6. Bölüm

316 50 44
                                    

"Sorgusunu yapmanıza müsaade edebilirim. Konuşabilecek kadar iyi." Doktor gözlerini elindeki raporda gezdirirken konuştuğunda RiJin kendini göz devirmekten alamamıştı.

"Saygısızlık etmek istemem ancak müsaade etseniz de etmeseniz de sorgulayacaktık zaten. Üç bakanlık bu adamın sorgusunu bekliyor Doktor. Bir an evvel de ayağa kaldırsan iyi olur bu arada." RiJin hafifçe karşısındaki doktorun omuzunu patpatladıktan sonra odanın kapısını açıp onu takip eden ikiliyle içeri girmişti.

"Ateş Böceği? Sen mi geldin? Ben de ne zaman gelirsin diye meraklanıyordum." Chanyeol yattığı yerden doğrulmaya çalıştığında kırık kaburgası buna izin vermemiş ve yüzünü buruşturmasına sebep olmuştu.

"Şu yürüme işine bir ara ver sorgunu yapmamız lazım" RiJin yatağa yakın koltuklardan birine oturup konuştu. "Jongin gel yanıma otur." Arkasından odaya giren esmer oğlana seslenip yanındaki boş vere vurmuştu.

"Ha sorgu bitince devam edebilirim yani?" Chanyeol ukâlâ bir gülümseme ile konuştuğunda RiJin cevap vermeyi tercih etmemiş gözlerini devirmişti. "Sevgili misiniz bu arada? Sevgilisi olan bir kadına asılmıyorum da. Prensip meselesi."

"Kim? Ben ve RiJin Noona mı? Yok artık be!" Jongin şok içinde kalmış bir şekilde konuştuğunda Chanyeol iyice keyiflenmişti.

"Öğrendiğim iyi oldu." Chanyeol yarım ağız sırıtarak konuşurken bir yandan da RiJin'e bakıyordu ancak kızıl kadın hiç oralı değildi. Elindeki belgelere göz atıyordu.

"Kamera tamam da seni biraz doğrultmamız lazım." BaekHyun yatak kumandasını alıp yatağın dik konuma gelmesini sağlamıştı. "Heh tamam şimdi hazırız. Başlayayım mı kayıda?"

"Başla." RiJin belgeleri bir kenara kaldırıp oturduğu yerde doğruldu. BaekHyun kayıt etmeye başladığına dair işaret verdikten sonra RiJin, Chanyeol'e dönmüştü.

"Park Chanyeol, ülken olan Kuzey Kore topraklarından iltica etmek amacıyla Güney Kore Cumhuriyetine ajanlık yaptın mı?" RiJin gayet ciddi bir yüz ifadesi ile konuştuğunda Chanyeol şamatayı bir kenara bırakıp hafifçe boğazını temizledi.

"Evet yaptım."

***

"Biraz daha iyi misin oğlum?" SeungKwan, ilgili bir ses tonu ile konuşup oğlunun elini tuttuğunda Sehun hafif bir tebessüm ederek onu onaylamıştı.

"Iyiyim baba merak etme."

"Rahatsız etmiyorum değil mi?" Arkanda Minseok ve JunMyeon ile Sehun'un odasına girdiğinde dikkat çekmek için konuştun. Kapıyı tıklatmış olsan da baba oğul seni duymamıştı.

"Gelin tabii. Sorgu için mi?" SeungKwan oturduğu yerden ayaklandığında kafanı sallayarak onu onayladın.

"Başkan ve Bakanlıklar sorguları bekliyor. Biz de sorgulanıp geldik Başkanım."

"Patlama mevzusuna ne dediler?" Sehun araya girip konuştuğunda derin bir nefes alarak ona döndün. Daha iyi görünüyordu. Kendini epey toparlamıştı.

"Yaniii şu an da savaşın eşiğinde olmamızı saymazsak pek de kötü karşılanmadı. Milli Savunma Bakanı oldukça endişeliydi ancak Başkan anlayışla karşıladı. Durumu kendi lehimize çevirecek kanıtlarımız olduğunu endişe etmememiz gerektiğini söyledi." Sen kısaca durumu açıklarken Minseok ve JunMyeon da sorgu için kamera ve bilgisayarı kuruyordu.

"Tamam siz sorguyu yapın ben de bir Başkan Bey'i arayayıp bilgi alayım." SeungKwan bir sana bir Sehun'a bakıp konuştuğunda kafanı sallayarak onu onayladı.

"Hastaneden ayrılma da baba. Benim sorgum bitince seninki başlayacak çünkü." Sehun hafifçe çenesini kaldırarak seni göstermişti. SeungKwan sana bakıp derince yutkunduğunda tebessüm etmeye çalışmış ama becerememiştin.

Operasyon - Oh Sehun Oc Where stories live. Discover now