sonra önüne döndüğünde Minel de çatık kaşlarla Tufan'a dönmüştü. Tufan ise hiç umursamadan masadakileri süzüp tabağını göstererek "Bana şu köfteden versene." demişti Minel'e. Masadaki köfteyi çatalına takarak Tufan'ın ağzına olduğu gibi sokan Minel, boş çatalı çıkartıp Tufan'ın zar zor çiğnemeye çalıştığını görerek zaferle gülümsedi. 

MECZUP -Pus Serisi 3-Where stories live. Discover now