1.1

136 19 58
                                    

Ellerimle oynarken kafenin kapısının açılmasıyla birlikte gelen sesle o tarafa döndüm. Tam da tahmin ettiğim gibi Bayan Park gelmişti. Gözünde siyah güneş gözlükleri ve omzunda beyaz kürkü vardı. Ayağa kalktığımda yanıma doğru yürümeye başladı.
Saygıyla eğildiğimde kafasını hafif eğerek oturdu. Bende karşısına oturdum. Gelen garsona iki kahve siparişi verdikten sonra Bayan Park'a baktım.

Beni sabahın bu saatinde buraya konuşmak için çağırmıştı ve ister istemez gerilmiştim.
"Beni neden çağırdınız ? Konu ne tam olarak ?"
Dedim
"Konumuz Jimin"
Dedi, derin bir nefes aldım.
"Bakın Bayan Park Jimin'in o günkü davranışları yüzünden beni suçlayacaksanı-"
"Özür dilerim"
Dedi, bir anda duraksadım.

"E-efendim ?"
Dedim kaşlarımı çatarak, Bayan Park gözündeki güneş gözlüğünü çıkarttığında göz altı torbalarını gördüm.
"Bana ilk evlendiğimde bir kadının kocasına iş yaptırmaması öğretildi. Ya da kadının kocasından önce kalkıp kahvaltı hazırlaması, çocuk yapıp çocuğuna bakmayı veya çalışmadan evde oturmayı..."
Dedi, kaşlarım çatıldı.

"...ben şu an güçlü bir kadın olabilirim. Milyonlarım olabilir ama kimse bana geçmişimi veremez. Yaşadığım acılar için kimse benden özür dilemedi. Hoş, dilese bile kimseyi affedemem"
Dedi
"Bayan Park, mahsuru yoksa ne yaşadığınızı sormak istiyorum"
Dedim, Bayan Park derin bir nefes alıp gözlerini sildi.

"İlk evliliğimde 18 yaşındaydım, evlendiğim adamsa 28 yaşındaydı. Şirketlerimizi birleştirmek için evlenmiştik. İlk birlikteliğim istemediğimi varsayarsak tecavüz sayılıyor. O adamdan hem bedensel hem de psikolojik şiddet gördüm. Sonra Jimin'in babasıyla karşılaştım. Bana aşkın ne olduğunu öğretti, sevmeyi, sevilmeyi, bana güçlü olmayı öğretti."
Dedi

"Bayan Park devam etmek zorunda değilsiniz"
Dedim, böylesine burnu havada bir kadının bunları yaşayacağı aklımın ucundan dahi geçmezdi.
"Ben sana zarar vermek istemedim. Ben oğlumu çok seviyorum onu böyle nazik ve efendi büyüten de benim yanlış anlaşılma olmasın ama bende senin gibi bir gelin olmak isterdim. Onları yaşamamak isterdim"
Dedi

"Bayan Park, neden tekrardan başlamıyoruz..."
Dediğimde kaşlarını çatarak bana baktı. Ona gülerek elimi uzattım.
"...ben Roseanne Park, Jimin'in kız arkadaşıyım. Sizde Jimin'in dünyalar kadar çok sevdiği annesi olmalısınız."
Bayan Park dolu gözleriyle gülerek elimi tuttu.
"Memnun oldum"
Dedi
"Asıl ben memnun oldum."
Dedim

•••••

Annemle Bayan Park sohbet ederken ayağa kalkıp masada duran boş kahve bardakları alarak mutfağa doğru yürümeye başladım.
"Sonunda iyi anlaştığınıza inanamıyorum"
Dedi Yeri
"Yapmamız gereken tek şey oturup konuşmakmış meğersem"
Dedim

"Neyse neyse, iyi oldu"
Dedi
"Evet, Joy gelmeyecek mi ?"
Dedim
"Bilmiyorum ki, haberim yok. En son konuştuğumda ufaklığı okuldan almaya gidiyordu."
Dedi, kapı çaldığında Yeri açmaya gitti. Telefonumu çıkartarak Jimin'i aramaya başladım.

Birkaç kez çaldırmama rağmen açmadığı için kaşlarımı çatarak telefonu arka cebime sıkıştırdım.
"Naber ?"
İçeri giren Lisa'ya bakarak güldüm. Arkasından da Joy ve Jung dae girdi.
"İyidir, hangi rüzgar attı seni buraya ?"
Dedim
"Yoongi oppa evde yoktu bende sıkıldım gelmek istedim"
Dedi

"İyi yaptın, kahve ?"
Dedim
"Çok iyi olur"
Dedi, Lisa oturduğunda koşarak gelen Jung dae'yi kucağıma aldım.
"Hoşgeldin ufaklık"
Dedim
"Hoşbuldum teyze, Jimin dayım nerde ?"
Dedi heyecanla

"O birazdan gelir"
Dedim gülerek
"Jimin daha gelmedi mi ?"
Dedi Joy
"Hayır, büyük ihtimalle şirket işleri"
Dedim
"Anladım. Sen ne yapıyorsun ? Bayan Park'la aranı düzelmişsin, Yeri söylediğinde katiyen inanmadım gözümle görmeye geldim"
Dediğinde güldüm.

"Doğru bu arada Gözümle görmeden inanmam dedi telefonda"
Dedi Yeri, gözlerimi kısarak ikisine baktım.
"Kaşla göz arasında telefonda dedikodumu mu yaptınız ?"
Dedi
"Kızım biz annenle yürüyüşe çıkıyoruz"
Dedi Bayan Park, gelen sesle Joy'un gözleri büyüdü.

"Tamam Bayan Park"
Dedim, annemle Bayan Park gittiğinde Joy şaşkınca bana bakmaya başladı.
"Şaka yapıyor olmalısın"
Dedi, gülümsediğimde kapı çaldı.
"Ben bakarım!"
Jung dae kapıya koştuğunda hazır olan kahveleri bardağa döktüm.
"Ben geldim karıcığım!"
Jimin'in sesi kulağıma ulaştığında karnımdaki kelebekler kendini belli etti.

Bu hissi seviyorum...

"Jimin"
Dedim
"Sevgilim"
Diyerek bana sarıldı.
"Sen içtin mi ?"
Dedim
"Çok az, kafamı dağıtmak için"
Dedi, ona dönerek yüzünü ellerim arasına aldım.

"Kahve yapayım mı ?"
Dedim
"Gerek yok bebeğim, yatsam iyi olur yarın toplantım var"
Dedi, onu onaylamamla yanağımı öptü.
"Banyoya gir yatmadan önce"
Dedim
"Sensiz banyoya nasıl girilir unuttum"
Dediğinde karnına vurdum yavaşça, Jimin sırıtarak gitti.

DESTİNY -3-Where stories live. Discover now