otuz dokuz

3.2K 213 16
                                    


tw//şiddet

cumartesi
21.12

   emirhan'ın elleri titriyordu. babası ne zaman evine gelse, oturma odasındaki lacivert kanepeye otursa sakin kalamıyordu.

"viski var mı?" diye sordu babası. emirhan kafasını sallayıp onu onayladı.

"getirir misin?" emirhan cevap vermeden mutfağa doğru yürümeye başladı. babası yaklaşık bir saat önce gelmişti fakat emirhan'ın tek isteği bir an önce siktir olup gitmesiydi.

emirhan dolaptan aldığı bardakla viskiyi oturma odasına götürüp ortadaki sehpanın üzerine koydu.

"çerez yok mu?" dedi babası kendisine viski doldururken. emirhan sabırlı olmaya çalışarak derin bir nefes aldı. şişeyi babasının kafasında parçalamak istiyordu.

"yok." dedi kısaca. babasının gözlerine baktığında hiçbir şey hissetmemişti. emirhan'ın telefonu çalmaya başladığında babası göz ucuyla kimin aradığına baktı. kimin aradığını görmüştü.

"aç telefonu. sonra da hoparlöre al." diye emretti babası. emirhan açmak istemedi. alp ne zaman arasa konuşmaya aşkım diye girerdi çünkü.

"sonra ararım sorun değil." diyerek telefonunu sessize aldı emirhan. babası elini emirhan'a doğru uzatıp telefonu istedi.

"neden açmıyorsun? alp diye kaydettiğin kişi almira falan mı?" dedi gülerek. emirhan titreyen eliyle telefonu babasına uzatıp bir adım geriye gitmişti. babası emirhan'ın tırnağındaki ojeleri gördü.

telefonu açıp hoparlöre aldı. emirhan sertçe yutkundu.

"alo, aşkım." dedi alp. emirhan'ın kalbi durmayacak gibi hızlanmaya başlamıştı.

"aşkım?" diye tekrarladı emirhan'ın babası onu.

karşı taraftan yutkunuş sesi geldiğinde babası emirhan'a kirpiklerinin arasından bakıyordu.

"ben emine'yi arayacaktım ama, yanlış aramışım sanırım." dedi alp. ses tonundaki korkuyu emirhan hissetmişti.

"evet öyle yapmışsın." emirhan parmaklarını dudaklarına götürdü. stresten terlemeye başlamıştı.

"özür dilerim emirhan." dedikten sonra telefonu kapattı alp. emirhan, onun yaşattığı durumdan dolayı özür dilediğini anlasa da babası anlamamıştı. telefonu sertçe sehpaya bıraktıktan sonra viskiyi kafasına dikti.

"kim bu alp?" diye sordu bir bardak daha doldururken. sarhoşken daha kolaydı.

"sınıftan..." diye mırıldandı emirhan.

"sınıftan. sınıftan arkadaşın ve sana aşkım diye mi sesleniyor?" emirhan endişesini belli etmemeye çalışırken hiç zorlanmadığı kadar zorlanıyordu.

"yanlış aramış." babası gür sesiyle güldü.

"salak mı var senin karşında?" deyip ayaklandığında artık emirhan'ın sadece elleri titremiyordu. art arda gelen bildirim sesleriyle ikisi de telefonuna dönmüştü. emirhan babasından önce telefonuna ulaşacağı sırada sehpaya atılan tekmeyle üzerindeki her şey yere düştü.

benim kafam siktirmiş gitmişWhere stories live. Discover now