16

695 55 63
                                    

"Tamam seksen kere tekrar ettin. Dur artık." Senin umursamaz tavırlarını yerim Taehyung. Ancak şu anda konumuz yapacağımız biyoloji sunumu.
"Sen ne gamsız bi' herifsin ya? Birazdan tüm sınıfın önünde sunum yapacağız ve geldiğinden beri tek kelime tekrar yapmadın."

Gülümsedi. Lakin şu anda gündemimde tüm sınıfın önünde yapacağım sunum var. Bu gülüşü sonra düşüneceğim. "Ben gamsız değilim. Sen fazla abartıyorsun bu sunum işini."
"Aa beyefendiye bak sen! Birazdan herkesin içinde rezil ol da göreyim ben seni. Abartıyormuşum." Kahkaha attı.
"E olayım n'olacak sanki. Bunlardan mı utanacağım?" O an bir aydınlanma yaşadım. Sunum yaparken rezil olmamak için adımdan daha fazla nüks ettiğim biyoloji projesi gözümde küçülüverdi. 'Bunlardan mı utanacağım?' cümlesinin bana böyle etki edeceğini düşünmezdim. Hakikaten, bunlardan utanacaktım? Onlar ne başarmıştı da beni eleştireceklerdi?
______

"Bak gördün mü? Gayet başarılı geçti ve tam puan alacağız." Hey hey bir dakika, sen benim omzuma mı dokundun? Şimdi benim sıram!
"Evet dediğin gibi oldu. Hadi bunu kutlamak için kahve ısmarla bana." Kıkırdadı. "Fırsatçıyız bakıyorum?" Cilveli bir gülücük sundum. Yani öyle olduğunu düşündüğüm bir gülücük. "Övünmek gibi olmasın ama bi ağırlığım vardır."
"Tamam tamam, hadi gel bi' kahve ısmarlayayım sana."
______

"Buranın kahveleri muhteşemdir. Daha önce hiç denedin mi?"
"Hayır ilk defa geldim buraya." Hafiften kaşları kalktı. "Ciddi olamazsın. Boş vakitlerimi hep burda geçiriyorum."
"Bogumla çok gelmişsindir buraya." Kafasını iki yana salladı. "Yok hayır, onunla hiç gelmedik buraya." Ney ney ney? İlk defa beni mi getirdin sen buraya???
"Şaşırdım."
"Neden?"
"İnsan sevgilisini neden buraya getirmez ki?" Arkasına yaslandı.
"Şimdi benim ilişkimi konuşmayalım burada. Chesscakei beğendin mi? Bu frambuazlı olan benim favorim." Hemen nasıl da konuyu değiştiriyorsun öyle. "Evet çok beğendim." Bekle bekle bekle, senin dudağının kenarında frambuaz mı kalmış bana öyle geldi? İste benim strateji sıram.

Baş parmağımı onun dudağının kenarına götürdüm. Çaktırmadan dudağını okşayarak dudağının kenarındaki frambuazı sildim. Afalladı, yutkundu. Ulan Taehyung, gerçekten benden hoşlanıyor olabilir misin acaba?
"Şey frambuaz kalmış, onu sildim."
Tekrar yutkundu. "Haa, anladım."

"Ya benim çıkmam gerekiyor, Namjoon'un doğum günü yaklaşıyor da giyecek bir şeyler alacağım kendime." Onayladı. "Ben de seninle gelsem sorun olur mu? Benim de alacak birkaç şeyim var." Bela mısın başıma Kim Taehyung?
"Olur, birlikte gidelim."
Birlikte kafeden çıktık, zaten yakın olduğu için yürüyerek alışveriş merkezine gittik.
"Baksana, şu ceket sana çok yakışır." Ne dedin? Yanaklarım mı kızarıyor benim?
Kolumdan tuttu ve beni mağazaya sürükledi. "Hadi denesene." Ne yapmaya çalışıyorsun Taehyung?
"Tamam dur, deneyeceğim."
Kabine girmeye gerek duymadım ve olduğum yerde kendi ceketimi çıkarıp Taehyung'un gösterdiği ceketi giydim. Aynada kendime baktığımda o kadar çok beğenemedim. Taehyung ilk önce yüzüme ardından vücuduma baktı. Sonra tekrar bakışlarını yüzüme çıkardı.
"Efsane oldu." Eyvah, kalp atışlarım hızlandı! "Öyle mi diyorsun?" Kafasını salladı. "Aynen öyle." Tekrar aynada kendime baktım. Taehyung'un iltifatından mıdır nedir, ceket gözüme muhteşem görünmeye başladı. "Bunu almalı mıyım bilemedim."
"Kesinlikle almalısın."

