19

3.5K 245 449
                                    

slm askolar. ders calismaya daha başlamadım, başladığımda bu kadar sık bolum gelmez hskslansms. bunlar son gunleriniz maalesef 🤙🏻 neyse bol bol yorumlarınızı bekliyorum bakin 💘

💌💌💌💌

Aylin'in ağzından

Bıkkın bir nefes vererek sırama oturdum. Birazdan hiç hoşlanmayacağım şeyleri izlemek zorunda kalacaktım. Beste Devin'in dediği gibi bizim okula başlamıştı. Aynı sınıfta olmamız ise beni şaşırtmamıştı. Geldiğinden beridir Devin'den ayrı olduğu sadece tuvalet ihtiyacını karşıladığı zamanlardı.

Devin Lilya'dan rica etmiş ve Beste yabancılık çekmesin diye yanına oturmuştu. Ön sıramda oturuyor olmaları ise benim talihsizliğimdi. Gerçekten istemediğim ot burnumda bitiyordu. Onlara bakmak istemesem bile gözlerim illaki oraya kayıyordu. Sürekli birbirleriyle bakışmalarını ve gülüşmelerini yakından görmek sinir bozucuydu.

Beste temas bağımlısı gibi Devin'in bir yerine dokunmadan yapamıyordu. Ya başını omzuna yaslıyor ya ellerini tutup onlarla oynuyor ya da saçlarını okşuyordu. Yani benim yapamadığım her şeyi o yapıyordu.

Beste'nin gelmesi Devin'le aramdaki ilişkiyi değiştirmiş gibiydi. Normalde eve gider gitmez anında bana mesaj atan kız birkaç gündür asla yazmıyordu. Ben yazdığımda ise kısa cevaplarla geçiştiriyordu. Beraber bir şeyler yapmayı teklif ediyordum ama Beste'nin daha yeni geldiğini ve onunla vakit geçireceğini söylüyordu. Odamdan gördüğüm kadarıylaysa Beste hâlâ onlarda kalıyordu. Evi mi yoktu, anlamıyorum ki.

Gün geçtikçe sanki daha da yakınlaşıyorlar ve Devin'le ben de daha da uzaklaşıyorduk. Devin tüm ilgisini benden çekmiş gibiydi. Bir ortamda ben olduğumda sürekli yanımda olan kişi artık başkasıyla dip dibeydi. Sadece yakın arkadaş olduklarına kendimi inandırmaya çalışıyordum. Kafamda kurmamalıydım. Beste yeni gelmiş bir arkadaşıydı ve adapte olması için onunla ilgileniyordu. Evet, kesinlikle böyleydi.

Öylesine zaman geçsin diye karalama yaparken Devin'in gülme seslerini duymamla kafamı kaldırdım. Beste ve ikisi gülüşerek içeri geliyorlardı. Beni tilt eden kısım burası değildi, el ele olmalarıydı. Beste Devin'in elini sıkıca tutmuş sıraya çekiştiriyordu. Devin'le göz teması kurmaya çalışsam da o bana bakmıyordu. Bana arkalarını dönerek önümdeki sıraya oturdular. Neden artık beni görmezden geliyordu?

"Bu akşam baş başa sinemaya gidiyor muyuz? Senin seveceğin türden bir animasyon gelmiş."

Kulaklarımı kabartarak onları dinlemeye başladım. Bahsettiği animasyon geçen Devin'e gitmeyi teklif ettiğim filmdi. Ama Devin beni reddettiği için gidememiştik.

"Oha olur, ne zamandır gitmek istiyordum o filme zaten. Seninle bir şeyler izlemeyi çok özlemiştim hem."

Hayal kırıklığıyla ona bakıyordum, o görmese bile. Benim teklif ettiğim filme bir başkasıyla gidecekti. Sesindeki heyecanı da fark edebiliyordum. Ben ona sorduğumda bir bahane uydurmuştu ama şu an aynı film için heyecanlıydı.

"Tamam o zaman bilet işini ben halledeceğim, akşam benimlesin bebek."

Kaç akşamdır seninleydi zaten. Daha fazla sinirimi bozmamak için onları dinlemeyi bıraktım ve kafamı sırama koydum. İçimdeki kalp kırıklığı asla gitmiyordu. Gözlerimdeki yaşları koluma sildim, ağlamanın ne yeriydi ne de zamanı.

Omzumdan dürtüldüğümü hissettiğimde mecburen kafamı kaldırmak zorunda kalmıştım. İrem'in geldiğini gördüğümde yan dönerek geçmesi için yer açtım.

barbie | g×gHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin