Seungmin odasında misafir ettiği arkadaşlarına birer hazır kahve eşliğinde ikram edeceği henüz fırından çıkardığı kurabiyeleri de alarak balkonuna ilerledi. Jisung ve Hyunjin'in olduğu masaya tepsiyle bıraktı.
"Vay be! Hiç böyle bir yurt görmemiştim. Nasıl bir fırının olabilir?"
Hyunjin içeri doğru uzatıp kontrol ederek sordu şaşkınlık içinde. Jisung koluyla dürttü arkadaşını. Seungmin ise gülerek karşılarına oturdu.
"Özel yurt, aynı zamanda apart olarak da kiralıyorlar. Garip bir yer, zaten sahibi de garip. Kel, zayıf, uzun boylu, kemerli büyük bir burnu olan tuhaf bir adam. Karşılaşmak istemezsiniz. Yiyecek gibi bakıyor." dedi Seungmin önüne bir kurabiye ve kahveyi çekerken.
Hyunjin şöyle bir etrafını kolaçan edip masanın üzerinden Seungmin'e doğru eğildi. Çok önemli ve gizli bir şey söylüyormuşçasına fısıltıyla konuştu.
"Minho'yu çok sık görüyor musun? Odasından çığlıklar falan geliyor mu?"
"Hyunjin! Saçma sapan sorula-" Jisung arkadaşını azarlıyorken Seungmin tarafından sözü kesildi.
"Aslında geçen gün bir kadın çığlığı duydum koridorda."
İkili karşılarında oturan akranlarına korku ve merakla bakıyordu. Tamamen anlatacaklarına odaklanmışlardı.
"Merak edip odamdan çıktım. Ses merdivenlerden geliyordu. İlerledim ve gizlice olup biteni izledim. Minho elinden kanlar akan bir bıçakla yiyişen çiftin karşısında duruyordu."
"Oha oha biliyordum! Çifte cinayet mi işleyecek?!" diye bağırdı heyecanla Hyunjin.
"So- sonra ne oldu?"
Jisung'un korkusu Seungmin'i içten içe mutlu etti.
"Sonra öğrendim ki Minho dışarıdaki kediler için tavuk doğramış ve geri dönerken de bu çifti yiyişirken yanlışlıkla basmış." deyip güldü.
Hyunjin'in yüzündeki hayal kırıklığı ve Jisung'un yüzündeki rahatlamaya kahkaha atıyordu.
"Hain köpecik! Bizi nasıl kandırırsın ha?! Şuradan atlayacağım şimdi üzüntümden!"
"Abartma gerizekalı! Gerçekten bir katille mi okumak istiyorsun yani? Her an kimi öldüreceği belli olmayan biri ile?"
"Çocuklar tartışmayın. Bu önemsiz bir konu- hey hey hey! Şuna bakın!" diyerek aşağıyı işaret etti. Üçü birden dikkat kesildi aşağıdaki hareketliliğe.
Aşağıdaki siyahlar içindeki kişi, neredeyse bir insan boyutunda sarıp sarmalanmış koca bir nuşambayı güçlükle sürükleyip çöpe attı. Ardından etrafına göz gezdirdi. Kimsenin görüp görmediğini anlamak için kafasını yukarı kaldırdığında göz göze geldiler Seungmin ile.
"Hassiktir!" diyerek balkonun kenarından geriye çekildi Hyunjin.
"M- Mi- Min- ho? Mi- Minho muydu o? Çö- çöpe ne attı o öyle?" Jisung kekeleyerek konuştu ve Seungmin onlara döndü.
"Bizi gördü sanırım. O genelde merdivenleri kullanır. Sizi asansörle dışarı çıkarayım. Evinize gidin ve benden haber bekleyin." dedi.
"Saçmalama! Sen de bizimle gel! Ya seni de öldürüp çöpe atarsa?"
"Ge- gerçekten ce- ceset-" Jisung korkudan daha fazla kekelemeye başlamışken lafı bölündü.
"Gidin burdan! Ben onu halledebilirim ama siz varken olmaz! Gidin hadi!"
"Seungmin-"
"Gidin dedim!"
Seungmin iki arkadaşını ite kaka odasından çıkarıp asansöre bindirmişti. Ardından hızlıca odasına gidip etrafı topladı. Kapısının önünden ayak sesleri gelirken olduğu yerde kaldı. Bir süre bekledi ve beklediği oldu.
Kapısı üç kez tıklandı. Odaya küçük bir kıkırtı bırakıp koşa koşa kapıya gitti ve açtı.
"Hoşgeldin küçük katil."
"Ne saçmalıyorsun?"
"Hiç, içeri geç." deyip kapının önünden çekildi ve Minho'yu içeri davet etti. Minho içeri geçmeden önce garipseyen bakışlarını yolladı Seungmin'e.
"Arkadaşların nerde?"
"Korkup kaçtılar. Onları kaçırdın Minho Lee."
"Ne saçmalıyorsun gerçekten ya?"
"Boşver. O attığın şey neydi?"
"Seni hiç ilgilendirmez."
"Pekala. Ama söyliyim, bir ceset attığını düşünüp kaçtılar."
"Ne? Cidden mi?"
"Evet"
"Salak mı onlar? Bu sene başında verilen bir ödevdi o! İşim bitti attım."
"İnsan şeklinde bir ödev?"
"Yapıların duygularla etkileşimi ve duygusal bir yapı tasarımı ödevi! Ve o da bir insan maketiydi! Bir manken!"
"Peki. Neden odama geldin?"
"Ne?"
"Neden odamdasın?"
"Sen davet ettin."
Seungmin bir süre öylece baktı Minho'ya.
"Sinirliyken fazla seksi oluyorsun. Beni becermek ister misin?"
"Ne? Ne diyors-" Minho'nun sözü Seungmin'in dudaklarıyla kesildi.
Seungmin kollarını Minho'nun boynuna, bacaklarını da beline dolayıp kucağına tırmandı. Gittikçe derinleşen öpüşmelerini nefeslerinin kesilmesi böldüğünde Seungmin hızlıca talimat verdi.
"Yatağıma!"
Minho sözünü dinleyip yatağa ilerledi ve üzerine oturup Seungmin'in kendisini ele geçirmesine izin verdi.