Bakmak için diğer kıyafetlere yöneldiğimde Taehyung'un etrafta olmadığını fark ettim. Nereye girmişti acaba? Aman bana ne canım?

Birkaç dakika sonra Taehyung elinde bir poşetle yanıma geldi. "Nerdeydin?"
Elimdeki poşeti kaldırdı. "Kasadaydım. Bunu ödedim." Elindeki poşetin içine baktım göz ucuyla. Benim ceketimdi!
"Ya neden sen ödedin? Ben birazdan ödeyecektim zaten." Gülümsedi. "Sende biraz enayilik var mı Jeongguk? Bedava ceket işte alsana." Haklıydı. Bana ne, ben mi dedim öde diye?
______

"Born to be pezevenk" whatsapp grubu

Jeongguk:
NELER OLDU TAHMİN BİLE EDEMEZSİNİZ

Namjoon:
Oh shit, here we go again

Jin:
Yine noldu acaba

Yoongi:
Yine neyi bok ettin Jungo

Jimin:
Ufaktan kaçsak mı

Hoseok:
Bence de kaçalım

Jeongguk:
YA Bİ DURUN
KÖTÜ BİR ŞEY OLMADI
BİZ TAEHYUNG İLE KAFEYE GITTIK BİR ŞEYLER İÇTİK SONRA ALIŞVERİŞ YAPTIK

Hoseok:
Ney

Jimin:
Sen ciddi olamazsın

Jeongguk:
Ya hayır çok ciddiyim

Jin:
Ya o Bogum'un şevgiyişi pi keye 😡😡

Yoongi:
Jin 🤣🤣🤣

Hoseok:
Iyy kahkaha emojisi
Kanım çekildi...

Yoongi:
Güldüğümü belirtmek için saçma harfler kullanmıyorum en azından

Namjoon:
Ya bi susun
Jungo nasıl oldu o iş

Jeongguk:
Ya işte son ders biyoloji sınavı yaptık
Ben de dedim bi kahve ısmarla

Jimin:
Bu da intikam ayağına fırsattan yararlanıyor eldhflhwkdhw

Jeongguk:
Ya bi sus
Yani siz demediniz mi sen de yaklaş sonra göt gibi bırak diye
Neyse sonra kafede bir seyler ictik sonra alışveriş merkezine gittik
Bana ceket aldı 🤭

Jimin:
Fırsatçı pezevenk seni

Namjoon;
Sus lan
Jungoyu manipüle etmeye çalışmasaydı o da ne yapalım yani

Jeongguk:
Aynen amk kendi kaşındı
Neyse ya şu an her şey yolunda

"Taehyung-Bogum" whatsapp konuşması

Bogum:
Taehyung?

Taehyung:
Anskm bu ne ciddiyet |
Efendim aşkım

Bogum:
Sana bir şey soracağım sen de doğruyu söyleyeceksin

Taehyung:
Noluyo lan |
Tamam aşkım sor

Bogum:
Arkadaşım sen ve Jeongguk'u gördüğünü söylüyor
Bayağı samimi görünüyormuşsunuz
Jeonggukla buluştun mu Taehyung?

Bölüm sonu.

Pek içime sinmedi ya niye böyle oldu bu

Bi koku alıyor musunuz böyle buram buram geliyor sanki???
Bence kaos kokuyor

Üç vakte kadar kaos???

Hoşça kalın 👋

Arkadaşımın Aşkısın / TaekookWhere stories live. Discover now