Neredeydi? Neden buradaydı? Buraya ne zaman gelmişti ve neden bu garip adamın yanında oturuyordu? Etrafına iyice baktı. Karanlık alanın ortasını tam tepesinde duran turuncu lamba aydınlatıyordu. Köşelere doğru ışık azalıyor ve o kısımları karanlıkta bırakıyordu.
Yanında oturan kendisinden farklı olarak elleri bağlı olmayan adam sessizce ayağa kalktı. Tam karşısına geçip yüzüne baktı. Sırıtıp arkasını döndü. Bir el ateş sesi duyuldu ve adamın kanı yüzüne sıçradı. Cansız beden yere yığılırken midesi bulandı.
Tanıdık bir ses kahkaha attı karanlık köşelerin birinden. Gencin gözleri dehşetle açıldı. Karşısında kahkaha atan diğer genci tanıyordu. Ancak anlamıyordu ne olduğunu. En son tuvalettelerdi. Nasıl bu hale gelmişlerdi?
"Jisung'a ne yaptın?"
"Bu kadar zeki olduğunu bilmiyordum."
Karşısındaki gence yaklaşıp sırıttı.
"Sen olmasını beklemiyordum ama buradaysak demek ki sen yaptın. Nerde o?"
"Ailesini ziyarete gitti. Okumadın mı yazdığı mektubu?" diye alay etti.
"Hiç mektup göndermedi değil mi? Hatta yazmadı da?"
"Ailesini çok özlemişti. Aceleyle gitti. Giderken de benden rica etti. Kıramadım arkadaşımı, ne yapayım?"
"İğrençsin. Sana güveniyordu. Ne yaptın ona ha? Ne yaptın?"
"Öldürdüm ve ölü bedenini defalarca kez becerdim. Beni nasıl tatmin ettiğini bilemezsin."
Midesi kalkmıştı sandalyeye bağlı olan gencin. Birkaç kez öğürdü ancak kusmadı."Sonra parçaladım onu. Kafa, kol, bacak, penis, el ve ayak. Ardından şöminede yaktım. Küllerini de Han Nehri'ne döktüm. Çok manidar oldu."
"Beni neden kaçırdın?"
"Ah şey... Seni de sikmek istiyorum. Hem ölünü hem de dirini... Seni ilk gördüğüm andan beri istiyorum bunu. Bugüne kadar nasıl sabrettim bilemezsin. Kafayı yedim."
"Aşağılık bir pisliksin sen. Jisung sana aşıktı."
"Biliyordum. Yıllardır onunlayım Seungmin. Sikim için çıldıran aptal arkadaşımın farkında olmayacak mıydım sence?"
Derin bir nefes alıp ayaklarının dibine kadar geldi Hwang Hyunjin. Kocaman çılgın bir gülümseme vardı yüzünde.
"Onu öldürmek o kadar hoşuma gitti ki! Şimdi seni öldürmenin vereceği zevk kadar en az... O içini bildiğim bir paketin açılımı oldu. Sen ise içini hiç bilmediğim bir paketsin. Müthiş."
Kahkahaları tüm o karanlık depoyu doldururken karşısında eli ayağı bağlı Seungmin de kıkırdadı.
Hwang Hyunjin'in gülüşü solarken Seungmin'in gülüşü genişledi. Şimdi depoda yankılanan Seungmin'in kahkahalarıydı."Hoşuma gitmedi Kim Seungmin."
"Kaybettin Hwang Hyunjin."
Ensesine dayanan silah ile ellerini yukarı kaldırdı Hyunjin. Arkasından tanıdık bir fısıltı duydu.
"Seri katil Hwang Hyunjin. Tutuklusun."