25: Seungmin, dışarıda biri ya da bir şey geziyor.

1.2K 205 75
                                    

Jeongin, üvey abisinin sürdüğü arabada arka koltuğa sevgilisiyle yayılmış bir şekilde uyurken, Seungmin ve diğer üç genç radyoda çalan şarkıya eşlik ediyorlardı.

Kamp alanına gitmek için erkenden yola çıktıkları için Jeongin uyanamamış, uykusuna kaldığı yerden devam ederken sevgilisinin resmen kucağına yerleşmişti.

"Bu hep uyuyacak mı ya?" dedi Minho arkaya doğru dönüp. "Pist, bıcırık, abisi uyan bakayım."

"Elleme çocuğu ya, bırak uyusun." dedi Changbin sevgilisinin eline vurup.

"Ulan ben de senin yanında oturmak, senin omzuna yatmak istiyorum. Bu niye yapabiliyor da ben yapamıyorum?" dediğinde Changbin güldü.

"Çadırda yalnız kalacağız kedi."

"Ha o zaman olacak her şey diyorsun, olur, çok iyi olur." diye sırıttı Minho.

"Kirli konuşmalarınızı bal çocuğumdan uzakta yapar mısınız? Bilinçaltına işliyorsunuz, psikolojisi bozulacak minik sevgilimin." dedi Seungmin göğsüne yatan küçüğünün saçlarını okşarken.

"Minik dediğin bal çocuğun benden uzun. Üstelik, her neyse." diyerek lafını devam ettirmedi Minho gülerek.

"Üstelik ne?" dedi Seungmin ona bakıp.

"Pek de masum değil."

"Ne demek o?" dedi Hyunjin kaşlarını çatarak.

"Bana sorduğu soruları duysanız dudağınız uçuklar." dedi Minho keyifle.

"Ne sordu ki?" dedi Seungmin ısrarla.

"Minho, nasıl Seungmin'e onun erkek arkadaşı olduğumu çok iyi hatırlatırım?" dedi Minho sesini değiştirerek.

Changbin ve Hyunjin gülerken Seungmin gülümseyerek sevgilisinin saçlarını karıştırdı. "Salak çocuk. Sanki unutuyorum, aklımdan bir saniye çıkıyor da..." dediğinde Hyunjin göz devirdi.

"İki sevgiliyle beraber kampa gitmek pişmanlık duyulacak bir şeymiş." dediğinde Seungmin ve Minho aynı anda el hareketi çekmişti.

Dört genç gülüşürken Jeongin sonunda uyanmış, yüzünü Seungmin'in boynuna bastırıp derin bir nefes alarak anlamsız mırıltılar çıkarmıştı.

"Günaydın biriciğim." dedi Seungmin onu sıkıca sararken.

"Günaydın dünya güzelim." dedi Jeongin uykulu ve fena seksi sesiyle.

"İlk yirmi dakika konuşman yasak." dedi Seungmin kulağına yaklaşıp.

"Neden yasakmış konuşmam?" dedi Jeongin sebebini anlayınca. Hafifçe sırıtmış ve daha gözünü bile açmaya hali yokken sevgilisiyle uğraşma kararı almıştı. "Tahrik mi oluyorsun kalın sesimden? Hoşuna mı gidiyor, hm?"

"Jeongin, sus." dedi Seungmin gencin ağzını kapatıp. "Boynuma boynuma kalın sesinle konuşuyorsun, bayılacağım şimdi." dediğinde ikisi gülmüştü. Jeongin büyüğünün boynunu öpüp doğrulmuş, sırtını esnetip oflamıştı.

"Hyunjin mola verebilir miyiz? Çişim geldi." dedi Jeongin sürücü koltuğuna yanağını yaslayarak.

"Veremeyiz, sabret." dediğinde Jeongin dudak büzdü.

"Altıma mı işeyeyim Hyunjin?"

"Şişeye işe bebeğim." dedi Minho eğlenerek.

"Senin üstüne işerim görürsün gününü. Hyunjin ilk benzin istasyonuna gir çabuk." dedi Jeongin arkasına yaslanarak.

Hyunjin gülerek onaylamış ve dediği gibi ilk istasyonda mola vermişti. Beş genç ihtiyaç karşılayıp yola devam etmiş, sonunda geldikleri kamp alanına çadır kuracakları yere kadar arabayla inmişlerdi.

Seul Erkek Lisesi/ Operasyon (Seungin)Where stories live. Discover now