UNDER THE SEA (THREE)

133 23 38
                                    

Alexander korkuyla son hız yüzerken kalbi göğsünü dövüyordu. Bütün gücünü yüzeye çıkmaya veriyordu. Arkasını bir anlığına döndüğünde daha az önce tanıştığı omegayı diplere doğru yüzerken görmüştü.





İkiye ayrılmışlardı Kızıl Balinanın bir anlığına kafası karışsada aç olduğu için ilk önce daha etli olanın peşine düşmeye karar vermişti ve o da yukarı çıkmaya başlamıştı. Kızıl balinalar uzaktan ağır gözükse de okyanustaki en hızlı canlılardan biriydi. 4 metrelik ağzını açık tutarak lezzetli avını yakalamaya çalışıyordu.





Alec daha önce böyle durumlarla karşılaşmış biriydi o yüzden aklına ilk gelen şey küçük ama sağlam bir mağara bulmaktı . O yüzden gördüğü ilk kayalığa doğru yüzmeye başladı. Aceleyle kayalığa ulaştığında hemen tünel benzeri bir yapının içine girdi. İçerden balinanın çıkardığı sinirli sesler yankılı bir şekilde gelip daha korkutucu bir sese dönüşüyordu. Alec'in kollarındaki pullar korkudan sepsert olmuştu. Balina dar delikten içeri giremezdi ama Alec işini sağlama almak istediğinden tünelde daha derinlere yüzdü.




Burası son derece sessizdi o yüzden rahatlamıştı. Tek sıkıntı neredeyse hiç ışık almıyor olmasıydı . Etrafı doğru düzgün göremiyordu. Yüzmeye devam ederken kuyruğunun kaygan bir şeye temas etmesiyle korkudan aniden hareket etmiş ve başını tünelin tavanına sertçe çarpmıştı. Tam küfredecekken duyduğu tatlı bir kahkaha sesiyle kaşlarını çatıp hızla geri çekilmişti.




" Siz yüzeyliler gerçekten çok körsünüz. Hahahaha..."



Çok güzel gülüyor. Kendisi gibi.



Aptal iç alfası yine büyülenmişti.

Sinirle başını ovuştururken ela gözleriyle sesin geldiği yöne bakarak

" Evet,haklısın. Karanlıkta tam anlamıyla körüz ama en azından ışığa çıktığımızda yanmıyoruz. Üstelik, senin burada ne işin var?!" Dedi. Sesi sonlara doğru sertleşmişti.




"Ne işim mi var? Ben de senin gibi hayatta kalmaya çalışıyorum." Dedi alaycı bir tonla.



Alec tek kaşını kaldırarak " Yüzeye bu kadar yakın bir yerde?" Dedi şüpheli bir ifadeyle.


Kes şunu Alec . Biraz daha sevecen olamaz mısın?! Omegama çok kaba davranıyorsun.



'Beni bu kadar belanın içine soktuğun için konuşmaya hakkın yok.Kes sesini' dedi içinden sinirle.




Omega canı çok sıkılmış gibi derin bir iç çekti. Bu alfanın tavırları hiç hoşuna gitmiyordu.

"Bu tüneller sandığından daha karmaşık. Burada doğmama rağmen ben bile bazen karıştırabiliyorum. Kaçarken nereye gittiğimi çok düşünmedim açıkçası."




Bu mantıklı açıklama karşısında Alec derin bir iç çekip kısa süreliğine düşündü. Eğer agresif davranmaya devam ederse bunu mantıklı bir gerekçeye bağlayamazdı. Bu yüzden olası bir tartışmada haksız konuma düşerdi ve itibarı kötü etkilenirdi. Zaten eş bulmada başarısızdı bir de üstüne bunu almak istemiyordu.'Şimdilik geri çekilmek daha iyi ama gardımı indirmemeliyim' diye kararını verdi.





" Tamam iyi o zaman. Balina gitmiş gibi görünüyor. Ben de hemen Jace'in yanına gitsem iyi olu-"


Kayaların birbiri üstüne gürültülü bir şekilde düşmesinden dolayı alfanın lafı yarım kalmıştı. Aceleyle arkasına döndüğünde girişin tamamen kayalarla kapandığını gördü. Zaten yetersiz olan ışık kaynağıda böylece gitmiş oldu.




UNDER THE SEA (MALEC)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin