1.0

157 21 13
                                    

Aşağıya indiğimde koltukta iki büklüm yatan Jimin'i gördüm. Yanına gidip oturdum ve yüzünü izlemeye başladım. Eğilip dudağına minik bir öpücük kondurduktan sonra saçlarını sevmeye başladım.
"Kahvaltı hazır değil mi hâlâ ?"
Dedi merdivenlerden inen Bayan Park, burayı otel falan zannediyordu galiba

Göz devirerek Jimin'in yanından kalktım.
"Birazdan hazır olur"
Diyerek mutfağa girdim. Bayan Park Jimin'in yanına oturup onu sevmeye başladı.
"Benim yakışıklı oğlum"
"Anne saat kaç ?"
Dedi Jimin uykulu bir sesle
"10 oldu oğlum"
Dedi Bayan Park

"Ahh, her yerim tutulmuş"
Dedi Jimin, kahvaltılıkları çıkartırken Bayan Park'ın dediğiyle yumruğumu sıktım.
"Bu cadı seni koltukta mı yatırdı ? Ahh benim talihsiz yakışıklı oğlum. Gel omuzlarını ovayım"
Dudağımı sinirle dişlerken çığlık atmamak adına elimden geleni yapıyordum.

Belimde hissettiğim kollarla anında sakinleşirken Jimin boynumu öptü.
"Günaydın sevgilim"
Dedi
"Günaydın"
Dedim patateslere bakarken
"Yardım edeyim mi ?"
Dedi
"Aslında masayı kurmamda yardım etsen iyi olur"
Dedim başımı hafif ona çevirerek

Eğilip dudaklarıma minik bir öpücük kondurdu.
"Tamam"
Diyerek tezgaha koyduğum tabakları aldı. İçeriye gittiğinde gülümsedim.
"Oğlum, gelin hanım şimdi de işini sana mı yaptırıyor ?"
Dedi Bayan Park
"Anne sessiz olur musun lütfen ?"
Dedi Jimin sinirle
"Sessiz falan olamam, bir kadının nerde görülmüş kocasına iş yaptırdığı!"
Dedi

"Anne, karısını seven ona değer veren insan maaşlı da çalışır ev işi de yapar"
Dedi Jimin sessizce
"Ama oğlu-"
"Senin kalbini kırmak istemiyorum ama şu eski kafalılığı brak lütfen, karımla aramı bozuyorsun anne, ben onu çok seviyorum. Niye fark etmiyorsun ?"
Dedi Jimin, Bayan Park'ın sesi kesilmişti.

Birkaç dakika sonra hayal kırıklığı bulaşmış sesini duydum.
"Ben sadece bana ne öğretildiyse-"
"Anne! 21. yüzyıldayız, karıma kötü davranmayı bırak lütfen, ilişkime zarar veriyorsun, bu beni rahatsız ediyor. Artık durmanı istiyorum"
Dedi, adım sesleri mutfağa doğru gelirken işime geri döndüm.
"Başka ne var Rose ?"
Dedi Jimin
"Bardaklar"
Dedim

•••••

"Ne o ? Soon hee etrafta gözükmüyor"
Dedi annem
"Jimin bu sabah ona biraz sert çıktı. Bana yaptıklarıyla ilgili o da gitti."
Dedim
"Kötü olmuş, bir annenin en büyük korkusu yıllarca koruyup kolladığı, büyüttüğü çocuğunun ona karşı gelmesidir ama Soon hee'de haketmişti. Senin üstüne çok geliyordu."
Dedi

Annemi onaylayıp kahvemden bir yudum daha aldım.
"Paris nasıl ?"
Dedim
"Her zaman ki gibi muhteşem, sen Paris'i bırakta öğretmenlik işin ne oldu ?"
Dedi, oflayarak elimi saçlarımın arasından geçirdim.
"Arada yapıyorum, biliyorsun henüz atanamadım"
Dedim

"Aslında şu hayalindeki gibi bir kafe açsan diyorum"
Dedi
"Oho, onlar çok önceki hayallerimdi anne, şimdi kim uğraşacak o kafeyle"
Dedim
"Aslında açsan yaparsın kızım"
Dedi
"Bilmiyorum bakalım, belki evde yatarım"
Diyerek güldüğümde annemde güldü.

"Evde de çok yatma şimdiden göbeği koyvermişsin"
Dedi
"Yaa!"
Diyerek elimi karnıma attım.
"Şaka yapıyorum"
Dedi annem gülerek, gözlerimi kısarak ona baktım.
"Kalp krizi geçirecektim anne"
Dedim
"Göbek demişken, çocuk düşünüyor musunuz ?"
Dedi

"Bilmem, bu aralar Jimin'le oturup o konuları henüz konuşmadık"
Dedim
"Ben genç bir anneanne olmak istiyorum hızlı olsan iyi edersin"
Dedi, gülümseyerek elimi elinin üstüne koydum.
"Ben geldim"
Jimin'in sesiyle ayağa kalktım.
"Hoşgeldin sevgilim"
Dedim

Bana sarılarak boynumu öptükten sonra anneme selam verdi.
"Banyo yapayım ben müsaadenizle"
Dedi
"Müsaade senin oğlum"
Dedi annem, Jimin'in peşinden içeriye girip elini tuttuğumda bana döndü.
"Annenle konuştun mu ?"
Dedim
"Hayır, çok yoğundum gün boyu."
Dedi

"Jimin anneni arasan sinirin geçmişken düzgün bir şekilde konuşun, kalp kırmadan"
Dedim, Jimin yüzümü elleri arasına alarak anlımı öptü.
"Merak etme banyo yapayım üstümü değiştirip onun yanına gideceğim"
Dedi, onu onaylamamla dudaklarıma minik bir öpücük kondurdu.

"Gideyim ben artık annem yanlız kaldı"
Dedim
"Tamam sevgilim, seni seviyorum"
Dedi
"Bende seni seviyorum"
Dememle gülerek merdivenleri çıkmaya başladı. Arkasından bakarken gözden kaybolduğunda derin bir nefes alarak koltuğa geri oturdum.

DESTİNY -3-Where stories live. Discover now