22-)

833 93 25
                                    

Jeongin

Felix'in dediklerinden sonra erkeklerin hamileliği ile ilgili iyice bir araştırma yapmıştım. Erkekler de kadınlar gibi hamile kalabiliyorlardı ama bu biraz karındaki bebek için tehlikeliydi ve düşük olma ihtimali çok yüksekti. O yüzden erkek hamilelik ayrı bir bakım istiyordu.

Karnımda cidden bir bebek var mı bilmiyordum ama olmamasını umuyordum çünkü henüz 16 yaşındaydım ve eğitimime devam ediyordum. Hem bebeğe hem de kendime bakmak epey zor olacaktı ama bundan önce ebeveyn olmaya hiç hazır değildim.

Eğer hamile olsaydım Hyunjin beni kabul eder miydi?

Sıkkınlıkla derin bir nefes vermiş ve gözlerimi araba canımdan dışarıya çevirmiştim. "İyi misin? Sabahtan beri biraz moralin bozuk gibi görünüyorsun." Hyunjin elimi tutmuş ve okşayarak parmaklarımızı birbirine kenetlemişti.

"İyiyim, sadece dün çok marshmallow kaçırdım o yüzden biraz midem bozuk." gülümseyerek ona bakmış ve uzanıp yanağına öpücük kondurmuştum.

Henüz kesin olmayan bir şey için moralimi bozup Hyunjin'i endişelendirmemeliydim. Birazdan her şeyi öğrenecektim zaten.

Yolculuk sohbet ederek geçtiğinde Chan hyung herkesi evine bırakmış ve arabada en son üçümüz kalmıştık.

"Jeongin bizimle gelecek Chan, ayrıca gitmeden önce bir eczaneye uğramamız lazım." Chan şaşkınlıkla Felix'e bakmış ve tekrardan yola dönmüştü. "Neden? Jeongin hasta mı?"

"Biraz midesi bulanıyor sadece ayrıca birlikte biraz takılacağız." gülümseyip uzanarak sevgilisine bir öpücük kondurmuştu.

Chan hyung Felix'in dediğini yaparak bizi önce eczanede bırakmış biz Felix'le hamilelik testini alıp geldikten sonra ise Felix'le beni Felix'in evine bırakmıştı. Kendisi ise kamp için kiraladığı arabayı geri sahibine götürmeye gitmişti. O sırada Felix'le ben de testi okumuş ve tüm kuralları uygulayarak testin sonucunu beklemiştik.

"Korkuyorum Felix... Hamile olursam ne yapacağım?" Felix'in benim için hazırladığı limonatayı yudumlayarak endişeyle ona bakmıştım.

"Korkma Jeongin, yalnız değilsin ben hep seninle olacağım." gülümseyerek yanıma gelmiş ve bana sarılmıştı. "Birlikte bunu halledeceğiz, tamam mı?" sabahtan beri tuttuğum göz yaşlarımı serbest bırakmış ve ona sarılmıştım. "Teşekkür ederim... İyi ki benim dostumsun."

"Sen de iyi ki benim dostumsun Jeongin. Kendini yalnız hissetme lütfen." geri çekilmiş ve göz yaşlarımı silmişti. "Birlikte sonuca bakalım mı?" gülümseyerek elimi tutmuş ve ayağa kalkmıştı.

"Hmhm." kafamı sallayarak Felix'le birlikte lavaboya gitmiş içimdeki heyecanla çamaşır makinesinin üzerindeki testi elime alıp derin bir nefes alarak sonuca bakmıştım.

Gördüğüm sonuçla hemen gözlerim dolmuş ve kendimi tutamayarak hıçkırarak ağlamaya başlamıştım.

"Jeongin? Sonuç ne?" Felix hemen gelmiş ve elimdeki testi alarak sonuca bakıp sesli bir küfür etmişti. "Siktir... " o da gözleri dolmuş bir şekilde bana bakmış ve bana sarılmıştı. "Halledeceğiz Jeongin... Üzülme lütfen."

Şu an hiçbir söz beni rahatlatamaz ve içimdeki korkuyla strese engel olamazdı. Bundan sonra ne yapacağımı bilmiyordum. Hamileydim ve bebeği kabul edecek miyim yoksa etmeyecek miyim hiçbir şey bilmiyordum. Hamileliğimi Hyunjin'e söyleyecek miydim onu bile bilmiyordum. Sadece ağlamak istiyordum... Avazım çıkana kadar ağlamak...

"Felix ben ne yapacağım?!" sıkıca Felix'e sarılmış ve yüzümü onun omzuna gömüp hıçkırarak ağlamıştım. "Diğerlerine nasıl söyleyeceğim?! Hyunjin'e ne diyeceğim?! Anneme nasıl açıklayacağım bu durumu?!"

love is you - hyuninHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin